ECEVİT'TEN ÇARPICI BEYANLAR
Eski Başbakan ve DSP eski Genel Başkanı Bülent Ecevit ile hafta içinde yaptığımız baş başa görüşme, farklı başlıklarda dikkat çekici ayrıntılardan oluşuyor.
Röportajımızda Ecevit, Türkiye'de hep üstü kapalı olarak konuşulan konulardan birini, hiç olmadığı kadar açık ifadelerle seslendirdi. İşte o bölüm:
- Sayın Ecevit, kısa bir süre önce, Fethullah Gülen'in bir uyarı mesajı gündeme geldi. Gülen, sizin de tanıdığınız, belli alanlarda itibar gösterdiğiniz bir isim. Bu iddialar ciddiye alınmalı mı?
- Belli ki böyle bir takım istihbarat aktarımı vs. oluyor. Ben Fethullahçılık konusunda sadece yurt dışındaki okullarla ilgili olarak destek veriyordum. Benim herhangi bir temasım yok, herhangi bir bilgi aktarmam gibi bir durum da söz konusu olamaz.
- Elbette... Sorumun zaten sizin şahsınızla bir alakası yok. Sadece, Gülen'in mesajlarıyla ilgili ne düşündüğünüzü öğrenmek istemiştim.
- Sayın Fethullah Gülen'in ciddi bir istihbarat birikimi olduğu belli. Bu açıktan söylenmese de böyleydi. Şimdi açıktan ortaya çıktı. Onun dışında bir bilgim de yok, ilgim de yok. Zaten benim de şu sırada, o toplulukla ilgili herhangi bir istihbaratım, istihbarat olanağım da yok. Ben de sizin gazetenizde okudum Sayın Gülen'in sözlerini.
- Pekiyi Amerika'da yaşayan Fethullah Gülen'e böyle önemli iddialarda bulunmasını sağlayacak istihbaratın nasıl ulaştığı hakkında bir fikriniz var mı?
- Genelkurmay'ın içinden bilgi verileceğini sanmam. Ama Emniyet ya da farklı bazı kurumlardan olabilir diye düşünüyorum. Sayın Gülen ya da başkalarının, bazı devlet kurumlarında bağlantıları var.
- Var mı? Yani bu noktayı kesin olarak biliyor musunuz?
- Tabii... Bugünkü hükümet içinde de, Meclis'te de birçok kişi var. Bizim dışımızda her yerde var. Fethullah Gülen ya da başka dini liderler, bazı tarikat veya kanaat önderleriyle ilişkisi olanlar var. Bu bir gerçek. Ama bu sadece bizim, Türkiye'nin bir gerçeği de değil. Bakın Amerika'da, Kanada'da, Japonya'da vs. birçok benzer örnek var. Birçok tarikat var. Hatta bunlardan, kendini öldürenler vs. bile çıkıyor biliyorsunuz. Neyse ki bizde böylesi yok. Bu bizim şansımız.
- Buna Türkiye'de genel olarak, ''siyaset-tarikat ilişkisi'' de deniyor. Siz bunu yadırgamıyorsunuz, öyle mi?
- Bu bütün dinlerde vardır. Fakat İslam'da, peygamberin ölümü ile birlikte büyük çatışmalar, ayrışmalar çıktı. Yani bu bizim dinimizin var oluşundan beri var. Ben bu konuya, devlet yapısına zarar vermemek, anayasayı zedelememek şartlarıyla ılımlı bakarım. Yani Hizbullah vs. türünden yapılanmalar dışında, zarar verdiği kanaatinde değilim. Ama her şeye rağmen sınırın aşılmaması, ölçünün kaçmaması için de çok dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum.
Sezer, türban, kamusal alan
Eski Başbakan Ecevit, aslında hep gündemde olan ancak zaman zaman alevlenen bir başka konuyla ilgili de çok açık konuştu.
- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in ''kamusal alan ve türban'' meselesindeki tutumu hakkında ne düşünüyorsunuz? Davetiye krizinin ortaya çıktığı 29 Ekim resepsiyonu sonrası konu küllendi ama ilk yeni vesile ile tekrar konuşulacak bir konu bu.
- Bu konularda Cumhurbaşkanımızın direnmesi bence çok yararlı oluyor ve bir boşluğu dolduruyor.
- Ama bir kesim de bu tavrın toplumda bir gerginlik, bir tartışma yarattığı görüşünde...
- Ya çaresizce bırakacağız laiklik inancımızı veya bazı şeyleri göze alacağız. Yani biz de hiçbir ödün vermedik ama halkı da tedirgin etmedik. İmam Hatipler, özel yurtlar, Kuran kursları ve eğitimle ilgili olarak çok kesin tavırlar aldık koalisyon döneminde fakat kamuoyundan hiçbir tepki gelmedi. Yani halkı incitmeden bunu yapabildik. Bizden önce kamuoyunda tepkiler vardı ama bizim dönemimizde hiç bunlar olmadı.
- Köşk'ün eşli, eşsiz davetiye uygulaması çok tartışıldı...
- Bu konuya girmek istemem ama Sayın Cumhurbaşkanı'nın, genel itibariyle bu konuda, siyaset alanında tek başına direnmesi çok yararlı oluyor bence. Yoksa ipin ucu kaçardı. Düşünün tek başına iktidar var, Meclis içinde de bir muhalefet boşluğu var. Eğer Sayın Cumhurbaşkanı, bir başına da olsa bu direnci götürmese biz toplum olarak ipin ucunu kaçırırdık. O bakımdan bence çok yararlı.
Murat Çelik
D.B.Tercüman
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:21