Erdoğan: Filistin halkının yanında dimdik duruyoruz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü saldırılara sert tepki göstererek, gerçek gazetecilerin tüm baskılara rağmen yaşananları dünyaya duyurduğunu vurguladı. Türkiye’nin Filistin halkının yanında dimdik durduğunu ifade eden Erdoğan, Gazze’nin asla unutturulmayacağını ve adalet sağlanana kadar mücadelenin süreceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri programında konuştu.
Sanat, kültür ve medeniyet vurgusu yapan Erdoğan, ödül alan isimleri tek tek tebrik ederken, Gazze’de yaşananlara da dikkat çekti. Erdoğan, İsrail’in saldırılarına sert tepki göstererek Filistin halkının yanında olmaya devam edeceklerini ifade etti.

Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:
Bu yılki bilim ve kültür ödülümüzü Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün'e takdim ediyoruz. Süleyman Seyfi Öğün hocamız kütüphanesiyle dışarıda gürül gürül akan dünya arasında irtibatı kesmeyen nadir akademisyenlerimizden biridir. Siyaset, ekonomi, felsefe, toplum ve kültürde meydana gelen gelişmelere farklı açıdan mercek tutan çalışmaları kapsamlı ve derinlikli yapı arz ediyor. Onun eserlerinde düşünce geleneğimizin bugüne kadar ki serencamızı görebiliyoruz.
Bu seneki resim ödülümüzün sahibi kıymetli ressam Yalçın Gökçebağ beyefendidir. Yarım asırlık sanat yolculuğunda Anadolu'yu resme, resmi de Anadolu'ya taşıyan Gökçebağ, Cumhuriyetimizin ilk kuşak ressamlarından devraldığı hazineyi yeni bir seziş ve bakış açısıyla tuvale döküyor. Tablolarında bu topraklarının sesi duyuluyor. Çizgilerinde insanın ve tabiatın güzellikleri okunuyor. Özgün, canlı ve masalları andıran eserleriyle Yalçın Gökçebağ'ı tüm kalbimle kutluyorum.

Müzik ödülümüzü Profesör Yalçın Tura hocamıza tevcih ediyoruz. Türk müziğinin yaşayan duayeni olan Tura, hafızalarımıza kazınan onlarca müziği besteledi. Cemal Reşit Rey, Seyfettin Asal gibi usta isimlerden ders alan hocamız musiki bilimine ve müzik teorisine çok kıymetli katkılar yaptı. İTÜ'de Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müzik Bölümü'nü kurarak seçkin bir eğitim yuvasını kazandırdı. Gönüllerimizde taht kuran beste ve güfteleri için kendisine teşekkür ediyorum.
Fotoğraf ödülümüzü Ali Cadallah'a veriyoruz. Gazze'de devam eden soykırımı tüm dünyaya ifşa etti, objektifiyle dünyanın medeni denilen ülkelerinin yüzüne çarptı.
Arkeoloji ödülümüzü Prof. Dr. Fahri Işık'a takdim ediyoruz. Malatyamızın Türkiye ve dünya arkeolojisine armağan ettiği bilim insanı olan Fahri hocamız kazı biliminde bugüne kadar doğru kabul edilen yanlışları ortaya çıkardı
İSRAİL'E TEPKİ
İsrail hükümeti ne kadar susturmaya çalışırsa çalışsın gerçek gazeteciler Filistin'de olup bitenleri gözler önüne sermeye devam ediyor.
Biz de Filistin halkının yanında eğilmeden bükülmeden dimdik duruyoruz. Gazze soykırımında Türk basın kuruluşları yürekli bir duruş sergiledi. Gazze'yi unutturmayacağız. Gazze'de yaşananların unutulmaması ve adaletin tecellisi için bundan sonra da her cephede mücadelemizi sürdüreceğiz.
“NEOLİBERAL KÜLTÜR GÜZELLİKLERİ KATLEDİYOR”
İnsan başlı başına bir sanat şaheseridir. Eski zamanlardan itibaren insan yeryüzünde karşılaştığı her nesneyi her durumu her ses ve rengi sanatın malzemesi olarak görmüştür. İnsanlık ailesi içinden çıkardığı dehalarla sanatçı ruhlarla muazzam bir sanat birikimi meydana getirmiştir. Mirasçısı olduğumuz kültür ve medeniyet iklimi büyük sanatçıların inşa ettiği müşterek zenginliğimizdir. Bu zenginlik aynı zamanda devamlılık düşüncesinin neticesidir. İnsanoğlunun acıları, sevinçleri, varolma çabasının en güçlü kanıtlarından biri de kültür ve sanattır. İnsan varoldukça sanat da varolacaktır. İnsan yaşadıkça sanat da yaşayacak, kendisini yenileyecek, yeniden üretmeye devam edecek.

Sanat beğenilerin yeknesak gelmesi sanat için ciddi risk oluşturuyor. Özgün ve yetkin olanı törpülüyor. Kuşkusuz sanat şahsi ve muhteremdir. Neoliberal kültür insana dair pek çok güzelliği katletmektedir. Gerçekle sanal arasındaki farkın kaybolduğu günümüzde yarın bizi neyin beklediğini bilemiyoruz. Milli kimliği kültürü ahlakı dışlayana her trend yüzeyselliğe mahkum olmaktan kurtulamaz.
Bugün popüler olan pek çok filmin, dizinin coğrafyadaki etkisine baktığımızda sanatın dönüştürücü gücünün nelere kadir olduğunu hepimiz görebiliyoruz. Kurtulmanın yolu kendi özgün sanatımızdır.
Hiçbir derinliği özgünlüğü olmayan, günlük üretilip tüketilen küresel fırtınanın önünde duramayız. Yeniden üretmeli, yeniden inşa etmeliyiz. Bunun asla kolay olmadığını ciddi gayret gerektirdiğini biliyorum ama bu kapasiteye sahibiz.
Güncellenme Tarihi : 18.12.2025 20:50