Yaşam
  • 17.1.2006 11:12

DOĞRU İMZA NASIL ATILMALI?

Türkiye Emekli Emniyet Müdürleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma
Derneği tarafından çıkarılan Çağın Polisi Dergisi'nin 2006 yılı Ocak
sayısında Kriminal Polis Labaratuvarı Müdürü Grafoloji ve Sahtecilik
Uzmanı Dursun Kerimoğlu'nun, ''İmza nedir? Nasıl atılmalıdır?'' konulu
makalesine yer verildi.
İmzanın, ''altına yazıldığı metnin onandığına ya da benimsendiğine
işaret sayılan, bir kimsenin kendi eliyle ve her vakit aynı biçimde
yazageldiği adı'' şeklinde tanımlandığı makalede, insan hayatında
önemli yeri olan imzayla kişinin borç ve yükümlülük altına girdiği,
iradesini beyan ettiği ve düşüncelerini açıkladığı kaydedildi.
Yasalara bakıldığında imzanın ne şekilde atılacağı hususunda kesin
hüküm bulunmadığının kaydedildiği makalede, ''İmza yazılarak
atılmalıdır. İmzada yazılması gereken ise önad ile soyadıdır. Bu,
önadın baş harfi, soyadın tamamı yazılmak suretiyle de olabilir''
denildi.

-DOĞRU İMZA NASIL OLMALIDIR?

Makalede, doğru imza atılmasıyla ilgili şu önerilerde bulunuldu:
''Harf karakterleri içerecek şekilde yazı niteliğinde atılan
imzalar daha çok kişisel karakteristik özellikler ihtiva ederler. Daha
çok kişisel karakteristik özellikler ihtiva eden imzalar da o kadar
güvenceli olur. Çünkü, sahtelik veya aidiyet tespiti incelemelerinde
çok daha sağlıklı sonuçlar elde edilir. Ayrıca yazı niteliğinde olan
imzaya bakıldığında, kime ait olduğunu anlayabilirsiniz. Oysa, birkaç
çizgi çizilerek atılan imzayı, eğer daha önce o imza ile tanış
değilseniz kime ait olduğunu da anlayamazsınız.''
Makalede, imzanın her zaman aynı biçimde atılması ve belgeden
belgeye, zamandan zamana değişmemesi gerektiğinin kaydedildi.

-ATATÜRK'ÜN İMZASI UYGUN BİR ÖRNEK-

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün imzasının söz konusu kriterlere
uygun bir örnek olduğunun belirtildiği makale, şöyle devam ediyor:
''Dünya ülkelerinin büyük çoğunluğunda imzanın ön ve soyadın
birlikte veya bunlardan en az birinin yazılması suretiyle atılması
kabul görmektedir. Maalesef ülkemizde insanlarımızın genelde basit
yapıda birkaç el hareketi ve karalama ile imza attıkları ve bunun
kabul gördüğü gerçektir. Ancak, usulüne uygun atılmamış basit yapıdaki
imzalar, imza sahteciliğine zemin hazırlamakta ve imza sahteciliğini
kolaylaştırmaktadır. Bu tür imzaların sahteliğinin veya kime ait
olduğunun tespitinde sorunlar yaşanmaktadır. Kötü niyetli kişiler,
yasalarımızda imzanın nasıl atılacağı hakkında bağlayıcı hükümler
olmamasından yararlanarak, istediği şekilde ve sayıda imza
üretebilmektedirler. Bu durum ise pek çok insanımızın mağduriyetine
neden olabilmektedir.''

-''İMZANIN NASIL ATILACAĞI YASAL KURALA BAĞLANMALI''-

Türkiye'de imza sahteciliğinin en sık rastlanan sahtecilik
türlerinden olduğu vurgulanan makalede, şu ifadelere yer verildi:
''Bunun nedeni imzanın belli kurallara bağlanmamasıdır. Her türlü
şekil ve çizgilerin imza olarak kabul edildiği ülkemizde, imza
sahteciliğinin gelecekte de sahtecilik olaylarının temelini
oluşturacağı kaçınılmaz gerçektir. Bu nedenle, ülkemizde imzanın ne
şekilde atılacağı hususu yasal kurala bağlanmalı ve disipline
edilmelidir. Buna yardımcı olunması açısından en azından çocuklarımıza
imzasını adını ve soyadını yazarak ve bunu biraz da süsleyerek atması
gerektiğini öğütleyebiliriz. Böylece, imzayı atan kişiye ait
karakteristik özellikleri içerecek imza oluşmaya başlayacak ve zaman
içerisinde olgunlaşarak kişisel karakteristik yapı kazanacaktır.''  Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:14

İLGİLİ HABERLER