ÇUKUROVA GRUBU'NUN YAZARLARI, HABERLERİ OLMADAN NASIL ILICAKLAR'IN TERCÜMAN GAZETESİNE TRANSFER OLDU?
Ilıcaklar'a ait olan Dünden Bugüne Tercüman gazetesi, davalı oldukları Çukurova grubuna ait Halka ve Olaylara Tercüman gazetesi yazarlarının yazılarını, Almanya baskısında aynen yayınlayınca ortalık karıştı....
Ergun Göze, Servet Kabaklı ve Mim Kemal Öke'nin yazılarını, Suat Yalaz'ın da çizgi romanını izin almadan aynen kendi gazetelerinde yayınlayan Ilıcaklar, Çukurova grubu ile bir dava daha yaşayacaklar.
Halka ve Olaylara Tercüman gazetesi yitkilileri, Ilıcaklar hakkında 4 ila 6 yıl arasında hapis istemiyle dava açtı.
Öte yandan, yazılarının izinsiz olarak yayınlanmasına kızan Ergun Göze bugün köşesinde Ilıcaklar'a ateş püskürdü.
İşte o yazı...
ERGUN GÖZE
Evladım Mehmet Ali...
RAHMETLİ babacığın Kemal Ilıcak kabrinde hala borçlu yatıyor. Çünkü siz onun mirasını ret ettiniz. Ve sonra muhterem valideniz sizin Alem isimli gazinonuzda tef çaldı, siz de şarkı söylediniz. Sizin bileceğiniz iş. Ama sonra kalkıp 'Ben babamın maddi mirasını retettim, manevi mirasını retetmedim' diyerek hukuki alakanız kalmamış Tercüman ismine sahip çıkmak için gazete çıkarmaya başladınız. Daha önce de gazete çıkarmış, birçok işler çevirmiş ve büyük paralar kazanmıştınız ama yine de babanızın borçlu yatmaması için hiçbir şey yapmadınız.
Hatta Gazeteciler Cemiyeti'ne karşı sırf teminat olarak kullanılmak üzere muhterem validenize intikal ettirilen bir arsa da intakı hak denilen cinsten ifşa edilmesine rağmen, iflas masasına iade edilmesi hiç akla gelmedi. Sadece onun soyadını taşımak, manevi mirasını yemek, kabrinde törenler tertipleyerek gösteriş yapmak fakat asla onun borçlarının ödenmesi için en ufak bir harekete geçmemek işte sizin yaptığınız. Halbuki siz bugünkü varlığınızı da o borçlara borçlusunuz. Bundan sana ne diyebilirsiniz. Cevabım gayet basittir. Benim yazılarım da size babanızdan miras mı kaldı evladım?
Aylar boyunca
ÖĞRENDİĞİME göre Avrupa'da da çıkardığınız gazetenizde benim yazılarımı aylardan beri Usta yazarlar başlığıyla açtığınız bir sayfaya alıyormuşsunuz. Bir okuyucum faks çekti 'Burada böyle şeyler olmaz, telifsiz yazı konmaz' dedi. Yağmur Atsız'ın sesi kulaklarımda 'Bugün daha da azmışlar, manşetten de haber veriyorlar yazınızın hangi sayfada olduğunu' diyordu. Bak evladım vaad ettiğiniz televizyonları verip vermediğinizi bilmiyorum ama bu yaptığınız hem terbiyeye, hem ahlaka, hem hukuka aykırıdır. Bir defa biliyorsunuz muhterem annenizle davalaştığımız gibi (mahkeme validenizin davasını reddetti) aynı gazetede isim belirtmeyerek şahsıma hakarete de yeltenmişti ve ayrıca bu iki gazete arasında da hukuki ihtilaf var. Bütün bunlara rağmen nasıl bu kadar soğukkanlılıkla yazılarıma sahip çıkabilirsiniz? Bu nasıl bir ticari ahlak anlayışıdır? Terbiye icabı bir izin almak yok mu? Tabii yok çünkü o izni vermeyeceğimi siz bile biliyorsunuz.
Bedava gazete çıkarmak
Eğer iktibas yapıyoruz derseniz, iktibas dediğiniz şey kanunla sınırlanmıştır, izinsiz olmaz bir, tamamını almak iktibas değildir iki. Sanki beni gazetenize misafir yazar olarak transfer etmişçesine, yazılarımı lak diye olduğu gibi koyarak yağmalamanıza kanun asla müsaade etmez. Üstelik sadece beni değil başta Halk'a ve Olaylara Tercüman'da sonra da Babıali'de ne kadar yazar varsa hepsini bu yolla Almanya'daki gazetenizin yazarı yapmışsınız. Aman ne kadar kolaymış bedava gazete çıkarmak, tiraj almak. Evladım sizin aklınız sadece hinliğe, cinliğe mi çalışır?
Telif ücretini veririm derseniz o da benim açımdan ahlaka sığmaz ve o zaman derim ki 'Sen önce babanın borçlarını öde, onu mezarında borçlu yatırma.' Ama, diğer yazarlara mutlaka telif haklarını ödemelisiniz.
Bunu yayınlayabilirsiniz
Hiç olmazsa muhterem validenize emanet olarak devredilmişken babanızın vefatıyla zimmetinde kalan arsanın iflas masasına intikalini sağlayınız ki, mağdur emekçilerin bir kısım haklarını vermiş, babanızın ruhunu rahatlatmış, onun manevi mirasına layık olduğunuzu ispat etmiş olasınız.
Bunlar sizin bileceğiniz şey bundan sonra. Ama benim yazılarımı hiçbir şekilde yayınlamanıza müsaade etmediğimi, 'Ilıcak ailesinin gazetesinin' diğer yazarlarının affına sığınarak ismimin ve yazımın o gazetede çıkmasına gönlümün razı olmadığı gibi, iznim de olmadığını ve her türlü kanuni telif ve manevi tazminat haklarımı mahfuz
tuttuğumu bildiririm.
Lütfen bundan sonra hiçbir yazımı, iktibas dahi etmeyiniz. Bunun tek bir istisnası var. O da şu yazımdır. Bu yazımı olduğu gibi yayınlamanıza izin veriyorum.
(Superpoligon)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:01