KAYNAK : Haber Vitrini
Boğaziçi Üniversitesi Jeofizik Bölümü’nün ABD Cornell Üniversitesi ile birlikte 1999’dan bu yana Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da yürüttüğü araştırmanın sonuçları, bölgeki deprem tehlikesinin Marmara Denizi’nden daha önemli olduğunu ortaya çıkardı. Araştırma hakkında bilgi veren Prof. Dr. Niyazi Türkelli, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yerkabuğu kalınlığının daha ince olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
Dağın içi boşalmış
"Bu kalınlık daha önce 80 km. civarında tahmin ediliyordu. Ancak yapılan araştırmaya göre, magma tabakasıyla yeryüzü arasındaki mesafe 35 km. civarında çıktı. Bu incelik bölgenin magma tabakası üzerinde yüzüyor olması anlamına gelir. Ayrıca magma, yani sıcak kütle bölgeyi yükseltiyor. Araştırmada yerkabuğunun kökünün olmadığını tespit ettik. Bu şu anlama geliyor: Bir dağın yeraltına doğru kökü vardır. Yani kara parçası yerin altına doğru iner. Topografik yapıda bunu görmek mümkündür. Arap Yarımadası’nın Doğu Anadolu’nun altına inen kısmı yok olmuş. Yani o kısım erimiş gitmiş."
Yeni aktif faylar
Türkelli, bölgede yüzeyde gözlenmeyen yeni aktif faylara da rastlandığını belirterek, "Yerkabuğu kalınlığı yapısının ekonomik ve mühendislik anlamı var. Sonuçlar petrol araştırmaları için önemli bir kolaylık sağlayabilir. Ayrıca bu bölge barajlar bölgesi. Yani ülkenin en önemli enerji bölgesi. Ayrıca bölgede petrol boru hatları da var. Bu bakımdan büyük risk de taşıyor. Tehlike Marmara’dan az değil" dedi.
Doğu’da en riskli bölgeler
Araştırmalar, Kuzey Anadolu Fay zonu ile Doğu Anadolu Fay zonunun kesişme yerleri ve uzantıları olan Erzincan-Yedisu-Karlıova hattı, Karlıova-Varto-Hamurpet-Karaağıl koridoru, Erzurum ve çevresi, Erzurum-Tortum hattı, Köprüköy (Çobandede)-Gaziler hattı, Karlıova-Bingöl dolayları, Varto-Palu-Şincik hattı, Tutak-Karayazı hattı, Tendürek-Balıkgölü hattı, Çaldıran, Van Gölü, Malatya, Elazığ dolaylarının deprem riski taşıdığını gösterdi.
Depremsiz bir gün yok
Elde edilen veriler, bölgede yıkıcı depremlerin kaçınılmaz olduğunu ortaya koydu. Ordu Mesudiye’den Suriye, Sivas’tan Ermenistan sınırına kadar olan bölüm, 18 ay süreyle geniş bantlı sismik cihazlarla izlenerek, yerkabuğunun oluşumu hakkında bilgi edinildi. Bölgenin değişik kesimlerine yerleştirilen son sistem cihazların saptadığı deprem sayısı 10’a çıktı. Doğu’da son 18 ay içinde büyüklüğü 2 - 4 arasında değişen deprem sayısı da 6 bine ulaştı.
(Milliyet)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:13