DİYARBAKIR'DA SICAK ÇATIŞMA: 1 ÜSTEĞMEN ŞEHİT!..

Diyarbakır'ın Lice İlçesi'ne bağlı Abalı Jandarma Karakolu'na bir grup teröristçe uzun namlulu silahlarla yapılan saldırıda bir üsteğmen şehit oldu bir asker yaralandı. Edinilen bilgiye göre olay akşam saatlerinde yaşandı. Karanlıktan istifade ederek dağlık bölgedeki karakola yaklaşan teröristler, uzun namlulu silahlarla yaylım ateşi açtı.

Açılan ilk ateşte bir üsteğmen şehit oldu, bir er de yaralandı. Yaralı asker Diyarbakır Askeri Hastanesi'ne kaldırıldı. Saldırı sonrasında Kobra Helekopterlerinin de desteğiyle geniş çaplı operasyon başlatıldı.

SIZMAYA ÇALIŞIYORLARDI

Lice Zırhlı Tugayı'na bağlı Abalı kırsalındaki piyade karakoluna dün gece 22.00 sıralarında sızmaya çalışan PKK'lı teröristlere, güvenlik güçleri ateşle karşılık verdi. Kalabalık bir terörist grubun sızma girişimi üzerine çıkan çatışmada bir üsteğmen şehit oldu, iki asker yaralandı.

Çatışma sürerken, bölgeye ilk olarak Abalı Jandarma Karakolu'ndan destek giderken Lice'den de çok sayıda asker sevk edildi. Helikopterlerin de sevk edildiği bölgede, çatışmanın ardından kaçmaya çalışan teröristlere yönelik operasyon sürüyor. Geçen yıl 29 Nisan'da Lice ilçesinde PKK'nın yola döşediği uzaktan kumandalı mayının patlaması sonucu zırhlı personel taşıyıcıda bulunan 2'si uzman çavuş 9 Mehmetçik şehit olmuştu.

ŞEHİDİN EVİNE ATEŞ DÜŞTÜ

Samsun 17 Nisan'da Ladik ilçesinde devriye görevi yapan polis otosuna uzun namlulu silahlarla yapılan hain saldırıda şehit olan 2 polis memurunun ardından 27 Nisan'da Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde şehit olan 5 aylık asker 20 yaşındaki Selman Özay'ın 29 Nisan'da gözyaşları içinde toprağa verirken, bu sabah Diyarbakır'dan gelen şehit haberiyle sarsıldı. Diyarbakır'ın Lice ilçesindeki Abalı Jandarma Karakolu'na terör örgütü üyeleri tarafından düzenlenen silahlı saldırıda şehit olan Samsunlu Ressam Komando Teğmen Ahmet Altunoğlu'nun(29), Samsun'un Bahçelievler Mahallesi'nde bulunan baba evine ateş düştü. Altunoğlu ailesi oğullarının acı haberiyle gözyaşlarına boğulurken sigara fabrikasından emekli baba Mehmet Altunoğlu (57), oğlunun cesur ve kahraman biri olduğunu belirterek, "Vatan, millet, bayrak sağ olsun" dedi.

"HER ŞEYDE KAHRAMANCA HEP ÖNDE GİDERDİ"

Oğluyla en son bir ay önce telefonla görüştüğünü ifade eden Mehmet Altunoğlu, "Önümüzde Cuma günü izne gelecekti. Eğitim Fakültesi mezunu resim öğretmeniydi. Polislik sınavına girdi ve polis okulunda eğitim görürken subaylık sınavını kazanındı, polis okulunu bırakıp subaylığa geçti.

Askerliğini 2003-2004 yıllarında Siirt bölgesinde dağcı komando olarak yaptı. İstanbul Tuzla'da eğitimini tamamladıktan sonra 2 yıldır Diyarbakır Lice'de göreve başladı. Kendisi askerlik mesleğini çok seviyordu. Biz de aile olarak askerlik mesleğini, vatanımızı, bayrağımızı çok sevdiğimiz için biz de destek olduk ona. Küçük oğlum Hasan(25) Deniz Kuvvetleri'nde vatani görevini yapıyor. O da dün izne gelmişti. Şehit olan oğlum en büyük oğlumdu. Ortanca oğlum Samet(27) ise bir bankada çalışıyor. O da teğmenlik sınavlarına girecekti. Çok iyi bir çocuktu. 3 erkek çocuğum var ben onlarla arkadaş gibiydim. Ahmet pırlanta gibi bir çocuktu. Komutanları da çok seviyordu. Dosyaları hep taktir belgesi dolu. Meslekte çok başarılıydı. Her şeyde kahramanca hep önde giderdi. Cesurdu.

Diyarbakır Lice'de şehit haberini duyunca ismi de belli olmayınca dün gece hiç uyumadık. Kendi birliğinde değildi. 5. Komando Tugayı'nda görevliydi. Geçici olarak bir aylığına jandarma karakoluna takviye olarak gitmişti. Bir ay burada görev yapacaktı ve şehit olduğu akşam görev süresinin son akşamıydı. Bugün onun yerine başka teğmen görevlendirilecekti. Nasip olmadı. Kendi birliğine dönüp çantasını hazırlayıp Cuma günü Samsun'da olacaktı. Kendi birliğiyle görev yaptığı jandarma karakolu arası 5-6 kilometre uzaklıktaydı. Bir ay önce izne gelecekti, bu görevi çıkınca gelememişti" şeklinde konuştu.

Anne Ayşe Altunoğlu ise oğlunun acı haberiyle gözyaşına boğuldu. Anne Altunoğlu'na sağlık görevlileri müdahale etti.

