Dünya
  • 30.9.2004 12:02

EDELMAN İTİRAF ETTİ:PKK'YA OPERASYON YOK

Türkiye yakın gelecekte ABD'den Kuzey Irak'ta PKK/KONGRA - GEL'e karşı bir askeri operasyona girişmesini beklememeli... Amerikan resmi görüşüne göre bunun nedeni, Washington'un anlayışsızlığı, isteksizliği veya başka hesapları değil, düpedüz Irak'ta duruma tam hâkim olamaması, diğer bir deyişle kontrol gücünün zayıflığıdır. Irak'ın işgali sonucu ülkenin içine düştüğü karmaşa, Türkiye'yi zaman zaman ABD'yle karşı karşıya getiren bir dizi sorun yarattı: Kandil Dağı'nda üslenen PKK'lıların faaliyeti, Kuzey Irak'ta giderek şekillenen Kürt oluşumu, Kerkük'teki sinsi nüfus hareketi, Telafer'deki son karışıklık ve Irak'ta çalışmaya giden Türklerin saldırıya uğramaları, kaçırılmaları gibi... Bütün bu sorunlar üzerinde Türkiye, ABD'yle diyalog halinde. Ankara bu konularda şikâyetlerini, taleplerini ve beklentilerini Washington'a hep aktarıyor. Ancak bu girişimlerden pek az sonuç alınabiliyor. Amerikan yetkilileri, sorunları anladıklarını, bunları çözmek için çaba harcadıklarını söylüyorlar; ancak ellerinden bundan fazlasının da gelmediğini itiraf ediyorlar. Bu durum, daha bir süre (belki de uzunca bir süre) böyle devam edeceğe benziyor... ABD'nin Ankara'daki büyükelçisi Eric Edelman, önceki gün yaptığımız söyleşide Irak'taki son gelişmeler ve bunun Türk - ABD ilişkilerine etkileri hakkındaki sorularımıza karşılık - özetle - şu açıklamaları yaptı: PKK: Her şeyi kontrol edemiyoruz ''ABD, bu konuda resmen aldığı yükümlülüğün bilincinde... Amerikan askeri güçleri Irak'a kuzeyden gelmedi. O bölgede az sayıda kuvvet var. Ulusal Güvenlik Kurulu üyesi Dr. Rice'ın da dediği gibi, PKK'nın ortaya koyduğu tehdidi, bombardıman gibi direkt askeri faaliyet dışındaki tedbirlerle azaltmak mümkün... Biz tabii ki, terörist örgütler listemizdeki PKK'nın temsil ettiği tehdidi küçümsemiyoruz. Ancak bu mücadelede, ülkenin güvenlik realitelerini de göz önünde tutmak durumundayız... Osman Öcalan konusunda açıkça ve direkt olarak diyebilirim ki, PKK gibi o da tarafımızdan bir terörist olarak sayılıyor. Biz terörist örgütün herhangi bir fraksiyonunu desteklemiyoruz ve desteklemeyeceğiz... Türkiye'de boş beklentilere yol açmak istemiyorum. Samimi görüşüm şu: Felluce, Ramadi, Tikrit, Bağdat gibi bölgelerdeki durum nedeniyle, yakın gelecekte (PKK'ye karşı) bir askeri harekât beklemiyorum. Ama daha uzun vadede böyle bir şey olabilir. Bu da şartların nasıl gelişeceğine bağlı... Tabii ki, Irak'ta tam kontrol olanağına sahip olsaydık, böyle problemlerle karşılaşmayacaktık. Ama ne yazık ki, değiliz. Sanıldığının aksine, Irak'ta biz her şeyi kontrol etmiyoruz...'' KERKÜK Kürtleri iknaya çalışıyoruz ''Bu kentteki nüfus dengesi, Saddam Hüseyin döneminde değiştirildi. O zamanlar Türkmenler de bundan etkilendi. Biz demografik yapının kuvvetle değiştirilmesine karşıyız. Irak'ın yeni geçici yasasında Kerkük'ün özel bir statüsü var. Bunun böyle kalmasına çalışıyoruz. Bu çok hassas ve tehlikeli bir problemdir. Biz de Türkiye'nin algıladığı gibi, bu sorunun etnik çatışmalara ve hatta Lübnan'daki gibi bir iç savaşa yol açabileceği endişesini taşıyoruz. Bizim elbet Kürt liderleri Barzani ve Talabani'yle bu konuda görüşmelerimiz var ve onları (oldubitti yaratılmaması yönünde) ikna etmeye çalışıyoruz. Bizim onlara söylediklerimiz, aynen Türk liderlerin onlara söyledikleri gibidir...'' TELAFER Nüfus yapısı değişmeyecek ''Bu kentte de sorun Necef ve Felluce'de olduğu gibi, halkın huzurunu kaçıran 200 - 300 kişinin eylemleri sonucu ortaya çıktı. Amaçları, kenti ele geçirip şeriat düzenini kurmaktı. ABD kuvvetlerinin giriştiği operasyondan Irak'taki ve de ABD'deki Türk irtibat subaylarının haberi oldu. Harekât öncesi değil, ama bombardıman başlar başlamaz onlara bilgi ulaştırıldı. Ankara'yla da bilgi alışverişi yaptık. Türkiye'nin bu konudaki hassasiyetini ben de Washington'a, Dışişleri Bakanı Powell, Savunma Bakan Yardımcısı Wolfowitz'e hemen ilettim. Türkiye'nin istekleri dikkate alındı... Hemen şunu belirteyim: Başta basına yansıyan haberlerdeki ölü sayısının ve hasar miktarının gerçeğe uymadığı tespit edildi. Olay yerindeki Türk askeri gözlemcileri de durumu gördü. Bunun Türkmen nüfusu hedef alan bir yanı olmadığı ve ne yazık ki bombardımanda bazı Türkmenlerin de öldüğü bir gerçek. Onların Telafer'e dönüşüne yardımcı oluyoruz ve bu alanda Kızılay ve Türk makamlarıyla birlikte çalışıyoruz. Buranın nüfus yapısının değişmesi kesinlikle söz konusu olamaz. Böyle bir durumun bir daha tekrarlanmayacağını umuyorum...'' REHİNELER Türklerin cesareti çok etkileyici ''Türklerin kaçırılması ve bazısının öldürülmesi, daha geniş çerçevede, teröristlerin yabancılara karşı giriştikleri eylemlerin bir parçasıdır. Amerikan makamları, konvoyları korumak için bir dizi önlem aldı... Ancak özellikle Musul yolunda bu olaylar sıkça oluyor... Irak'ta çalışan Türklerin cesareti çok etkileyici. Bu arada kendi adamları kaçırılan firmaların çekilmesine bizim diyeceğimiz olamaz. Kimse özel şirketlerin kararına karışamaz.'' Önemli stratejik ilişkiler değişmez ''Uluslararası ilişkilerde her zaman inişli çıkışlı dönemler yaşanabilir. Türk ve ABD hükümetleri her dönemde sıkı işbirliği içindedir. Bazı konularda (Irak'la ilgili sorunlarda) görüş ayrılıkları varsa da, bu, ilişkilerin formunda kalmasını önlemez. Evet, bizce iki ülke arasında önemli stratejik ilişkiler vardır ve bu da değişmeyecektir...'' İzolasyonun kalkması önünde engeller var ''Türkiye çözüm için elinden geleni yaptı. Şimdi haklı olarak Kıbrıs'ın izolasyonunun kaldırılmasına tepki gösteriyor. Bu konuda beraber çalışıyoruz. İzolasyona son verecek önlemler üzerinde duruyoruz. Ne var ki, bazı uluslararası legal engeller çıkıyor. Ancak bunların üstesinden gelineceğine inanıyorum...'' AB'ye girmekle ABD'den kopulmaz ''ABD, daha başından beri Türkiye'nin AB'de yer almasına tam destek verdi. Bakıyorum, ABD'de 1963'ten beri, tam 9 değişik yönetim bu desteği verdi. Türkiye'nin AB'ye girmesi halinde ABD'den uzaklaşacağı yolunda yapılan değerlendirmeler doğru değil. Bazı konularda (çeşitli Ortadoğu meselelerinde) Türkiye'nin Avrupa'nın görüşüne daha yakın olması ilişkileri etkilemez. Zaman zaman ABD'nin başka AB üyeleriyle de görüş ayrılıkları oluyor. Biz, konuyu ABD'yle AB arasında bir tercih olarak görmüyoruz. Türkiye'nin böyle bir seçim yapmak istediğini gösteren bir işaret de yoktur.'' MİLLİYET Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:00

İLGİLİ HABERLER