Gündem
  • 5.12.2002 00:07

CUMHURBAŞKANI AHMET NECDET SEZER:

KAYNAK : Haber Vitrini - "BAYRAMLARDA, BARIŞIN VE HOŞGÖRÜNÜN SÜREKLİ KILINMASI, TOPLUMUN TÜM KATMANLARINDA UZLAŞMA KÜLTÜRÜNÜN YERLEŞMESİ İÇİN ÜZERİMİZE DÜŞEN SORUMLULUKLARI YERİNE GETİRMELİYİZ" - "YURTTAŞLARIMIZ ÇAĞDAŞ YAŞAM BİÇİMİNDEN ÖDÜN VERMEYECEĞİNİ HER FIRSATTA GÖSTERMEKTEDİR" - "ÖNCELİĞİMİZ, GELİR DAĞILIMINDAKİ ADALETSİZLİKLER İLE BÖLGELERİMİZ ARASINDAKİ DENGESİZLİKLERİN ORTADAN KALDIRILMASIDIR" - "TÜRKİYE, DİNAMİK VE GENÇ NÜFUSU, KAYNAK VE OLANAKLARIYLA BU BÜYÜK AMACA ERİŞECEK GÜÇTEDİR" BAYAZIT CEBECİ ANKARA (İHA) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdeat Sezer, Bayramlarda, dargınlıkların ve kırgınlıkların unutulması, birlik ve dayanışmanın artırılması, geleceğe inancın her koşulda korunması gerektiğini belirterek, "Yurttaşlarımızı ortak düşünce ve değerlerde buluşturan bayramlarda, barışın ve hoşgörünün sürekli kılınması, toplumun tüm katmanlarında uzlaşma kültürünün yerleşmesi için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz" dedi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, yayımladığı Ramazan Bayramı mesajında toplumsal birlikteliği sağlayan değerlerin anımsandığı, güzelliklerin ve iyilik yoğun olarak yaşandığı Ramazan Bayramı'nı hep birlikte karşılamanın mutluluğu içinde olunduğunu belirterek, "Bu bayram gününde, tüm yurttaşlarıma saygılarımı ve en iyi dileklerimi sunuyorum" dedi. Sezer mesajına şöyle devam etti: "Toplumsal yaşamımızda önemli yeri bulunan bayramlarımız, kaygıların ve sıkıntıların geri plana itildiği, sevginin, saygının ve hoşgörünün pekiştiği, insan ilişkilerinin güçlendiği, umutların canlandığı özel günlerdir. Bayramlarda, dargınlıkları ve kırgınlıkları unutmalı, birlik ve dayanışmayı artırmalı, geleceğe inancı her koşulda korumalıyız. Yurttaşlarımızı ortak düşünce ve değerlerde buluşturan bayramlarda barışın ve hoşgörünün sürekli kılınması, topmunun tüm katmanlarında uzlaşma kültürünün yerleşmesi için üzerimize düşen sorumlukları yerine getirmeliyiz. Bayramların anlamını, güzelliğini ve değerini, sayılı bayram günleriyle sınırlı tutmayarak yaşamın her evresinde ve tüm ilişkilerimizde anımsamalıyız. Hoşgörü, barış ve kardeşlik ortamının toplumun tüm kesimlerinde oluşmasının sorunlarımızın çözümünde etkili olacağını unutmamalıyız." "İçinde bulunduğumuz dönemde, iç barış ve huzurun korunması, topluma güven verecek uygulamalarının gerçekleştirilmesi, yurttaşlarımızın yıllardır güç koşullar altında yaşmalarına neden olan sorunlara çözüm üretilmesi temel önceliğimiz olmalıdır" diyen Cumhurbaşkanı Sezer, şöyle devam etti: "Bir yandan bu amaç doğrultusunda adımlar atılırken, diğer yandan da ülke geleceği için büyük önem taşıyan barış ortamını zedeleyecek tutum ve davranışlardan özenle kaçınmalı, bunların ülkemize zarar vereceğini gözönünde bulundurmalıyız. CUMHURİYETİN GÜVENCESİ Yüce Atatürk'ün önderliğinde kurulan laik, demokratik Cumhuriyet, kişi hak ve özgürlüklerini genişleterek yurttaşlarımızı çağdaş dünyanın değerleriyle buluşturmuş kazanımları ile toplumun tüm kesimlerini kucaklamış, barışı, kardeşliği ve hoşgörüyü ülkenin her köşesinde egemen kılma başarısını göstermiştir. Bugün yurttaşlarımız, ülkemizde özgürlükçü ortamın değerini iyi bilmekte, çağdaş yaşam biçiminden ödün vermeyeceğini her fırsatta göstermektedir. Yurttaşlarımızın sağduyusu ve bağlılığı, Cumhuriyetin tüm kazanımlarının korunması ve yaşatılmasının en önemli güvencesidir. Yurttaşlarımızın mutluluğu ve gönenci, umutlarını korumları ve geleceğe inançlarını yitirmemeleri için, yoksulluk, gelir dağılımındaki adaletsizlik, işsizlik, yolsuzluk gibi sorunların çözümü konusunda köklü adımlar, eşitsizliklerinin giderilmesi ve yapısal değişikliklere devam edilmesi