ŞEHİTLER İÇİN ELAZIĞ'DA TÖREN
Tunceli'nin Nazimiye ilçesi Sarıyayla Jandarma Karakolu'na teröristlerce düzenlenen saldırıda şehit olan askerler için Elazığ Asker Hastanesi'nde tören düzenlendi.
Sarıyayla Jandarma Karakoluna, teröristlerin uzun namlulu silahlarla yaptığı saldırıda şehit düşen Karakol Komutanı Jandarma Başçavuş Hasan Özüberk (40), Uzman Çavuş Kemal Koçyiğit (28), Jandarma erler Ahmet Eyce ve Adem Şimşek için Elazığ Asker Hastanesinde tören yapıldı.
Basın mensuplarının alınmadığı törene, şehitlerin yakınları ile Elazığ Valisi Muammer Erol, Tunceli Valisi Mustafa Taşkesen, 8. Kolordu Komutanı Korgeneral Mustafa Korkut Özarslan, Tunceli Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Mehmet Çörten, askeri ve sivil yetkililer katıldı.
Şehit askerler, daha sonra uçakla memleketlerine gönderildi.


REMBSER: TÜRKLERİN DENEYE KATKISI ÇOK ÖNEMLİ
ANKARA - ''Yüzyılın Deneyi'' olarak gösterilen ''Büyük Patlama''nın yapıldığı Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezi (CERN) ATLAS Deneyi Grubu Başkanı Dr. Christoph Rembser, ''Türk araştırmacıların deneye katkısının önemine işaret ederek, ''Türk enstitüleriyle birlikte çalıştığım için çok şanslıyım'' dedi.
Rembser, Ankara Üniversitesi ile CERN arasındaki bilimsel işbirliği çerçevesinde Ankara Üniversitesi'nde fizik öğrencilerine ''Journey to the Big Bang'' başlıklı bir konferans verdi.
Konferansın ardından soruları yanıtlayan Rembser, Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'nın 30 Mart'ta çalışmaya başladığını anımsatarak, ''Mart'ın 30'undan beri ilk yüksek enerji çarpışmasının ışın demetini gördük ve bu manzara muhteşemdi'' diye konuştu.
Rembser, 2008'de hızlandırıcının tamir edilmesinin ardından geçen ay hadron çarpıştırıcısının mükemmel şekilde çalışmaya başlamasından memnuniyet duyduklarını dile getirerek, deneyin ilk verilerini görmenin bilim insanları için heyecan verici olduğunu söyledi.
Her gün deneye ilişkin beklenmedik birşeyler görmeyi umut ettiğini, bununla beraber sabırlı olduğunu da ifade eden Rembser, ''Çünkü önce detektörümüzü çok iyi anlamamız lazım. Yeni ve olağanüstü bir şey görsek bile, belki hata yapmışızdır diye ölçümlerimizin doğru olduğundan emin olmalıyız. Önümüzdeki bir ya da bir buçuk yıl içinde deneyde çok önemli sonuçlar alamayabiliriz. (Bu süreçte bizi izleyin) diyoruz'' diye konuştu.
Çarpışma sırasında özellikle teorik fizikteki kütle mantığının temelini oluşturan Higgs parçacığı diye adlandırılan parçacıkların varlığına inandığını kaydeden Rembser, ''Ancak bu beklediğimiz gibi olmayabilir, başka bir karakterde olabilir. Ama eminim ki bu parçacığa karşılık gelen bir şeyi bulacağız, yine eminim ki bunu bulacak detektör ATLAS'tır'' diye konuştu.

-DENEYE TÜRK ARAŞTIRMACILARIN KATKISI-

Türk araştırmacılarının deneye katkı verdiğine işaret eden Rembser, şöyle devam etti:
''Türk enstitüleriyle de birlikte çalıştığım için çok şanslıyım. Türkiye'de İstanbul'u, Ankara'yı, Gaziantep'i ziyaret ettim. Türk araştırmacıların deneye katkısı çok önemli. Bazı Türk araştırmacılar da detektörün inşasına katkıda bulunuyor. Türkiye'den genç insanların CERN'e gelmesinden çok mutluyum. Genç insanlar işbirliği için çok önemli elçiler, çok önemli insanlar. Öğreniyorlar, arkadaş ediniyorlar, uzmanlaşıyorlar ve bunu ülkelerine geri götürüyorlar.''

-TÜRK HIZLANDIRICI MERKEZİ-

Ankara Üniversitesi bünyesinde Türkiye için ilk olacak 4 hızlandırıcı tesisisin yer alacağı ''Türk Hızlandırıcı Merkezi''nin kurulmasına yardımcı olmaya devam edeceklerini kaydeden Rembser, şöyle konuştu:
''2006'da kurulum çalışmalarına başlanan proje çok önemli. Çünkü sadece parçacık fiziği deneyleri için değil, bu merkezden Türkiye'deki başka merkezlerin ve bilim alanlarının da yararlanacak olması, Türk meslektaşlarımın için bir şans.
Bu yolla, Türkiye'deki bilim her halükarda daha uluslararası hale gelecek, daha gelişecek. Meslektaşlarımın bu merkezin hayata geçirilmesi yönündeki çok başarılı çabalarından dolayı mutluyum. Bu bence bilimde ilerleme için en iyi yoldu ve onları tebrik ediyorum.
Türkiyedeki fizikçilerin, uzun vadede bilimi daha yüksek seviyelere getirecek projelere yönelten bu vizyona, uzun vadeli bakış açısına, keşif ve girişim ruhuna sahip olmasını çok takdir ediyorum.''
Dr. Christoph Rembser, Türkiye'nin CERN üyeliğinin ulusal ve uluslararası projeler için hayati önemi olduğunu sözlerine ekledi.