
ERDOĞAN, TRT OKUL KANALI AÇILIŞ TÖRENİNE KATILDI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "TRT, milletimizin, ülkemizin ekranıdır. TRT bizim vizyonumuzu dünyaya gösterecek, taşıyacak en önemli araçlardan biridir" dedi.
TRT Okul kanalı Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu'nda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı törenle hizmete açıldı. Açılış törenin de bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, yeni kanalın Türk milletine ve gençlere hayırlı olmasını diledi. TRT'ye, televizyonu, tüm dünyaya örnek teşkil edecek biçimde eğitici bir araca, bir bilgi kutusuna çevirdiği, bunun mümkün olabileceğini gösterdiği için şükranlarını sunduğunu dile getiren Erdoğan, bugün TRT yayınlarının başlamasının 43. yıl dönümü olduğunu belirterek, TRT'ye nice başarılı yıllar diledi.
Bilim ve teknolojinin bu kadar geliştiği ve yaygınlaştığı bir çağda değişim olgusunun hayatın önemli bir gerçeği olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, kitle iletişim araçlarının hayatın her alanında köklü değişikliklere sebep olduğunu kaydetti. Bilginin yayılma hızının tarihte olmadığı kadar arttığını, dönüştürücü bir güce ulaştığını belirten Başbakan Erdoğan, özellikle eğitim alanında bu imkanın çok iyi bir şekilde kullanılması gerektiğini kaydetti. Bilgiye ulaşmak konusunda teknolojik imkanları kullanabilmenin ciddi bir rekabet artışı oluşturduğunu belirten Başbakan Erdoğan, bu süreçte modern araçların yarar sağlamak kadar zarar vermek için de kullanılabileceği gerçeğinin görülmesi gerektiğini kaydetti. Bu durumu çok acı tecrübelerle öğrendiklerini belirten Başbakan Erdoğan, "Atom üzerine yapılan araştırmalarla adeta bilim gelişirken, başta enerji olmak üzere dünyada yeni bir çığır açılırken atom bombası gibi bir felaket de yaşanmak durumunda kalındı. Uçağı bir ulaştırma aracı olarak kullandığınızda uzakları yakın ederken, bir savaş aracı olarak kullandığınızda ise kabusa dönüştürebiliyorsunuz. Bilgisayar eğitici, öğretici yönüyle birlikte tüm dünyayı masamızın üzerine taşıma faydası ile birlikte akıllıca kullanılmadığında asosyalleşmenin, yalnızlaşmanın hatta çeşitli sağlık sorunlarının aracı haline dönüşebiliyor. Açıkçası dünya teknolojiye ilişkin olarak buna benzer tecrübeleri televizyon konusunda yaşadı ve yaşıyor. Televizyon dünyada yayına başladığı günden itibaren eğlenmenin
öğrenmenin öğretmenin haberleşmenin müthiş bir aracı olarak görüldüğü kadar dünyadaki yaygın deyimiyle 'bir aptal kutusuna da' dönüşebiliyor. Bir kısım olumsuzluklara sebep olabiliyor. Neyi nasıl kullandığımız son derece önemlidir, her araç, her alet, usta bir elde mahir bir elde, sorumluluk sahibi otokontrol sahibi, bencil değil kucaklayıcı çıkarcı değil paylaşmacı bir elde insanlık için çok büyük bir faydaya büyük bir umuda dönüşebilir. Neşter doktorun elinde hayat kurtarır ama katilin elinde can alır" diye konuştu.
TRT'nin televizyonun algısını, imajını, fonksiyonunu değiştiren, televizyonda yeni bir anlayışı hakim kılan ve hatta tüm dünyaya örnek teşkil eden bir sorumlulukla çok önemli büyük yatırımlar gerçekleştirdiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, TRT'nin farkının her alanda çok bariz, çok net olarak görüldüğünü belirtti.
Başbakan Erdoğan, Türkçe'nin en güzel şekliyle kullanımı noktasında TRT'nin önemli bir işlev gördüğünü kaydetti.
