Gündem
  • 2.3.2018 00:14

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türklerin yaptığını duyunca şok oldular

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Senegal İş Forumu'nda konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Senegal'de havalimanının Türkler tarafından kısa zamanda yapılmış olması bizim için iftihar vesilesi. Burada enteresan bir gelişme de oluyor. Sayın Hollande (Fransa'nın eski cumhurbaşkanı), burada yapılan bir toplantıya geldiğinde, "burayı Fransız müteahhitler mi yaptı" diye soruyor. "Hayır, burayı Türk müteahhitleri yaptı" cevabını alıyor. Tabi o zaman şok oluyor. Bunlar bizim iftihar meselemiz." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Afrika ile  ilişkilerimizi geliştirirken uzun vadeli iş birliğini de düşünüyoruz. Afrika'nın kaynaklarını tüketmek ve modern sömürü modellerini benimsemek bizim için asla söz konusu değildir. Bizim kültürümüz ve ahlaki yapımız da sizlerle paylaştığımız değerler de buna izin vermez." dedi.

Erdoğan, Senegal Cumhurbaşkanı Macky  Sall ile birlikte Dakar  Uluslararası Abdou Diouf Konferans Merkezi'nde düzenlenen Türkiye-Senegal İş Forumu'na katıldı.

Buradaki konuşmasına tüm katılımcıları selamlayarak başlayan  Cumhurbaşkanı Erdoğan, şahsına ve heyetine gösterilen ilgiden dolayı Senegallilere teşekkür etti.

"Önemli bir ortak, değerli bir dost ve hakiki bir kardeş" olarak  gördükleri Senegal ile her alandaki ilişkilerin gelişmesi için çaba gösterdiklerini söyleyen Erdoğan, Senegal'in, Türkiye'nin ekonomik ve kültürel ilişkilerinin oldukça güçlü olduğu bir ülke olduğunu belirtti.

İki ülke arasındaki ilişkileri derinleştirmek, çeşitlendirmek ve  herkesin imrenerek bakacağı bir ortak gelecek inşa etmek için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğine inandıklarını dile getiren Recep Tayyip Erdoğan, yaptıkları görüşmelerde Senegal Cumhurbaşkanı Sall'in de kendisiyle aynı iradeyi paylaştığını müşahede ettiğini ifade etti.

Erdoğan, bu müşterek iradenin, ikili ticari ve ekonomik ilişkilerin hızla gelişmesi için önemli bir imkan olduğunu söyledi.

Senegal'e 2013'te başbakanlık yaptığı dönemde gerçekleştirdiği ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ticaret hacmi için bir hedef belirlediklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2017'de ikili ticaret hacminin 250 milyon  dolara ulaşmasıyla bu hedefi yakaladıklarını belirtti.

"400 MİLYON DOLAR HEDEFİNİ ORTAYA KOYDUK"

Bu rakamın ülkeler arasındaki gerçek potansiyeli yansıtmaktan uzak  olduğunu belirten Erdoğan, "Yeni belirlediğimiz hedefler ışığında ve ortak  gayretle bu rakamın çok daha ötesine geçebiliriz. Bugünkü görüşmelerimizde de 400  milyon dolar hedefini ortaya koyduk. Ticaretimizin büyümesi kadar dengeli  gelişmesi de önemlidir." diye konuştu.

Dünyanın en büyük ekonomilerinin yer aldığı G20'nin üyesi olan  Türkiye'nin, satın alma paritesi bakımından dünyanın en büyük 13'üncü ekonomisi  olduğuna dikkati çeken Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:

"2017 yılında OECD ülkeleri arasında en yüksek kalkınma hızına sahip  ülke olduk. Bu veriler Türkiye'nin ne kadar büyük bir pazar olduğunu ve Senegalli  üreticilere ne derece önemli fırsatları sunabileceğini ortaya koyuyor. Senegal'de  üretilen ürünler için Türkiye büyük bir pazar olabileceği gibi bunların başka  pazarlara ülkemiz üzerinden ihraç edilmesi de mümkündür. Bu imkanları  değerlendirmek için aramızda yeni mekanizmalar oluşturmamız gerekiyor."

