
"DEPREMDE ÖLEN BİR KİŞİNİN MALİYETİ 1 MİLYON DOLARDIR, 5 BİN DOLAR İLE BİR KİŞİNİN ÖLMESİ ÖNLENEBİLİR"
ERZURUM - Erzurum'da 25 ve 28 Mart 2004 tarihlerinde meydana gelen 5.1 ve 5.3 büyüklüğündeki depremlerin ardından yeni bir deprem beklentisi içerisindeki halkı panik havasından çıkarmak üzere Erzurum'a gelen İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Jeofizik Kurumu Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Övgün Ercan, "Doğu Anadolu Kırığı'nda 6.9 büyüklüğünde deprem meydana gelebilir" dedi.Halk Eğitimi Merkezi'nde düzenlenen Doğu Anadolu ve Erzurum Depremleri konulu konferansta konuşan Prof. Dr. Ahmet Övgün Ercan, Erzurum'da 6.9 büyüklüğünde deprem beklentisi içerisindeki halkın panik yapmaması gerektiğini belirtirken, konuşmasının son bölümünde Horasan, Pasinler, Kars, Varto, Karlıova, Pülümür, Malazgirt ve Erzincan'da gelecek yıllarda 6'dan büyük depremlerin yaşanabileceğini söyledi. Prof. Dr. Ercan, güneşin doğuşu gibi depremlerin de gerekli olduğunu belirtti. Prof. Dr. Ercan, 2001 yılında yayınladıkları kitapta, depremselliği yüksek unsurlar içinde Aşkale'ye değinildiğini onun için meydana gelebilecek depremlerin önceden bilinmesinin mümkün olduğunu kaydetti.
Doğanın kusursuzluğuna değinen Prof. Dr. Ercan, "Doğa olayları, mükemmel bir şekilde sürüyor. Güneşin doğuşu gibi depremler de gereklidir. Depremlerin meydana gelmesiyle yeraltı zenginlikleri yeryüzüne çıkar. Depremler, doğal kaynaklardan faydalanma imkanı sağlar. İnsanlar depremden değil, kaldığı binalardan korkuyor. Depremin olmasından çok, yaşanılan binaların sağlamlığı önemlidir" diye konuştu.
"TÜRKİYE'NİN HER YERİNDE KIRIK VAR"
Erzurum depreminin ardından başka illere gidenlerin olduğuna değinen Prof. Dr. Ercan, sadece Erzurum'da değil, diğer illerde de deprem riski bulunduğunu kaydetti. Doğu Anadolu Bölgesi'nin kabuk kalınlığının 45 kilometre olduğunu belirten Prof. Dr. Ercan, şöyle devam etti:
"İstanbul'un kabuk kalınlığı 28 kilometre. Yani İstanbul'daki kabuğun kırılma riski Erzurum'a oranla iki katı kadar. Deprem nedeniyle İstanbul'a gitmek mantık işi değil. Türkiye'nin her yerinde kırık var. Bu kırıkların sağ mı? ölü mü? yoksa genç mi? olduğuna bakmak lazım. Ölü kırıklarda deprem meydana gelmezken, genç kırıklarda sık aralıklarla deprem olabiliyor. Türkiye'nin yüzde 45'inde deprem riski var."
Doğu Anadolu Kırığı'nda 6.9 büyüklüğünde depremin meydana gelebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Ercan, özellikle Horasan, Pasinler, Kars, Varto, Karlıova, Pülümür, Malazgirt ve Erzincan'a dikkat edilmesi gerektiğini, bu bölgelerde gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.
Depremin meydana geldiği 150 kilometre yarı çapındaki alanın depremden etkilenebileceğini kaydeden Prof. Dr. Ercan, "Deprem riski yüksek bölgelerde tedbir alınmalıdır. Olası depremlerde enkaz altında kalanların yüzde 83'ü ölüyor, yüzde 16'sı kendi imkanlarıyla kurtuluyor, yüzde 1'i ise arama ve kurtarma ekiplerince kurtarılıyor. Önemli olan depremden sonra enkazın meydana gelmesini önlemektir. Gölcük depreminde ölen bir kişinin devlete maliyeti 1 milyon dolar. Ancak deprem olmadan önce 1 kişinin sağlıklı binada yaşamasını sağlamak sadece 5 bin dolardır. Tedbirlerin alınması için 25 milyar dolara ihtiyaç duyulmaktadır."
Hortumculara 42 milyar dolar ödendiğine anlatan Ercan, 25 milyar doların da çeşitli kaynaklardan sağlanmasının mümkün olduğunu söyledi.
"KAÇAK YAPILARA SATILAMAZ VE KİRALANAMAZ ŞERHİ KONULMALI"
Yerel seçimler öncesi İstanbul'da bazı kaçak yapılaşmaların meydana geldiğini tespit ettiklerini belirten Prof. Dr. Ercan, sağlıksız yapılan ve ruhsatsız olan bu yapılardan rant elde edildiğini ileri sürdü.
Bu tür kaçak ve sağlıksız yapılaşmanın önüne geçilmesi için zaman geçirilmeden tedbir alınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Ercan, "Kaçak ve ruhsatsız yapılan binalar, belediyeler tarafından yıkılamıyor. Bu tür yapıların tapularına satılamaz ve kiralanamaz şerhi konulmalıdır. Böyle bir uygulama ile rant elde etmek için kaçak ve sağlıksız yapılar yapanlara ekonomik bir darbe vurulmuş olur" diye konuştu.
Toplantı sonunda izleyicilerin depremle ilgili sorularını cevaplayan Prof. Dr. Ahmet Övgün Ercan, kendisinin depremle ilgili tüm gerçekleri kamuoyuyla paylaştığını ve asıl yapılması gerekenin 6.9 büyüklüğündeki depreme dayanıklı yapılaşmayı yapmak olduğunu sözlerine ekledi.
Konferansa, Vali Mustafa Malay, kamu kurum ve kuruluş temsilcileriyle çok sayıda vatandaş katıldı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:01