Diyanetin kanalında Allah Baba rezilliği

Diyanet TV'de skandal üstüne skandallar!
Diyanet TV ekranlarında yaşanan iki büyük rezalet, Müslümanların inanç değerlerine ağır darbe vurdu. “Allah baba” sapkın ifadesiyle tevhid ilkesi çiğnendi, “torpille girilen işin kazancı helaldir” sözleriyle kul hakkı hafife alındı.

Diyanet TV’de yayınlanan “Günün Bereketi” programının 313. bölümünde, konuk yazar Hatice Ebrar Akbulut, İslam’ın tevhid inancına taban tabana zıt “Allah baba” ifadesini kullanarak milyonlarca Müslümanın kalbini yaraladı.

Hatice Ebrar Akbulut

İhlas Suresi’nde “O, Allah’tır, bir tektir. Doğmamış ve doğurmamıştır. Hiçbir şey O’na denk değildir” buyurulmuşken, Allah’a insan sıfatı yakıştırmak, açıkça tevhidi çiğnemek demektir. Böyle bir söz, bırakın Diyanet gibi bir kurumun ekranını, bir Müslümanın ağzına dahi yakışmaz. Ancak bu akıl almaz ifadeyi, Müslümanların fetva almak için başvurduğu bir kurumun televizyon kanalında duyduk. Dahası, program sunucusu bu çirkin ifadeye müdahale bile etmedi. Yetmedi, yayında “Sahih olmayan hadisler de hayata dahil edilebilir” denilerek, İslam’ın temel kaynaklarıyla alay edilircesine sözler sarf edildi.

Diyanet İşleri Başkanlığı, gelen yoğun tepkiler üzerine yaptığı açıklamada, bu ifadenin “tevhid ilkesine aykırı olduğu”, “yayın prensipleriyle bağdaşmadığı” ve “din eğitimi açısından kesinlikle kabul edilemez” olduğu vurgusunu yaptı; ayrıca sorumlular hakkında işlem başlatıldığını duyurdu…

Ancak Diyanet TV’nin bu resmi açıklaması, Müslümanların ruhunda açılan yarayı örtmeye yetmedi. Zira, bir kurum hatayı itiraf etmiş olsa bile, hataya neden olan zihniyet hâlâ masadadır.

Henüz bu skandal devam ederken, Diyanet TV’nin bir başka programında akıllara ziyan bir yayın daha gündeme geldi. Hem de bu kez Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi İdris Bozkurt tarafından dile getirilen ifadeler, izleyiciler tarafından hayret ve şaşkınlıkla izlendi.

“Diyanet’e Soralım” programında konuşan Bozkurt, torpil veya kopya ile girilen işten elde edilen kazancın helal olduğunu savundu. Yani kul hakkıyla, adaleti çiğneyerek elde edilen bir pozisyonu dinî meşruiyetle aklamaya kalktı. Diyanet TV ekranlarından yayılan bu sözler, Müslümanların kul hakkına dair hassasiyetine ağır bir darbe daha vurdu.