Gündem
  • 5.7.2007 11:01

'ÇUVAL NUMARASI 1' DE KONUŞTU

KERKÜK - Türkiye'yle ABD ilişkilerini geren ve Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesiyle bilinen 4 Temmuz Süleymaniye Baskını'nın dördüncü yıldönümünde olay yerinde bulunan Türkmen Hicran Hürmüzlü ilk defa konuştu.
Baskın sırasında Türk askerlerinin Ankara'dan çatışma izni istediğini ancak alamadığını belirten Hürmüzlü, "Ben kelepçelenerek başına çuval geçirilen ilk kişi oldum. Çuvalımın üzerine oracıkta 'W1' yazılarak kamyona bindirildim" dedi.

Sesleri üzerlerine alınmamışlar
'İlk' olduğu için Amerikan askerlerince 'W1' sıra numarası verilen Hürmüzlü, Süleymaniye kentindeki TSK irtibat bürosunda yaşananları şöyle anlattı:
"Saatler 15.00'i gösterirken, helikopter ve askeri araç sesleri duyuldu. Türkiye'den gelecek mobilya ve yardım malzemeleri için ihtiyaç listelerimizi veriyorduk. Ben Türkmeneli Partisi Süleymaniye bürosu adına bulunuyordum. Irak Türkmen Cephesi (ITC) ve diğer Türkmen kuruluşlarından arkadaşlar da vardı. Seslerini çok net olarak duyuyorduk. Ama bunun bizi hedef alan bir operasyonun işaretleri olarak algılamadık. ABD askerleri bulunduğumuz binanın bahçesine girip bağırıp çağırmaya başladığında şaşırdık. Kimse böyle bir şey beklemiyordu. Öyle ki Türk birliğinin komutanı olan binbaşı, bunu konuşarak çözebileceğini düşünüyordu. Durumun vahameti anlaşılınca, Türk binbaşı Ankara'daki komutanları arayarak emirlerini sordu. Orada bulunan bazı askerler çatışma izni istese de Ankara 'hayır' dedi."
ABD askerlerinin arka tarafta bulunan Türkmen Cephesi binasından bulundukları binaya atladığını belirten Hürmüzlü, kapının kırıldığını söyledi. Hürmüzlü Kerkük'ten gelen ABD askerlerinin kendilerine çok kötü davrandığını vurguladı:
"Bizi itip kaktılar, sürekli hakaret ettiler. Rütbeliler uzak duruyor, adeta erleri bize böyle davranmaları için öne sürüyorlardı. 36 kişi beş saat plastik kelepçelerle bağlı kaldık. Geceyi Kerkük'te geçirdik."

Bir çuval başa, bir çuval boyna
İlk sorgunun ertesi gün yapıldığını belirten Hürmüzlü daha sonra Bağdat'a gönderildiklerini anlattı. Tutuklananlar arasında iki Türk mühendis ile bir İngiliz de bulunuyordu: "Öğleden sonra bize turuncu tulumlar giydirdiler ve başımıza tekrar çuval geçirdiler. Boynumuza astıkları diğer çuvala da dosyalarımızı koyarak bizi üç helikopterle Bağdat'a gönderdiler. Bağdat'taki muamele Kerkük'teki gibi değildi. Bize hiç küfretmediler ve iyi davrandılar. Su, sigara ve yemek verdiler. Akşam ulaştığımız Bağdat'ta, ertesi gün tekrar sorguya alındık. Türk asıllı bir ABD askeri vardı. Komutanlarına Türk askerinin, asla iddia edilen işlere bulaşmış olamayacağını anlatıyordu.
Onun konuşmasıyla işler çok farklı oldu."
Hürmüzlü, Bağdat'ta Türk binbaşının burada Ankara'daki yetkililerle görüştürüldüğünü belirterek "Her şeyin yoluna gireceğini ve en geç 24 saat içerisinde serbest bırakacaklarını söylüyorlardı. Gerçekten de ertesi sabah ABD helikopterleri bizi Süleymaniye'ye bıraktı" dedi.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 17:38

İLGİLİ HABERLER