ERDOĞAN : TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLIĞINDA BÜTÜNLEŞECEĞİZ
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Aydın'dın Didim İlçesi'nde Doğuş Grubu'na bağlı D- Marin tarafından yaptırılan Didim Yat Limanı'nın açılış töreninde yaptığı konuşmada ‘Kürt açılımı’ konusundaki eleştirilere değindi.
Erdoğan, “Bir kardeşlik ikliminde her şeyi yürüttük. Şu anda bizi bölmeye çalışanlar boşuna uğraşmıyorlar. ‘Bu millet yeniden ayağa kalkarsa ne olur' sorusu onlara bunu yaptırıyor. İçeride dışarda uğraşıyorlar. Bu oyuna gelmeyeceğiz. İnsanı diliyle, diniyle etnik yapısıyla sevmeyeceğiz. Bölgesel, etnik, dinsel, milliyetçilik yapmayacağız. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığında bütünleşeceğiz olay bu. Bunu başaracağız” dedi.
D- Marin'in 30 ayda tamamlayıp 70 milyon dolara mal ettiği bin 50 yat kapasiteli Didim Yat Limanı'nın açılış törenine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Devlet eski Bakanı Kürşat Tüzmen, eski Başbakan Yıldırım Akbulut katıldı. Protokol konuşmaları sırasında 13 yaşındaki Zeynep Cidam, “Sayın Tayyip Amca” başlıklı mektubunu gözyaşları içinde Başbakan'a okudu. Cidam, kardeşinin havuza düştüğünü 70 gündür Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde komada olduğunu belirterek, yeşil kartlı olduklarını ve kardeşinin eve çıkabilmesi için 35 bin TL'lik yaşam destek ünitesine ihtiyaç duyduklarını anlattı. Başbakan Erdoğan gözyaşları içindeki Cidam'a yardım sözü verdi.
BİRBİRİMİZE AYRIMCI NAZARLA BAKMAYACAĞIZ
Başbakan Erodğan, “Kürt açılımı” konusuna de değinerek, şunları söyledi:
“Şu anda bir demokratik açılım sürecini çalıştırıyoruz. Bu demokratik açılım sürecinin hedefi nedir? Bu demokratik açılım başarıyla sonuçlandığında at başı yürüyen ekonomidir. Demokratik açılımı gerçekleştirdiğimizde ekonomide de de Türkiye sıçrama yapacaktır. Batıda kuzeyde, güneyde yatırmalar devam ediyor. Doğu ve Güneydoğu'da bu bölgelerde girişimci yatırımda bulunmamışsa oradaki demokratik açılımın, istikrarın, güvenin olmayışı nedeniyledir. Şunu bilmemiz lazım. Para, istikranın ve güvenin olduğu yere gelir. İstikrar ve güvenin olmadığı yere para gelmez. Şu anda atılan bu adımlar hep güvenin olduğu yerdedir. Ülkemiz geneli itibariyle bu iki kavramı yakaladığı için iki yıldır sıçraya sıçraya buraya geldik. Milli gelir 236 milyar dolardan 736 milyar dolara çıktı. Buraya istikrar ve güvenle geldik Bundan sonraki süreçte de durmayacağız artırarak devam ettireceğiz. Birbirimizi seveceğiz. Birbirimize ayrımcı nazarlarla bakmayacağız. Bunu başardığımızda insanlara Yunus'un diliyle yaklaştığımızda yaradılanı yaratandan ötürü sevdiğimizde bu ülke bunu yakalar. Bir kardeşlik ikliminde her şeyi yürüttük. Biz öyle bir ecdanın torunları olarak varız ki tarihe baktığımız zaman bu Akdeniz'i al git gidebildiğin kadar. Gözlerini açtığın zaman ecdadımızın sesi duyuluyordu. Biz oralardan geliyoruz. İstiklal şairimizin dediği gibi ‘bir zamanlar biz de millet hem nasıl milletmişiz. Gelmişiz dünyaya millet. Milliyet nedir öğretmişiz.' Şu anda bizi bölmeye çalışanlar boşuna uğraşmıyorlar. ‘Bu millet yeniden ayağa kalkarsa ne olur' sorusu onlara bunu yaptırıyor. İçeride dışarda uğraşıyorlar. Bu oyuna gelmeyeceğiz. İnsanı diliyle, diniyle etnik yapısıyla sevmeyeceğiz. Bölgesel, etnik, dinsel, milliyetçilik yapmayacağız. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığında bütünleşeceğiz olay bu. Bunu başaracağız.”
Türkiye'nin üç tarafının denizle çevrili olmasına rağmen bugüne kadar birşey yapılmadığına değinen Başbakan Erdoğan, “İşte bu süreç içinde birşeyler olmaya başladı denizcilik yüksek meslek okullarını kuruyoruz. Denizli'de bir meslek yüksekokulun açılışın yaptık. Hep ben sorardım babam kıyı kaptanıydı ama neden bizim memleket. Aslen Rizeliyim. Rizenin çocukları neden denize küskün? Eskiden kaptan denizci olurdu şimdi neden yok işte bundan. Denizle iç içe olan yerlerde bu okulları çoğaltarak denizcilikte sadece işin işletmesinde değil inşaasına varıncaya kadar her alanında yeniden olacağız” dedi.
