DENKTAŞ: ''BİZ RUM'UN NE AZINLIĞIYIZ NE DE VATANDAŞI, BİZ KKTC HALKIYIZ''

LEFKOŞA - Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, KKTC ve Güney Kıbrıs arasındaki geçişlerin, arzu ettikleri şekilde, uzlaşma zeminini hazırlayabileceğini ifade etti. Kıbrıs Türk halkının, ne azınlık ne de Rum vatandaşı olduğunu; KKTC halkı olduğunu vurgulayan Denktaş, Rumlar bu gerçeği kabul ettiği an meselenin zaten hallolmuş olacağını kaydetti. KKTC'ye geçişlerde evlere yapılan ziyaretlerin bazı yerlerde taciz halini almaya başladığını da söyleyen Cumhurbaşkanı, halktan, misafirperverliğine devam etmesini, ancak Rumlara da artık açık konuşmasını istedi. Cumhurbaşkanı Denktaş bu sabah bir kabulü sonrasında, basın mensuplarının son gelişmelerle ilgili sorularını yanıtladı. Denktaş, Rum Yönetimi'nin, Kıbrıs Türk halkına yönelik son açılımlarını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, ''Bütün Kıbrıs'ın hükümeti oldukları açısından bakıyorlar'' dedi ve Rumların bütün uğraşının ''KKTC'nin olmadığı ve Kıbrıs Türklerinin kendi vatandaşları olduğu'' yönünde olduğu; olaya da bu açıdan baktılarını kaydetti. Konu hakkında hükümet ve dışişleri bakanlığının açıklama yapacağını ifade eden Denktaş, ''Onlar yapsınlar açıklamalarını ondan sonra yine konuşuruz ''dedi. Rum Ulusal Konseyi'nin aldığı kararlardan ''Kıbrıs Türklerine yönelik iyiniyetli haklar'' diye söz edilmesinin hatırlatılması üzerine ise Denktaş, ''Bizi azınlık olarak, vatandaşı olarak görüyor. Biz ne azınlığız, ne de vatandaşıyız. Biz KKTC halkıyız. Bu gerçeği gördükleri; kabul ettikleri an, zaten mesele hallolmuş olur. Gerisi artık teferruat kalır'' dedi. Denktaş, KKTC'ye geçen bazı Rumların aklı başında insanlar olduğuna ve burada gerçekleri gördüğüne işaret ederek bundan duyduğu menuniyeti ifade etti. Denktaş, ''Ne mutluyuz ki gelen aklı başında Rumlar, 'niye bunca zamandır azınlık hakları önerdik ve kabul etmediniz şimdi anlıyoruz. Her şeyiniz varmış. Gerçekten devlet olmuşsunuz. Bunu şimdi görüyor ve anlıyoruz. Bize bunları hiç söylemediler' diyorlar. Bazıları 'Biz sizi gecekondularda yaşar bekliyorduk. Bizim kadar iyi bir durumdasınız. Niye bu kadar propaganda yapıldı aleyhinizde' diyorlar'' şeklinde konuştu. Rumların KKTC'de bazı evlere yaptıkları ziyaretlerin taciz halini aldığını da belirten Cumhurbaşkanı Denktaş şunları kaydetti: ''Evlere girme taciz halini aldı bazı yerlerde. Çünkü bir defa geliyor bir ev sahibi, iyi karşılanıyor, kahvesini içiyor gidiyor. Arkasından bu sefer çocuklarını getiriyor. O da yetmedi ertesi sefer teyzesini, halasını da getirmeye kalkıyor. Bu tacizdir. Nüfus mübadelesi yapılmıştır bu memlekette. Rumlar, birarada yaşamanın tehlikelerini görmüşlerdir. Biz zaten tehlike içinde yaşadık onbir yıl... Kurtarılıncaya kadar günümüze gün demedik, hayatımıza hayat, malımıza mal demedik. Onbir yıl yaşadığımız durum bu.'' ''Bunları bilmeyen insanlar da geliyor'' diyen Denktaş, Taşkent'e giderek ''Evden ne zaman çıkacaksınız? Siz gidin evinize de biz de evimize gelelim'' diyen Rumlara duvardaki şehit fotoğraflarının gösterildiğini ve ''Bunları geri getirdiğinizde biz de geri gideriz'' denilmesi üzerine Rumların özür dileyerek ayrıldıklarını, ''Bilmiyorduk'' dediklerini anlattı. Denktaş, Rumların kendi köylerinde olan bu olayları nasıl bilmediklerine de tepki gösterdi. KKTC ve Güney Kıbrıs arasında 10. gününe gelinen geçişlerle ilgili olarak ise Cumhurbaşkanı Denktaş, bu temasın uzlaşma zeminini hazırlamasını temenni ettiklerini ve bunu hazırlayabileceğini söyledi. ''Bizim temennimiz, iki halkın temasının bizim arzu ettiğimiz şekilde uzlaşma zeminini hazırlamasıdır. Yani eşitliğimizin, varlığımızın, egemenliğimizin bizi gören Rumlar tarafından kabul edilmesi ve liderliklerine de 'Biz bunlarla niye hala dalaşıyoruz? Ortaklık yapacaksak eşit bir tarafla ortaklık yapalım olsun bitsin bu iş' demelerini de bekliyoruz'' diyen Denktaş, geçişlerin bu yönde bir zemin hazırlayıp hazırlayamayacağı sorusuna, ''Vermiş olduğum misallerden görülüyor ki hazırlayabilir'' dedi ve şöyle devam etti: ''Yeter ki bizim insanlarımız misafirperverliklerine devam etsinler ama Rumlara da artık açık konuşsunlar. Nezaketle inşallah maşallahla değil 'Biz her şeyimizi Güney'de bıraktık buraya geldik. Tekrar Güney'e gitmek, aranıza dağılmak niyetinde değiliz. Siz bunu kabul ederseniz mesele halledilir' desinler. Güney'de Türklerin bıraktıkları malların kıymeti büyüktür.'' Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ''Rum yönetimi Maraş'ın iadesini de istiyor'' şeklindeki soruya karşılık ise, Türk tarafının ambargoların kaldırılması karşlığında kapalı Maraş'ın iade edilebileceğini söylediğini hatırlatarak, '''AB ülkesi olduk' diyenler, halkın dörtte birine ambargo uygularsa ve uygulatırsa bu AB'nin hangi prensibine uyar, bunu da AB düşünsün. Artık bu gevezelikten herkes vazgeçsin. İki halk var, 2 devlet var, 2 taraf var. Uzlaşma olacaksa temel budur. Bu temeli kimse değiştiremez'' dedi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:54