zorunludur. Toplumun tüm kesimleri, ekonomik sorunların aşılması için bugüne kadar büyük özveride bulunmuş, birlik ve dayanışmasını her koşulda sürdürmüş ve her zaman sorumluluk duygusuyla hareket etme duyarlılığını göstermiştir." Ekonominin istikrarlı bir yapıya kavuşturulmasının, enflasyonunun düşürülmesinin, ekonomik büyümenin sürdürülebilir kılınmasının ve tüm uygulamalarda saydamlığın sağlanmasının bu sorunlarının aşılması sürecinde öncelikli amaçlar olarak ortaya çıktığını belirten Cumhurbaşkanı Sezer, bir diğer önceliğinin ise gelir dağılımındaki adaletsizlikler ile bölgelerin arasındaki dengelisizliklerinin ortadan kaldırılması olduğunu kaydederek, "Türkiye'nin başta Avrupa birliği üyeliği olmak üzere, saptadığı erekleri gerçekleştirme yolunda kararlılıkla ilerlerken, ekonomisini de sağlıklı temeller üzerinde işlerliğe kavuşturacağına inanıyoruz" dedi. Sezer şöyle devam etti: "Değerli yurttaşlarım, ülkemizin güçlü ve üretin bir ekonomiye kavuşması, demokratikleşmesini tamamlaması, hukuk devleti ilkesinin kurum ve kurallarıyla yaşama geçirilmesi, siyasetin toplumun isteklerine yanıt verecek saydam bir yapıya kavuşması, dünyanının gelişmiş ülkeler arasına girmesi Ulusumuzun en büyük ereğidir. Türkiye, dinamik ve genç nüfusu, kaynak ve olanaklarıyla bu büyük amaca erişecek güçtedir. Temel sorunlarını çözmüş, bireylerin hak ve özgürlüklerini en geniş biçimde güvence altına almış, çağdaş uluslar topluluğunun saygın üyesi olmanın başılıca koşulu devlet ile yurttaş arasındaki işbirliğinin ve karşılıklı güveninin sağlam temeller üzerinde gelişmesidir. GÜÇLÜ DEVLET OLMANIN KOŞULU Unutulmamalıdır ki, demokrasi, insan hakları, hukuk devleti gibi kavramları tam olarak yaşama geçiren toplumlar, bireylere sağladıkları özgürlük ortamının yarattığı olumlu etkileşimle güçlü devletler olarak dünyanının gelişimine yön vermektedirler." Demokrasinin var olmasının tek başına yeterli bir olgu olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Sezer, "Önemli olana demokrasinin tüm kurum ve kurullarıyla yerleşmesi, işletilmesi ve böylelikle yurttaşların mutluluğunu ve gönencini temel alan, özgürlükçü ve katılımcı bir yönetim anlayışına ulaşılmasıdır. Bu nedenle Türkiye, Büyük Atatürk'ün ileri görüşlülüğü ile başlattığı çağdaşlaşma ve demokratikleşme sürecini, dünyadaki gedişimleri ve gelişmeleri de dikkate alakarak sürdürmek, kendini yenilemek durumundadır. Demokratikleşme, hukuk devleti ve insan hakları alanındaki eksikliklerini tamamlamış, temel sorunlarını çözmüş, yurttaşlarının gelir düzeyini yükseltmiş, yolsuzluklarının yaşanmadığı, mutlu ve güçlü bir Türkiye ereğine ulaşılması sürecinde toplumun tüm kesimlerine önemli görevler düşmektedir. Bu kavramların çağdaş içerikleriyle yaşalma geçirilebilmesi ve üstün tutulmaları için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeli, demokrasi kültürünün toplumun tüm katmanlarına yayılması için çaba göstermeliyiz" dedi. Cumhurbaşkanı Sezer, mesajıanı şöyle tamamladı: "Sorunlardan yakınmak yerine, sorumluluklarımızı tam olarak yerine getirdiğimizde ve ülkemize katkıda bulunabileceğimiz yeni alanlar yaratabildiğimizde, daha güzel günlere ulaşmamız kolaylaşacaktır. Bunu başarabildiğimiz ölçüde olanaklarımızı ve gücümüzü harekete geçirebilir, sorunlarımızı aşabilir, gelişen ve kalkınan, mutlu Türkiye'ye ereğini gerçekleştirebiliriz. Herkesin çabalarıyla güçlü, başarılı, huzurlu, mutlu Türkiye'ye ulaşacağımıza inanıyorum. Yurt içindeki ve dışındaki tüm yurttaşlarımızın, Kıbrıs'taki soydaşlarımızın, Türk ve İslam Dünyasının Ramazan Bayramı'nı kutlmuyor; Bayram'ın Ulusumuza, ülkemize, dünyamıza ve tüm insanlığa barış, kardeşlik ve huzur getirmesini diliyorum." Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:50

İLGİLİ HABERLER