DERYA SAZAK, ÖZAL'IN ÖLECEĞİ GÜNÜ NASIL BİLDİ?...

BEKİR HAZAR/ YENİ ŞAFAK

Zehir gibi haberciler nerede?

TGRT Haber'de Fuat Bol'un sunduğu programda dün akşam Turgut Özal zehirlenerek öldürüldü mü sorusu masaya yatırıldı... Çünkü zehirle ölümler gündemde...

Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat'ın, yemeğine aylar öncesinde zehir enjekte edilerek öldürüldüğü günlerce tartışıldı.

Ukrayna'nın genç muhalefet lideri Yuşçenko'nun yüzü bir anda araba çarpmışa dönerek darmadağın oldu. Adam 40 yıl yaşlandı, yüzü-gözü buruşup sivilcelerle doldu. Beni zehirlediler diyor Yuşçenko. Ve onun bu iddiasına Avusturya'da tahlil yapan bir klinikten destek geldi; "Evet Yuşçenko'nun vücudundaki zehiri belirledik"...

Kısa bir süre önce aralarında Genel Kurmay eski başkanı Org.Doğan Güreş'in de bulunduğu üç generalimizin, kahveye konan zehirle nasıl öldürülmek istendiği manşetlere çıktı...

MHP eski milletvekili Rıza Müftüoğlu da, "Derin Sayfalarıyla Milliyetçi Hareket" kitabında çarpıcı iddialarda bulunuyor; "Türkeş Öcalan'ın teslimi için Suriye istihbaratı ile anlaşmıştı. Başbuğ'un öldürüldüğü kanaatindeyim. Mart 1997'de Almanya'da gittiği doktorun 'Kalbiniz saat gibi' dediğini bize anlatmıştı. Bu doktor da Başbuğ'un ölümünden 1 yıl sonra, kalp durmasından hayatını kaybetmişti. Bir gün bana CIA'da çalışan bir Türk'ten bir rapor ulaştı. Bir siyasi partinin liderine gönderilmişti. Raporda hem Başbuğ'un, hem de Özal'ın öldürüldüğü yazıyordu. Potasyum yüklemesi yapılarak, iz bırakmadan ölümler gerçekleştirilebiliyordu"...

Dikkat ederseniz Müftüoğlu, Türkeş'in yanısıra Özal'ın da aynı yolla öldürüldüğünü öne sürüyor ve bunu CIA'dan gelen bir rapora dayandırıyor.

Bu çarpıcı iddialar beni biraz gerilere götürdü. Rahmetli Özal'ın ölümünden sonra, sessiz ve derinden bazı araştırmalara girdim. Özal'ın yakınları ile konuştum. İçlerinden biri "Milliyet Gazetesi yazarı Derya Sazak'ın, Özal ölmeden önce köşesinde ortaya attığı iddiaya bakın" dedi. Baktığımda şok oldum. Derya Sazak, Özal ölmeden tamı tamına, milimi milimine dört ay önce şöyle yazmış; "DYP kurmaylarından aldığım bilgiye göre Özal dört ay sonra köşkten inecek"... Ve tam dört ay sonra Özal köşkten iniyor... Ama sağ olarak değil... Ölü olarak... Derya Sazak, Özal'ın köşkten ineceği tarih konusunda on ikiden vuruyor. Bu isabet beni daha fazla araştırma yapmaya iterken, araya birileri giriyor ve "Dur" diyor.

Günümüzde yiyecek ve içeceklere zehir konması yoluyla, kişilerin yavaş yavaş, aylar sonra öldürülebileceği yazılıyor, çiziliyor. Yukarıda saydığımız örneklere baktığımızda, bu zehirle öldürme iddialarının bir araya getirilerek, 32. gün, 5N 1K, Pusula gibi programlarda masaya yatırılmamasını yadırgıyorum. Çünkü ortalık inanılmaz iddialarla çalkalanıyor. Ancak bizim haber programcılarımızda "Tık" yok"...

Nedir bu potasyum yüklemesi, Derya Sazak nasıl tutturdu, Arafat'tan başlayıp, Yuşçenko'ya mikrofon uzatarak, generallerimizle görüşerek, Müftüoğlu ile bitirmek akıllarına gelmiyor mu ?.. Ortada CIA raporları iddiası bile dolaşıyor... Nerde o eski M.Ali Birand... Mithat Bereket... Cüneyt Özdemir?...

Zehir gibi habercilere de potasyum yüklemesi mi yapıldı yoksa!..