Gündem
  • 28.3.2010 10:54

ERDOĞAN UÇAKTA KONUŞTU: YARGININ TEPKİSİ DUYGUSAL VE SİYASİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Arap Birliği Zirvesi için Libya'ya giderken uçakta, 8 gazetenin yönetici ve yazarlarının güncel konulara ilişkin sorularını yanıtladı. Söze 'ortalık toz duman' diye başlayan Başbakan'a yöneltilen sorular ve yanıtları şöyle:

- 'Ortalık toz duman' dediniz, anayasa çalışmalarında son durum ne?

Arkadaşlarımız çalışmalarını partilere takdim etmeye başladı. STK'lar, medya temsilcileri ve akademisyenlerle görüşüldü. En geç salı akşamı son hali verilecek, tasarı haline getirilip Meclis'e sunulacak.

- Yüksek Yargı neden bu kadar sert tepki verdi?

Tepkilerini çok duygusal ve siyasi buluyorum. Gönül isterdi ki yüzde 100'e yakın uzlaşmayla çıksın. Aslında 2007'den önce bu değişiklikleri birlikte hazırlayalım diye Meclis'te diğer partilerle komisyon kurduk. Ancak 14 Mart'ta partimize kapatma davası açılınca süreç sona erdi. Şimdi de çok çaba sarfettik. Ana muhalefet baştan reddetti. MHP 'seçim sonrası' dedi. İş başa düştü. STK'lar 'daha geniş çaplı bir değişim istiyoruz' diyor. Mutabıkız ama şartlar ortada. Bu sebeple 'acil olarak değiştirilmesi gerekenleri halledelim' dedik. Bu taslak. Değişiklikler, ilaveler olabilir. 'AK Parti'nin tasarısı' olarak yorumlamak yanlış. Biz işin sadece sekretaryasını yaptık. CHP başta, TOBB, TÜSİAD ve Barolar tarafından hazırlanmış anayasa çalışmaları masaya yatırıldı. Azami ittifak sağlanacak çalışma yapıldı.

- Pakette Kürt açılımı ile ilgili düzenlemeler neden yok?

Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni destekleyen çok madde var. Mesela memurların toplu sözleşme hakkı. Uzlaşma Komisyonu'nun kararını nihai hale getiriyoruz. Bakanlar Kurulu devreden çıkıyor. Projeye 'Kürt açılımı' diye bakmak yanlış. Memurların, Roman vatandaşların, Çerkez ve Abhazların da sorunları var. Proje hepsini kapsıyor. Başında da açıkladık. Kanunlarda, genelge ve yönetmeliklerde yapacağımız değişiklikler var. Kısa vadede gerçekleştireceğiz. Anayasa değişikliği gerektiren düzenlemeleri uzun vadede yapacağız.

- Parti kapatma konusunda yetkinin neden komisyona bırakıldığı soruluyor

İş sahibine verildi. Soruşturma açılıp açılmamasına Parlamento karar verecek. Bir Yargıtay mensubu hakkında soruşturma açmak için Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun izni gerekiyor. Niçin parti kapatma soruşturmasında parlamentonun izninin alınması yadırganıyor? Üstelik bu kararı grubu olan partilerin atayacağı 5'er kişiden oluşan komisyon verecek. Bugünkü duruma göre 336 milletvekili olan iktidardan 5, üç muhalefet partisinden 15 üye olacak.

- Anlaşıp kapatmaya geçit verirlerse?
Demokratik sistemde kapatma kararı çıkarsa çıksın, gidip hesabını millete verirler. Parlamento demokratik sistem içerisinde buna yol veriyorsa, varsın soruşturma açılsın. Ardından kapatmaya Anayasa Mahkemesi karar veriyor. Orada da üçte iki oy çokluğu gerekiyor.

- Neden yeni bir anayasa hazırlanmadı?

Denedik, muhalefet kıyameti kopardı. Küçük pakete küçük kıyameti koparan muhalefet, yeni anayasa dediğimizde büyük kıyameti koparmaya çalışacak.

HSYK KRİZİ NASIL ÇIKTI?

- Anayasa değişikliğine yönelik eleştiriler Hakim Savcılar Yüksek Kurulu'nda (HSYK) odaklanıyor.
'Adalet Bakanı ve müsteşarı HSYK üyeliğinden çıkarılsın' deniyor. AB ülkelerine bakalım. Oralarda mevcut. Hepsinde üyeleri parlamento, devlet başkanı atıyor. Bizimki gibi HSYK yapısı Avrupa'da yok. Anayasa Mahkemesi'ne üye atamasını da parlamentoya veremedik. Oysa Avrupa'da parlamentolar atıyor. Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkı verilmesine bile Yargıtay karşı. Oysa 20 yıldır süren davalar var. Bir taraftan 'Gecikmiş adalet adalet değildir' diyeceğiz, diğer yandan atılacak adımlardan rahatsız olacağız.

- HSYK krizi nasıl çıktı, bilgi verildi mi size?

