DEVLETİN ZİRVESİNDEN RTÜK YASASI’NA SERT ELEŞTİRİLER !
KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA- Cumhurbaşkanı Sezer, medya patronlarına ihale serbestisi getiren RTÜK yasasını 18 Haziran 2001’de veto etti. Sezer, 16 sayfalık iade gerekçesinde, sert eleştirilerde bulundu. Cumhurbaşkanı Sezer’in eleştiri ve önerileri özetle şöyle:
Yasa, özellikle büyük sermaye gruplarının televizyon ve radyoculuk alanında tekelleşmelerine olanak yaratacak içerikte. Bu durum haber alma özgürlüğünü kısıtlayabilir. Para cezaları son derece yüksek. Medya patronlarının kamu ihalelerine girip borsada işlem yapmasına imkan sağlamak doğru değil. Bu durum, medya gücünün kullanılarak ihalelerde haksız rekabete ve borsada çeşitli işlem oyunları yapılmasına neden olabilir. Yasada belirtilen yasaklar açıkça tanımlanmamış, içeriği tartışmalı genel kavramlar ile yetinilmiş. Üst Kurul’a siyasi kimlikli kişiler yerine mesleki birikimi olan kişilerin seçilmesi sağlanmalı. Üst Kurul, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu yerine Sayıştay tarafından denetlenmeli.
İnternet yayıncılığında ifade özgürlüğü esas alınarak yayınlar üzerindeki denetim yargıya bırakılmalı. İnternet yayıncılığına ilişkin düzenlemeler özel bir yasa ile yapılmalı.
‘Deprem bekleniyor’ diyen televizyon bile ceza alacak
Medya patronlarının kamu ihalelerine girip borsada işlem yapabilmesine imkan sağlayan yeni Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) yasasının bu hafta Meclis’e gelmesi bekleniyor.
Yasaya karşı çıkan RTÜK Başkanı Nuri Kayış, milletvekillerine ‘bu yasayı engelleyin’ çağrısında bulundu. Yeni RTÜK yasasının eskiyi aratacak düzenlemeler içerdiğini vurgulayan RTÜK başkanı, “Değişikliğin yanında yürülükteki yasa zemzemle yıkanmış gibi.” dedi. Kayış, yayın ilkeleri arasına konan ‘Karamsarlığı ve umutsuzluk eğilimlerini körükleyici yayın yapılamaz’ ifadesinin keyfiliğe açık olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bu durumda, enflasyonun yüksekliğinden, dövizin artmasından, İstanbul’da büyük bir deprem ihtimalinden bahsetmek bile yayın ihlali kabul edilecek.”
Kayış, tasarının yasalaşması halinde yaşanacakları ise şöyle anlattı: “Medya patronları artık kamu ihalelerine girip borsada işlem yapabilecek. Borsanın spekülasyonlara çok açık bir yapısı var. Bu düzenlemeyle borsa, kötü niyetli kişiler tarafından kolaylıkla yönlendirilebilir. Yerel televizyonlara ağır para cezaları getiriliyor. 200’den fazla yerel kanal, Üst Kurul payını ödemedikleri için yayınlarına ara verdi. Güç şartlar altında yayınlarını sürdüren kanalları ağır para cezaları çökertecektir. Radyo ve televizyonlarda sahiplik sınırlaması reytinge bağlanıyor. Türkiye’de bir yayın kuruluşunun yüzde 20 reytinge ulaşması çok zor.
230 kanal alabilirler
TRT’nin 2001’de yapmış olduğu izlenme oranları araştırması dikkate alındığında, kanunda yer alan bu düzenlemeyle bir kişinin, 200’den fazla yerel, Kanal 6’nın izlenme oranında –Kanal 6’nın izlenme oranı 0,6 – 30 da ulusal kanalın sahibi olabilir. Tasarı bu haliyle buna imkan tanıyor. Bütün bunlar göz önüne alınınca birkaç yıla kadar zor durumdaki yerel ve ulusal kanallar bir kişinin eline geçer.