İstanbul'da Türkiye-Batı Afrika Devletleri Ekonomi Topluluğu (ECOWAS),  Ekonomi ve İş Forumu'nun ilkinin gerçekleştirildiğini, toplantıda Türkiye ile  bölge arasındaki ticari ilişkilerin nasıl genişletilebileceği konusunun  tartışıldığını hatırlatan Erdoğan, forum sırasında Ekonomi Bakanı Nihat  Zeybekci'nin, Türkiye ile Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu arasında  serbest ticaret anlaşması  akdedilmesini teklif ettiğini söyledi.

"SINIRLARINI AFRİKALI KARDEŞLERİMİZ BELİRLEYECEK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke ilişkilerine ilişkin sözlerini şöyle  sürdürdü:

"Bizim önerdiğimiz serbest ticaret anlaşması, aslında asimetrik bir  anlaşmadır. Bu anlaşmanın şartlarını ve sınırlarını Afrikalı kardeşlerimiz  belirleyecektir. Türkiye'de ve bu bölgede üretilen ürünler birbiriyle rekabet  eden değil, birbirini tamamlayan mahiyete sahiptir. Dolayısıyla teklif ettiğimiz  serbest ticaret anlaşması her iki tarafın da yararına olacaktır. Bundan korkmaya  gerek yok. Ayrıca finansman sorununun çözümü için barter ticaretini de  gündemimize alabiliriz. Türkiye'nin ekonomik alt yapısı istikrarsızlıklara  dayanabilecek güce sahip olduğunu defalarca ispat etmiştir. Halen yaşadığımız pek  çok sorundan ve sınamadan da ekonomimiz olumsuz etkilenmeyerek yoluna devam  ediyor."

Türkiye'nin ekonomik alt yapısının, istikrarsızlıklara dayanabilecek  güce sahip olduğunu defalarca ispat ettiğine dikkati çeken Erdoğan, "Ekonomimiz,  halen yaşadığımız pek çok sorundan ve sınamadan da olumsuz etkilenmeyerek yoluna  devam ediyor. Mesela 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ'nün gerçekleştirdiği darbe  teşebbüsünün dahi ekonomimize etkisi sınırlı olmuştur." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin 3,5 milyon Suriyeli mülteciyi barındırdığını vurgulayan  Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:

"Sınırlarımızı terör örgütlerinin tehditlerinden korumak için çeşitli  bölgelerde askeri harekatlar yürütüyoruz. Bütün bunlara rağmen ekonomik  göstergelerimizin hepsi de olumludur. Türkiye'nin kendine özgün bir ekonomi ve  kalkınma modeli vardır. Temelinde kendine güven ve zengin insan kapasitesi  bulunan tecrübelerimizi Afrikalı kardeşlerimizle paylaşmaya hazırız. Afrika ile  ilişkilerimizi geliştirirken uzun vadeli iş birliğini de düşünüyoruz. Afrika'nın  kaynaklarını tüketmek ve modern sömürü modellerini benimsemek bizim için asla söz  konusu değildir. Bizim kültürümüz ve ahlaki yapımız da sizlerle paylaştığımız  değerler de buna izin vermez. Biz insanı diğer insanın kurdu olarak değil, tıpkı  Senegal atasözünde denildiği gibi şifası, ilacı olarak görüyoruz."

Senegal'in Goree Adası'nda yaşanan insanlık dışı ticaretin, farklı yol  ve yöntemlerle içinde yer alınan bölgelerde yeniden tedavüle sokulmasına asla  rıza gösteremeyeceklerinin altını çizen Erdoğan, "Türkiye'nin hem kendi  sınırlarında hem de uluslararası alanda verdiği mücadelenin bir boyutu da işte bu  modern sömürge düzenine karşı gösterdiği duruştur. Bunu hep birlikte yapmamız  gerekir. 'Dünya 5'ten büyüktür' derken sadece diplomatik yalpaları ve güvenlik  blokajlarını değil, aynı zamanda işte bu çarpıklıklara yönelik itirazlarımızı da  ifade ediyoruz." şeklinde konuştu.


 

 

Güncellenme Tarihi : 2.3.2018 00:41

İLGİLİ HABERLER