TÜRKİYE'Yİ ÇOK GÜZEL GÜNLER BEKLİYOR
Özel sektör yatırımlarının Türkiye'nin motoru, itici gücü olduğunun altını çizen Erdoğan, “İstikrar ortamı, güven ve huzur ortamı, bizim kendi yatırımcımıza da yeni ufuklar açtı. Özel sektörle iç içe yarınlara yürümeye devam edeceğiz. Tereddütümüz, şüphemiz yok Türkiye'yi çok güzel günler bekliyor. Bundan endişeniz olmasın. Türkiye artık yıllardır özlediği yıllardır beklediği o günlere kavuşacak. O günler artık bize uzak değil” dedi.
Başbakan yabancı bayraklı teknelerin Türk bayrağı almasını kolaylaştıran uygulama nedeniyle ilk başvuruda bununa Zafer Güngör'e bağlama kütüğü ruhsatı verdi. Erdoğan, vatandaşların Dalaman'da liman istemeleri üzerine Şahenk'e dönerek, “Oraya da bir liman yapacak. Bakın başını salladı” dedi.
Başbakan Erdoğan, “Ya Allah vira bismillah” diyerek, butona basıp, 400 tonluk vinci çalıştırdı ve vince bağlı yatı denize indirdi.
BİN 50 KAPASİTELİ YAT LİMANI
Doğuş Grubu Ferit Şahenk açılışta yaptığı konuşmada, şunları söyledi:
“Bugün burada bir hayalimizi gerçekleştiriyoruz. Sadece fiziki bir yatırımı hayata geçirmek değil, memleketimizin insanına hayırlı bir iş yapmanın hayalidir. Marinacılık günümüzde hak ettiği önemi yeni yeni kazanmaya başladı. D- Marin bu projeye 1995 yılında alınan yap- işlet devret modeli ihaleyle başladı. 2006 yılında toplam yatırım maliyeti 75 milyon doların üzerinde olan marina 30 aylık sürede 500 bin metrekarelik alanda, denizde 400, karada 650 yat kapasitesiyle Akdeniz'in en büyük bakım onarım marinasıdır. 650 kişilik istihdam olanağı getirecek. Ticari ve ekonomik canlılık sağlayacak. D- Marin projesi ile Türkiye turizminin yapı taşlarından biri olan Hükümetin bize gösterdiği destek ve önümüzü açan yaklaşımıyla Türk bayrağını yurtdışında dalgalandırmak için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Dalmaçya'da Hırvatistan'da yeni marin olanaklarını değerlendiriyoruz. Biz bu ülkenin ekonomisine insanına ve geleceğine güveniyoruz. Dünyadaki koşullar ne kadar zor olursa olsun bu ülke kendi ortak aklı ve hükümetin ürettiği politikalar sayesinde yeni olanaklar yaratıyor.”
YAT LİMANI SAYISI 36'YA ÇIKTI
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, açılışta yaptığı konuşmada “Bu yat limanının Didim'e çok özel katkılar getireceğine inanıyorum. Didim ören yerleri, iklimi ve koylarıyla Türkiye turizminin önemli merkezlerinden birisidir. Ancak şu ana kadar Didim'de istediğimiz hedefe ulaşabilmiş arzu ettiğimiz bilinilirliğe kavuşturamadık. Yat limanı, havalimanı bağlantılarının güçlendirilmesi Didim'in dünya tarafından bilinmesine önemli katkılar yapacaktır. Şu anda dünya ciddi kriz aşarken Türkiye hala turizmde geçen yılki dengeleri koruyor. Dünyanın saygın gazetelerinden biri Türkiye'yi 2009 yılının en başarılı turizm ülkelerinden biri seçildi. Yat limanı sayısı 36'ya çıktı. Bugün 12 binin üzerinde bağlama yeri var” dedi.
EN BÜYÜKLERDEN BİRİ
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, konuşmasında “Bu marina kapasitesi en büyük olan en modern marinalardan birisi. Dünyada irili ufaklı tekne sayısı 10 milyonu aşmakta. 1 milyona yakını Akdeniz havzasında. Akdeniz'i çevreleyen 20'nin üzerindeki ülkenin yat bağlama kapasitesi 315 bin. Ülkemizde ise kurulu kapasitenin sadece yüzde 4'üne sahip. Bugün itibariyle yeni tesislerle kapasiteyi ancak 14 bine yükselttik. Hedef üç yıl içinde 25 bin 500 yat kapasitesine ulaşmak. Bu da yine Akdeniz'deki kapasitenin yüzde 9- 10'una tekabül ediyor.bu de yeterli değil. Toplam turizm içinde deniz turizminin payı yüzde 20- 25. Avrupa'da bu oran yüzde 40- 50'lere ulaştı. Hedefimiz orta ve uzun vadede yüzde 40 seviyesine yükseltmek. Yolcu ve yük taşımacılığının artması için ÖTV'yi indirdik. Verdiğimiz destek 1 milyar 450 milyon lirayı buldu. Bunun da karşılığını aldık. Bunun karşılığını denizden taşınan araç sayısını 5 milyondan 8 milyona çıkararak aldık. Elleçlenen yük miktarını 314 milyon tona çıkararak aldık. Ülkemize gelen kruvazier gemi sayısı yüzde 82, yolcu sayısı da yüzde 275 arttı” diye konuştu.
