KAYNAK : Haber Vitrini
MEHMET KASIMOĞLU
LEFKOŞA - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bir ırk mücadelesinde taraflar ayrıldıktan sonra, bunların birleşmesini istemenin kimsenin hakkı olmadığını, kimsenin "bunu isterim" diyerek yeniden bir Filistin-İsrail olayını yaratma hakkına sahip olmadığını vurguladı.
Denktaş, "Biz; ayrıldıktan sonra, adaya barış getirdikten sonra, zulümden kurtulduktan sonra 'Rumlar'la yeniden bir ortaklık kuralım. Kıbrıs, Türkiye ve Yunanistan arasında kavga nedeni olmasın' dedik8 Akıl ve mantık, budur, doğrusu budur" dedi.
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş Osman Örek'i anma töreninde yaptığı konuşmada Kıbrıs sorunu ve son gelişmelere de değindi.
Denktaş konuşmasında, uzlaşma için Rum tarafıyla yapılan görüşmelerin, son görüşme süreci öncesine kadar bir sonuç getirmemesinin Rumların hala "Kıbrıs benimdir" demesinden, Kıbrıs Türk halkını bir "azınlık" olarak görmesinden kaynaklanmakta olduğunu ifade etti.
AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günther Verheugen'in "Kimse Kıbrıs'ın Avrupa Birliği'ne girmesini engelleyemez" dediğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Denktaş şöyle konuştu:
"'Kıbrıs' dediğinde acaba Osman Örek'in, Dr. Küçük'ün kabrini de mi görüyor! Bu kabirler 'Kıbrıs'ta' değildir; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndedir. Verheugen efendi bunları da mı sürükleyip Avrupa Birliği'ne götürecek8 Hangi Kıbrıs'tan bahsediyor? Müracaat eden Kıbrıs Rum Kıbrıs'tır. Bize soran olmamıştır. 1960 anlaşmalarına karşı gelinmiştir.. Osman Örek'in aylarca Londra'da uğraş verdiği 1960 anlaşmalarına ters düşen bir gidişat vardır; uluslararası anlaşmaları kabul etmeme vardır; hukukukun üstünlüğüne riayetsizlik vardır, insan haklarına tecavüz vardır..."
Bütün bunlara gözlerini kapayan Verheugen'in 'Kıbrıs'ın yolunu kimse kesemez' demekte olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Osman Örek ve Dr. Küçük hayata olsaydı ona verecekleri cevabın "Bir havuç için hürriyetimize sahip çıkamazsınız. Biz hürriyetimizi istiyoruz, eşitliğimizi, egemenliğimizi, devletimizin topraklarında hür yaşamak istiyoruz. Eşit şartlarda ortaklık istiyoruz" olacağını vurguladı.
Kıbrıs Türkü'nün haklarından vazgeçmediğini, eşit ve egemen ortaklık istediğini yineleyen Cumhurbaşkanı Denktaş, "Rumlar açısından, Verheugen açısından, Avrupa Birliği açısından da en büyük adımı atarak 'Geliniz eşitliğimizi, egemenliğimizi kabul ediniz. Birlikte egemenliklerimizden vereceğimiz haklarla, dünyaya seslenen, etkin bir şekilde dünya ve Avrupa Birliğiyle ilişki kurabilen müşterek bir kuruluş kuralım' dedik. Bu fırsatı Rumların kaçırmamasını istiyorum." şeklinde konuştu.
Davaya hizmet etmiş kişilerin bir bir gitmesine karşın arkadan dinamik, Rum'u bilen, Kıbrıs'ın tarihine sahip çıkan gençler yetişmekte, "Evet dostluk isteriz ama, eşit şartlarda dostluk. Avrupa Birliği'ne gireriz ama 1960 dengelerini bozmadan, eşit egemen statümüz belirlenmiş bir taraf olarak gireriz" demekte olduklarını vurgulayan Denktaş sözlerini şöyle tamamladı:
"Niye! Çünkü şehitlerimizin kemiklerini sızlatmayacağız. Bu davaya hizmet etmiş olanların Osman Örek, Dr. Küçük ve diğerlerinin kemiklerini sızlatmayacağız. Çünkü biz de sessiz gemiye binip de 'Allah'a ısmarladık' dediğimizde, o meçhule doğru gözlerimizin açık gitmemesini istiyoruz. Çocuklarımızın, torunlarımızın, onların çocuklarının ve torunlarının hür bir ülkede başları dik, Anavatan'ın gölgesinde, himayesinde ve desteğiyle ilerleyerek müreffeh bir şekilde yaşadıklarını bilerek gitmek istiyoruz."
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:55