MÜGE TUTCALI
ANKARA (İHA) - Erdoğan, kendisi ile ilgili olarak basında yer alan ''''Türk bayrağını çöpe attığı gerekçesiyle yargılandığı ve şartlı salıverme yasasından yararlanarak cezasının ertelendiği'''' haberlerine ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, Nevruz Bayramı''nda Mersin''de yaşananların bir provokasyon olduğunu ifade ederek, bunun sonucunda başlatılan kampanyanın bayrağa sahip çıkmanın ötesinde farklılıkları dışlayıcı ve şoven bir milliyetçi dalganın harekete geçmesini sağladığını kaydetti. Mersin''deki olay sonrası parti yöneticileri ve bazı il ve ilçe örgütlerinin açık hedef haline getirildiğini belirten Erdoğan, Isparta, Eskişehir, Denizli il ve İstanbul Üsküdar ilçe binalarına fiili saldırılar olduğunu kaydetti. Partililerin soğukkanlı davranışları ile gerginliği önlediğini ifade eden Erdoğan, ''''Türk bayrağı, ulusal gücün simgesi ve bu ülkede yaşayan herkesin ortak değeridir. Bu simgenin, bu sembolün siyasal amaçlar doğrultusunda kullanılması kabul edilebilir bir şey değildir. Partimizin sürdüre geldiği siyasal geleneğinin tarihinde Türk bayrağına, ulusal değerlere karşı bir tutum, bir tavır asla söz konusu olmamıştır'''' diye konuştu.
Erdoğan, bir haber ajansı kaynaklı olarak, basında yer alan söz konusu haberin araştırma gereği duyulmadan kamuoyuna yansıtıldığını söyledi. Bu davadan 23 Ocak 2001 tarihinde mahkeme heyetinin oybirliği ile beraat kararıyla aklandığını dile getiren Erdoğan, Adana DGM''nin 1998/583 esas numarası ve 2001/4 sayılı karar metninde ''''Sanık Aleddin Erdoğan''ın üzerine atılı Türk bayrağını tahkir etmek suçundan cezalandırılmasını gerektirecek nitelikte ve boyutta kanıtlar elde edilemediğinden, kanıt yetersizliğinden beraatına'''' karar verildiği ifadelerinin bulunduğunu bildirdi. Şartlı Salıverme Yasası ile tahliye edildiğinin de doğru olmadığını belirten Erdoğan söz konusu yasanın 22 Aralık 2000 tarihinde yürürlüğe girdiğini, ancak kendisinin mahkemenin 13 Nisan 1999 tarihli kararıyla tahliye edildiğini kaydetti. Erdoğan, kişilik haklarına saldırdığını öne sürdüğü basın kuruluşlarına karşı yasal haklarını kullanacağını da dile getirdi.
Daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplandıran Erdoğan, Mersin''de yaptıkları araştırma sonuçlarının sorulması üzerine, ''''Çıkardığımız kesin sonuç, altı yedi çocuğun yanına elinde Türk bayrağı olan takım elbiseli bir şahsın gittiği ve bayrağı çocuklara vererek bayrağı yakmalarını söylediğidir. Bütün bunlara bakıldığında bir provokasyon olduğu kesindir'''' dedi. Provokasyonun nedeninin sorulması üzerine ise Erdoğan, ''''Türkiye son altı yıldır kısmi bir barış süreci yaşıyor. Türkiye''nin Avrupa Birliği süreci ile birlikte yüzünü kısmen demokrasiye döndürdüğünü düşünüyorum. 2005 nevruzu partimiz 52 merkezde izinli olarak kutladı. Bu kutlamalara milyonlarca katılım sağlandı. Bu yaşanan coşku ve heyecanda kimsenin burnu kanamadı. en küçük bir olay yaşanmadı. Ama bu milyonların demokrasiye, özgürlüğe, barışa dair çok ciddi talepleri oldu. Açıkçası bunun hazmedilmediğini düşünüyoruz'''' şeklinde konuştu.
Mersin''de Türk, Kürt ve Araplar''ın bir arada yaşadığını belirten Erdoğan, limanı ile de Orta Doğu''nun ticaret merkezi olduğunu söyledi. Burada para aklama gibi yasal olmayan ticari rant olguları olduğunu belirten Erdoğan, ''''Bizce önemli olan partimizin Mersin''deki gücüdür'''' dedi. DEHAP''ın Mersin''i ''''Türkiyelileşme'''' politikaları için bir model olarak gördüklerini kaydetti. Bu olayların derinleşip derinleşmeyeceğinin ve bir çatışma olup olmayacağının sorulması üzerine de Erdoğan, ''''Biz parti olarak böyle bir ihtimal olduğunu düşünmüyoruz. 20 yıldır bu ülkede çok acılar yaşandı. Ama Türk kamuoyu da Kürt kamuoyu da asla bir çatışmayı yaşamadı ve yaşatmadı. Çağımızda artın ırkçı, şoven duygularla siyaset yapmanın mümkün olmadığını düşünüyorum. Türkiye kamuoyunda her zaman halkların kardeşliği temelinde ciddi bir hassasiyet var. Dolayısıyla bu provokasyonun da tutmayacağını düşünüyorum'''' diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:23