Ailenin, aile değerlerinin muhafaza edilmesi, çocukların eğitimi, milli ve manevi değerlere saygı noktasında TRT'nin çok farklı bir yerde durduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, ''Tarihe milletçe saygı duyduğumuz örnek gösterdiğimiz tarihi şahsiyetlere inançlara kültürlere karşı TRT, hassasiyet gösteriyor. Sorumlu bir yayın politikası izliyor. TRT, tüm bu hassasiyetleri ile milletin televizyonu olduğunu, milletin emanetini hakkıyla, hakkaniyetle taşıdığını gösterdi ve göstermeye devam ediyor'' diye konuştu.
"TRT, milletimizin, ülkemizin ekranıdır. TRT bizim vizyonumuzu dünyaya gösterecek, taşıyacak en önemli araçlardan biridir" diyen Başbakan Erdoğan, "Güçlü ekonomiyi itibarlı Türkiye'yi, bizim barış mesajlarımızı büyük Türkiye imajını dünyaya bugün TRT ile ulaştırıyoruz. Son dönemde kurduğumuz 10 yeni kanal ile toplumun her kesimine ulaştığımız gibi artık dünyaya da ulaşabiliyoruz. Çocuk kanalı ile çocuklara, müzik kanalı ile gençlere, Anadolu kanalı ile yerele, TRT ŞEŞ kanalı ile ülkemizin farklı bir
zenginliğine hitap ediyoruz. Avaz ile, TRT Türk ile, TRT-ETTÜRKİYE ile Arap dünyasına, turizm kanalı ile 32 farklı dilde yayın yapan internet sayfası ile dünyaya hitap ediyoruz. Nasıl ki TİKA ile ata yadigarı eserlere sahip çıkıyorsak, nasıl ki Yunus Emre Enstitüsü ile artık dünyaya Türkçe öğretiyorsak, işte TRT ile de dünyaya Türkçe sesleniyor, dünyaya barış mesajlarımızı gönderiyoruz" dedi.
Bugün de televizyonun asli vazifelerinden birini yerine getirecek, televizyonu okul dönüştürecek TRT Okul'un yayına başladığını kaydeden Başbakan Erdoğan, Türkiye'ye hizmet ederken önceliklerinin her zaman eğitim olduğunu belirtti.
Başbakan Erdoğan, ilk günden itibaren Türkiye'nin en ücra köşelerine kadar eğitim hizmeti taşımanın, gençlere en modern eğitim imkanlarını sunmanın, her çocuğa, özellikle kızlara ulaşmanın mücadelesi içinde olduklarını söyledi. 8 yılda 160 bin yeni derslik inşa edildiğini, okullara 1 milyona yakın bilgisayar gönderildiğini bildirerek şimdi sınıflara kadar bilgisayar ve akıllı tahta gönderilmeye başlandığını belirten Başbakan Erdoğan, üniversite sayısının açılan 80 yeni üniversite ile 76'dan 156'ya
yükseldiğine söyledi.
Bütün illere üniversite kazandırıldığını ve Anadolu Üniversitesi ve TRT işbirliği ile kurulan TRT Okul kanalı ile artık her eve, her okula, televizyonun çektiği her yere okulu, hatta üniversiteyi götürdüklerini belirten Başbakan Erdoğan, sadece gençler ve çocuklar için değil bütün vatandaşlar aracılığıyla yaşam boyu öğrenmenin altyapısının oluşturulduğunu kaydetti. Uçağın, otomobilin, bilgisayar, internet, televizyonun olmadığı seyahatlerin aylarca yıllarca sürdüğü dönemlerde nice insanlar evlerini,
şehirlerini, ülkelerini, terk ederek bilginin peşine düşüyorlardı diyen Başbakan Erdoğan, "Bir tek kitap bulmak için aylarca yıllarca yol kateden ilim sevdalıları vardı. Şöhretini duyduğu bir alimden ders alabilmek için o günün şartları içerisinde binlerce kilometre yol kateden bilim aşıkları vardı. Bilim insanlarına en büyük saygıyı ve önemi verebilecek şekilde yaklaşmak zorundayız. Bu milletin her bir ferdine ilim aşkını, öğrenme sevdasını aşılamak zorundayız. Televizyonun öğrettiği, eğittiği kadar
inanıyorum ki eriştiği her yere, her haneye işte o öğrenme aşkını ve sevdasını da ulaştıracaktır" diye konuştu.