Olağanüstü gündem oluşturmak istiyorlar. Oysa gündem oluşturma Adalet Bakanlığı'nın görevi. Gündem kapma durumu söz konusu. Ertesi gün müsteşarın bir arkadaşının babası vefat etmiş, cenazeye gitmiş. Suç duyurusunda bulunuyorlar. Bu kadar zaman birlikte çalışmışsınız, böyle şey olur mu? Fırsat kollama olduğu görülüyor.

- Olağanüstü gündem, özel atamalarla mı ilgili?

Müsteşar böyle bir duyum almış olabilir.

- Ergenekon savcılarıyla mı ilgili?

Önce bir isme odaklandılar, şucu, bucu dediler. Sonra HSYK'nın atadıkları geldi, onları nereye koyacaklar. Erzurum'da da aynı. Hukukun işlemesi noktasında rahatsızlık duyuyorlar. İstedikleri karar çıkmayınca, 'hukuk işlemiyor' diyorlar.

GİZLİ OYLAMADA DESTEK ÇAĞRISI

- Değişikliğin referanduma gitme ihtimalini ve sonucunu değerlendirir misiniz?

Umutlu olmak istiyorum. Muhalefet milletvekilleri, gizli oylamada bu pakete oy vererek referanduma gerek bırakmadan anayasa değişikliğini sağlarlarsa, referandumla vakit kaybetmemiş oluruz.

- CHP ile MHP arasında tutum farkı bekliyor musunuz?

Söylenenleri ülke demokrasimiz adına sıkıntı görüyorum. Milletvekillerinin nefsi muhasebeyi iyi yaparak bu ülkenin kaderine olumlu veya olumsuz etki yapmaları söz konusu. Halkımızın yüzde 60 civarındaki kısmı bu pakete olumlu bakıyor.

KAÇAK ERMENİ HASTAYA İKAMET JESTİ

- Kaçak Ermenilerle ilgili sözleriniz, cemaatle görüşmenizde gündeme geldi mi?

Ermeni cemaati lideri Bedros Şirinoğlu ve arkadaşını kabul ettim. Cemaatin sorunlarını görüştük. 4 ay önce Dolmabahçe'ye gelmişlerdi. Ne kadar kaçak Ermeni var diye sormuştum. 70 artı 30, toplam 100 bin demişlerdi. Ben de o rakamı telaffuz ettim. Dün yanlış rakam için özür dilediler. Ülke vatandaşımız olmayanların gerçek sayısının 20-25 bin civarında olduğunu ifade ettiler. Bizim onlarla da bir sorunumuz yok. Bana çocuğu hasta bir kaçak ailenin tedavisi için uzun dönemli ikamet izin talebini getirdiler. 'Araştırılsın, sağlık sorunu incelensin, doğru ise süresiz ikamet iznini verelim' dedim. Ayrım söz konusu değil.

- Kaçak işçi ailelerinin çocuklarının azınlık okullarında okuması mümkün mü?

Milli Eğitim Bakanı'ma bir çalışma yapması için talimat verdim. Ancak vatandaş olmayanların Ermeni okullarında eğitim görmelerine Lozan izin vermiyor. Bir çalışma yapıyoruz. Vatandaşımız olanların eğitim almalarını, yeni okullar kurmalarını engelleyen hiçbir şey yok. AB üyelerinin bizlere tanımadığı hakları biz herkese tanıyoruz.

TÜRKİYE ŞAMAR OĞLANI MI?

- Merkel'in Türk lisesine karşı çıkmasını mı kastediyorsunuz?

Merkel, Almanya'da Türk lisesi açılmasını kabul etmiyor. Geldiğinde düşüncelerimi ileteceğim. Türkiye, şamar oğlanı mı? Türkiye'de Alman Lisesi, İstanbul Erkek Lisesi başta Almanca eğitim yapan Anadolu okulları ve İmam Hatipler var. Üniversite talebinde bulundular. Beykoz'da 120 dönüm fidanlık yer veriyoruz. Onların Türkiye'ye karşı nefret ve kini neden anlamıyorum. Bayan şansölye olarak Merkel'den bu yaklaşımı beklemezdim.

Yargı talimat vermesin

MECLİS Başkanı Mehmet Ali Şahin, Fas'ta anayasa tartışmalarına ilişkin soruları yanıtladı. Şahin, 'Yargıya kimse talimat veremez. Yargı organları karar verirken nasıl ki yasama organına 'Nasıl karar vereceğiz' diye sormuyorsa, lütfen yargı organları da yasama organı kanun yaparken nasıl yapılacağına dair talimat vermesin'' dedi. Şahin, CHP'nin 'anayasa değişikliği paketinin Meclis Başkanlığı'nca geri çevrilmesi' önerisiyle ilgili olarak ise, 'Henüz TBMM Başkanlığı'na verilmiş bir teklifi yok.

AKŞAM

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 09:19

İLGİLİ HABERLER