
'DİNOZORLARIN SONU' İÇİN YENİ TEORİ!..
Bilim dergisi Nature'da yayımlanan araştırmada Güneş Sistemi sıralamasında Dünya'dan sonra gelen Mars ile Jüpiter arasında o dönemde varolan bir göktaşı kuşağının koşulları bilgisayarlar yardımıyla modellenmiş.
Uzmanlar, Dünya'ya çarpan göktaşının bu bölgede parçalanan 170 kilometre çapındaki bir göktaşının parçası olması ihtimalini yüzde 90 olarak hesaplıyor.
İki göktaşının çarpışmasının Güneş Sistemi'nin dört bir yanına taş parçaları fırlamasına yol açtığına, bunlardan birinin de Meksika'daki Yukatan Yarımadası yakınlarına düştüğüne inanıyorlar.
Bilim adamları, başka parçacıkların da Ay, Venüs ve Mars'a çarptığına ve bu şekilde bariz şekilde gözlemlenebilen kraterleri yarattığını kaydediyorlar.
ABD'nin Kolorado eyaleyindeki Güneybatı Araştırma Enstitütüsünden Dr Bill Bottke, BBC'ye açıklamasında "bu çarpışmayı izleyen parçalanmanın neden olduğu göktaşı yağmuru ile 65 milyon yıl önce dinozorları yer yüzünden sildiği düşünülen çarpışma arasında doğrudan bağlantı olduğuna inanıyoruz." dedi.
Daha önce yapılan araştırmalarda da son 100 ila 200 milyon yıl içinde Dünya'ya çarpan göktaşlarının sayısının daha uzun vadeye göre neredeyse iki kat arttığı yönünde görüşlere yer verilmişti.
Dr. Bottke ve ekip arkadaşları, araştırmalarında bu artışın 160 milyon yıl önce Mars ve Jüpiter arasında yörüngedeki 170 kilometre çapında dev bir asteroidin yoluna kendisinin yarısından küçük bir başkasının çıkmasıyla meydana gelen çarpışmanın tetiklediğini kanıtlamaya çalışıyorlardı.
Baptistina ailesi bir bütünün parçaları mı?
Dr. Bottke ve ekip arkadaşları David Vokrouhlicky ve David Nesvorny, dev gök taşının parçalanmasının bugün, bu gezegenler arasında yer alan bir grup göktaşından oluşan Baptistina ailesini de yarattığına inanıyorlar.
Bu taş grubunun evrimini inceleyen uzmanlar, pek çok parçanın da Güneş Sisteminin derinliklerine yöneldiğini düşünüyor.
Örneğin savlarından birisi Ay yüzünde, 85 kilometre genişliğindeki irice parçalardan birisinin 108 milyon yıl önce bu irice parçalardan birinin çarpmasıyla oluşmuş olabileceği.
Daha da büyük parçanın, Meksika açıklarındaki 180 kilometre çaplı Chicxulub kraterini yaratmış olmasını ise daha da olası görüyorlar.
Pek çok bilim adamı Kretas/Tersiyer döneminde aralarında dinozorların da olduğu çok sayıda canlı türünün soyunun tükenmesini böylesi bir çarpışmanın yeryüzü koşullarında yarattığı değişimlere bağlıyor.
Bu çarpışmaya dair toplanan maddelerin kimyasal analizi, çarpan göktaşının Baptistina göktaşları grubundaki kayalarla aynı yapıda olduğunu gösteriyor.
Brüksel'deki Hür Üniversite'den Philippe Claeys ve Steve Goderis, araştırma konusunda kaleme aldıkları, aynı dergide yayımlanan yorum yazısında, teoriyi olası bulduklarını kaydediyorlar.
Bu uzmanlar da Güneş Sistemi dışından bir kuyruklu yıldızın gelip bu tür bir olaya yol açmasının pek uzak bir ihtimal olduğunu, bu teorinin daha makul göründüğünü belirtiyorlar.