Türkiye’nin de Berliusconi’si olur.” Milletvekillerine seslenen Kayış, “Türkiye’de siyasetçilerin seslerini ulusal kanallarda duyurması çok zor. Tasarı yerel yayıncılığı öldürüyor. Bu yasa tasarısı hükümetin değil medyanın tasarısı. Yasaya Meclis’te karşı çıkın.” diye konuştu. Yasadaki internetle ilgili düzenlemelerin de haberleşme özgürlüğüne ciddi sınırlamalar getirdiğinin altını çizen Kayış, RTÜK üyelerinin seçiminin Meclis’in elinden alınıp Bakanlar Kurulu’na verilmesini ise, Üst Kurul’un özerkliğine indirilmiş bir darbe olarak nitelendirdi. “Cumhurbaşkanını bile seçen Meclis’in elinden bu yetki niye alınıyor?” diye soran Kayış, şöyle devam etti: “Yeni düzenleme ile mevcut siyasi tablo içinde 9 üyeden 7 tanesi iktidar tarafından tespit edilecek. RTÜK, siyasal iktidarın etkisi altında kalacak. Kanun çıkarsa iktidar beğenmediği kanalın yayınını durdurabilir. Planlama yetkisinin Telekomünikasyon Kurumu’na verilmesi, 7 yıldır yapılamayan frekans ihalelerinin bir 7 yıl daha yapılamayışı sonucunu doğuracaktır. Bu da devletin trilyonlarca lira kaybına neden olur. Gelir fazlasının oluşturulacak bir fona aktarılması ekonomik programda yer alan fon yönetimlerinin kaldırılmasıyla ilgili düşünceye aykırıdır.”
1994 yılında çıkarılan RTÜK yasasının değiştirilmesi için son 3 yılda 4 ayrı teşebbüste bulunuldu. 1998 ve 2000’deki ilk iki girişim Meclis Genel Kurulu tarafından reddedildi. 2001’deki üçüncü girişim, Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer tarafından veto edildi. RTÜK’le ilgili son girişim Meclis komisyonlarından geçti. Komisyonlar, Sezer’in veto ettiği yasayı aynen kabul etti. Söz konusu yasayla ilgili son sözü bu hafta içinde Meclis Genel Kurulu söyleyecek.
Cumhurbaşkanı Sezer, Genel Kurul’da hiçbir değişikliğe uğramadan kabul edilirse yasayı zorunlu olarak onaylayacak. Ancak, Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilecek. Meclis iade edilen yasayı değiştirerek benimserse Cumhurbaşkanı yeni bir yasa gibi inceleyip Meclis'e geri gönderebilecek.
Yeni yasa neler getiriyor?
-Medya patronları kamu ihalelerine girip borsada işlem yapabilecek.
-Ulusal düzeyde yayın yapan kuruluşlara ihlalin ağırlığına göre 125 milyar liradan az olmamak üzere 250 milyar liraya kadar para cezası verilecek.
-Yerel ve bölgesel yayın yapan kuruluşlara ise kapsadığı yayın alanı itibarıyla 5 ila 100 milyar lira arasında idari para cezası uygulanacak.
-Söz konusu ceza, radyo yayınları için bu miktarların yarısı kadar olacak.
-Halen görevde bulunan RTÜK üyeleri, yenilerinin adları Resmi Gazete’de ilan edilince görevden ayrılacak.
-Frekansla ilgili çalışma yapma yetkisi Telekomünikasyon Kurumu’na ait olacak. RTÜK tarafından yaptırılan frekans planları, bir hafta içinde Telekomünikasyon Kurumu’na devredilecek.
-Siyasi parti, dernek, vakıf ve sendikalara yayın izni verilmeyecek.
-Üst Kurul’un talebine uyulmaması veya aykırılığın tekrarı halinde, ihlale konu olan programın yayını bir ila 12 kez durdurulacak.
-RTÜK’ün uygun göreceği yerlerde izleme görevi İçişleri Bakanlığı’nın görevlendireceği birimlere devredilecek.
-Düzeltme ve cevap hakkını yayınlamayan kuruluşlara 30 milyardan 90 milyar liraya kadar para cezası verilecek.
-Yayınlar Türkçe yapılacak.
-9 kişilik Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyelerinden 5’i TBMM Genel Kurulu’nca seçilecek. 4’ü YÖK, basın meslek örgütleri ve MGK tarafından önerilen adaylar arasından Bakanlar Kurulu'nca belirlenecek.
--Üst Kurul üyeleri 4 yıl süreyle görev yapacak.
Telefonla yarışma yapılamayacak, bunların sonucunda dinleyici ve seyircilere ikramiye verilemeyecek.
-Yıllık ortalama izlenme veya dinlenme oranı yüzde 20’yi geçen yayın kuruluşlarında gerçek veya tüzel bir kişinin payı yüzde 50’yi geçemeyecek.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:28