DERVİŞ, BAŞBAKAN ECEVİT'İN TERSİNE ÖZERK KURULLARI SAVUNDU

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Devlet Bakanı Kemal Derviş, Başbakan Bülent Ecevit'in ‘‘özerklikte ipin ucu kaçtı’’ açıklaması üzerine, özerk kurullardan yana tavır koydu. Derviş, Ecevit'le gerginlik yaratmamaya özen göstererek, ‘‘Siyasiler artık temel hedefi belirleyip, günlük işe karışmamalı. Özerklik çağdaş ekonominin temel taşı’’ dedi. Devlet Bakanı Kemal Derviş, Başbakan Bülent Ecevit'in ‘‘özerklikte ipin ucu kaçtı, yasayı değiştireceğiz’’ açıklamasının ardından, tavrını özerk kurum ve kurullardan yana koydu. Derviş, ‘‘Siyasiler tabii ki topluma, ekonomiye yön verecek. Aksi halde siyasetin işlevi kalmaz. Bu da doğru olmaz. Siyasiler temel hedefleri koyacak, işleri özerk kurum ve kurullar yapacak. Artık siyasiler günlük işlere karışmamalı’’ dedi. Derviş, özerk kurullar konusunda geri adım atılmasından yana olmadığını ısrarla vurguladı. Derviş, ‘‘Özerklik, çağdaş ekonominin temel taşıdır’’ dedi. Derviş, dün Ankara'da gazetelerin ekonomi editörleriyle bir sohbet toplantısı düzenledi. Sohbet toplantısının ana konusunu Başbakan Ecevit'in başta Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) olmak üzere başlattığı özerk kurum ve kurullar oluşturdu. RANT KAVGASINI AYIRALIM Özerk kurulların piyasa ekonomisine en fazla inanan toplumlarda da yaygın olduğunu ABD ve Avrupa'dan örnekler vererek anlatan Derviş, şunları söyledi: ‘‘Eskiden bakanların yaptığı görevler artık kurullara veriliyor. Siyaset tabii ki topluma yön verir, ekonomiye yön verir. Aksi halde siyasilerin işlevi kalmaz. Ancak, bu olayı rant kavgasından ayırmak lazım. Siyasilerin özerk kurullara, ‘şu grubun işini çöz, bu grubun işini çöz' dememeli. Geçmişte bunlar olmuş. Şimdi yeni düzene geçiyoruz. Siyaset topluma yön verecek. Günlük işlerden çekilecek. Kurullar yasa ve yetkileri çerçevesinde tekelleşmeyi, rüşveti rant dağıtmayı önleyecek. Siyasetçi ekonomiden çekilsin diye birşey olamaz. Siyasiler büyük hedefleri, ana hedefleri koysun. Düşünün hálá bana gelip, ‘Ziraat bankasına talimat ver, şu işi çözsün' diyen var. Kötü niyetle değil, iyi niyetle. İşte bunların hepsi eski alışkanlıklardan kaynaklanıyor. Bu yapının değişmesi de zaman alıyor.’’ GURUR DUYMALILAR Siyasi liderlerin özer kurullara sahip çıkmasını gerektiğini belirten Derviş, şöyle konuştu: ‘‘Siyasi liderlerin çıkıp, ‘özerk kurullar sistemini getirdik, bunu işletilyoruz, bununla gurur duyuyoruz' demesi lazım. Bu konuda yol gösterici olması lazım. Aksi halde parti alt kademeleri bu yeni sisteme alışamaz. Atılan adımları geriye döndürecek mesajları doğru bulmuyorum bu ortamda. Elbette kurulların her yaptığı doğrudur diye bir kaide yok. Onlar da insan, onlar da bu sisteme yeni alışıyor. Eğer çizilen temel hedeflere ters düşen adımlar atıyorsa, buna haklarının olmadığı söylenir. Yani, bu dengeyi kurmak çok önemli. Ben bu dengeyi önemsiyorum. Bunun dışında bir yapıyı tasavvur edemiyorum.’’ ATAMALAR ÇOK ÖNEMLİ Özerk kurullara yapılan atamaların da çok önemli olduğunu vurgulayan Derviş, şunları söyledi: ‘‘Kurulların üyeliklerine ve başkanlıklarına getirilen kişiler çok önemli. Elbette insanların siyasi görüşleri olacak. Bir partiye yakınlıkları olacak. Ama sadece bir partiye yakın diye de bu kurullara atanmaları olmaz. Bir kişi birikimi, yetenekleri elveriyorsa kurullara atanır, ama onun için önce kuruldaki görevi, sonra siyasi partisi gelir. Oralarda önce partiyi düşünerek hareket edilemez. Bakın BDDK Başkan yardımcılığına 4 aydır atama yapılamıyor. Tıkandı kaldı. Şimdi bu durumda BDDK Başkanı'nın hasta olma, izin yapma, yurtdışına seyahat etme hakkı yok. Çünkü, yardımcısı yok. Bu olmaz. Bunları çözmemiz lazım. Geçmişteki atamalarda hep partiye yakınlık önde tutulmuş. En başta partiye bağımlılık olursa, kurullar sağlıklı çalışamaz.’’ 30 milyar dolar verdi IMF bizi 24 saat izliyor Devlet Bakanı Kemal Derviş, ‘‘Başbakan Ecevit'in özerklikle ilgili açıklamalarının IMF'yi rahatsız ettiği haberleri var. IMF'yle aranızda nasıl bir diyalog geçti?’’ sorusunu şöyle yanıtladı: ‘‘Türkiye'deki bütün haberler satırı satırına çevrilip anında IMF merkezine gidiyor. Zaman zaman çeviri hataları da oluyor. Ama sonuçta bize 30 milyar dolar verdiler, 24 saat aralıksız bizi izliyorlar. IMF merkezinin izlemesiyle kalmıyor bu iş. Bizimle ilgili her türlü bilgi anında G-7 ülkelerinin başkentlerine de gidiyor. Bunu yapmaları da çok normal. Çünkü, Türkiye'nin başarısız olması, onları da olumsuz etkiliyor. Şunu söylemeliyim ki, IMF bize çok yapıcı destek veriyor. Kesinlikle bir baskı, dayatma havasında değil. Birçok konuda onları ikna edip, dediğimizi yapıyoruz. Zaten IMF de bizimle aynı gemide. Gemiden inme şansları yok.’’ ‘Sapmadık’ deyip IMF'yi ikna ettik Devlet Bakanı Kemal Derviş, IMF'yle özerklik konusundaki görüşmeler sonucunda nereye vardıklarını da şöyle anlattı: ‘‘IMF yönetimi Sayın Başbakan'ın özellikle, ‘talimat verdim, yasayı değiştireceğiz' sözlerine takılmış. Biz kendilerine Sayın Başbakan'ın uygulamadaki aksamalarla ilgili rahatsızlığını dile getirdiğini, geri adım atılmasının söz konusu olmadığını anlatmaya çalıştık. Sadece ben değil, ekonomi yönetimindeki diğer arkadaşlarım da bu görüşmeleri yaptılar. IMF'yi ikna ettik.’’ IMF'den yeni para istemeye yüzüm yok Devlet Bakanı Kemal Derviş, ‘‘Eğer IMF bize son fırsatı, yani son desteği vermeseydi ne olurdu? Bundan sonra tökezlersek yeni kaynak verir mi?’’ sorusunu şöyle yanıtladı: ‘‘Biz 2001'de duvara toslamıştık. Uçuruma yuvarlanmadık, ama duvara tosladık. IMF'nin desteği önümüzü açtı. Türkiye'nin bir daha tökezlemesi bizim açımızdan da, IMF açısından da sevindirici bir olay olmaz. Yürüyen program çerçevesindeki kaynaklar sürer. Ama yeni destek verirler mi, bilemiyorum. En azından yeni kaynak istemeye benim de yüzüm yok artık. Ama Türkiye'de ekonominin yasal altyapısı çok güçlendi. 20-21 yasa çıktı. Bu yasal altyapı Şubat krizi gibi bir krizin çıkmasını artık önler. Dalgalı kur da krize karşı supap görevi görecektir.’’ Kriz bitince benim meşruiyetim biter Devlet Bakanı Kemal Derviş, ‘‘Özerklikle ilgili tartışma sizi yeniden istifa gibi bir olayın eşiğine getirir mi?’’ sorusunu yanıtlarken, ‘‘Akut kriz bitti’’ sözüne açıklık getirdi ve şu mesajı verdi: ‘‘Ben akut kriz bitti derken, kamu borçlanmasını kastettim. Türkiye gerçekten borçlarını çeviremeyecek durumdaydı. Bugün artık böyle bir sorunumuz yok. Bu açıdan akut kriz bitti. Artık bazı konuları kişileştirmek istemiyorum. Ben olsam da olmasam da Türkiye'de geleceğe dönük çok güzel bir yasal altyapı oluştu. Yeni jenerasyon şeffaf yönetimden, iyi yönetişimden yana. Ben olsam da olmasam da Türkiye özerk kurulları benimseyecek. Zaman alabilir, ama benimsenecek. Benim konumuma gelince, benim içinde bulunduğum durum kriz ortamında meşru sayılabilir. Ama kriz bittiği anda, benim meşruiyetim de biter. Bana sorarlar, ‘Seni kim seçti, siyasi görüşün, partin hangisi, tabanın ne, kaç vekilin var?' diye. Bunu sormakta da haklılar.’’ Derviş, ‘‘Bu siyasetle ilgili bir karar aşamasında olduğunuz anlamına mı geliyor?’’ sorusu üzerine, ‘‘Hayır o anlama gelmiyor’’ dedi. Derviş, bu yanıtıyla misyonu bittiğinde hayal ettiği üniversite günlerine yeniden dönebileceğinin işaretini de verdi. Süreyya Bey özerkliği oturttu Devlet Bakanı Kemal Derviş, ‘‘Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti'nin özellikle kurlar konusunda sizinle ters düşüyormuş gibi görünen açıklamaları var. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?’’ sorusu üzerine şunları söyledi: ‘‘Merkez Bankası'nın özerkliğinin yüzde yüz arkasındayım. Süreyya Bey (Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti'yi kastediyor) çok iyi gidiyor, başarılı. Her zaman aynı fikirde olmayabiliriz. Önemli olan temel politikalara uymak. Burada bir sıkıntımız, sorunumuz yok. Fikirde zaman zaman ters düşsek de, Süreyya Bey'in özerklikle ilgili tavrını yüzde yüz destekliyorum. Olması gereken bu. Kurlara gelince, kısa vadede ihracatı kurla desteklemek gerekiyor. Ekonomi yönetimi, ‘reel ekonominin rekabet gücü bizi ilgilendirmez' diyemez. Nitekim şimdi Merkez Bankası nisan başından itibaren ihaleyle günde 20 milyon dolar alacak. Bunun biraz döviz kurunu yukarı çekme etkisi olabilir. Tabi Merkez Bankası'nın buradaki esas amacı rezerv alması.’’ Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:02