‘Bölgesel jet’ olarak isimlendirilen RJ uçaklarının en önemli özelliği, kısa ve teknik açıdan sıkıntıları olan meydanlara kalkış ve inişlerde rahatlık sağlamasıdır.
Türkiye’de bu amaçla istihdam edilen uçakların Samsun ve Siirt gibi riskli havaalanlarında da kaza yapmaları düşündürücü. RJ 100 ve daha sonra RJ 70 tiplerinde üretilen uçakların ilk müşterisi Türk Hava Yolları (THY) olmuş ve bu uçaklar, milli hava yolunun filosuna girdiği dönemde yoğun eleştirilere sebep olmuştu. İngiliz BEA firmasının B 146 model olarak üretip pazarlama sıkıntısı çektiği ve bazı hadiseler sebebiyle AVRO şirketine devrederek RJ ismiyle üretilen uçakların Türkiye’de yaşadığı üçüncü kaza dün Diyarbakır’da gerçekleşti.
Normal sözleşmelere göre THY, üretimi yapılmayan, fabrikası kapanmış bu uçakları geri vermek yerine 2002’de kira maliyetlerini düşürerek yüksek operasyon maliyeti ve diğer olumsuzluklara rağmen yeniden kiraladı. THY’nin elinde 7 adet RJ 100 ve RJ 70 uçağı bulunuyor.
Diyarbakır Havaalanı Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğü ile Hava Kuvvetleri Komutanlığı (HKK) tatafından sivil ve askeri meydan olarak hizmet veriyor. Aletli Yaklaşım Sistemi (ILS) Diyarbakır Havaalanı’nda bulunmuyor. Uçağın sağlıklı bir şekilde meydana yaklaşımını sağlayan bu sistem meydanın askeri olması nedeniyle uzun süredir gerçekleşmedi. DHMİ yetkilileri topu askerler atarken DHMİ’nin başka alanlarda da benzeri eksiklikler var.
Diyarbakır’da yaklaşm kontrol sistemi (askeri APP) var. Aletle yaklaşım yok. Kule kontrolda da askerler hizmet veriyor, ancak uçağın inişteyken yaşadığı problemin öğrenilmesi için kara kaza kırım raporunu beklemek gerekiyor.
Pilotun ikinci kazası
Uçağın sevk ve idare eden kaptan pilot Atilla Yunak daha önce de F4 savaş uçağında kaza kırım yaşamış. Hava Kuvvetler’inden sağlık nedeniyle ayrılan Yunak THY’de uçmaya başlamış.ZAMAN
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:06