Gündem
  • 23.12.2009 00:20

ERDOĞAN'DAN DTP'YE KÜLOTLU CEVAP!..

Suriye'ye ziyareti öncesi gazetecilerin sorularını cevaplandıran Başbakan Erdoğan, Bülent Arınç'a yönelik yapılan suikast girişmini ve DTP'li vekillerin Meclis'e dönüşünü değerlendirdi.

Suriye ziyareti öncesi Ankara Esenboğa Havaalanı'nda gazetecilerle biraraya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yapacağı temaslara ilişkin bilgi verdikten sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı.

Erdoğan yaptığı açıklamada;

Yarın Şam'da orta kabine toplantısı yapılacak. Ziyaret sırasında iş konseyi düzenlenecektir. Bu çerçevede bize refakat eden işadamlarımızda Suriye'deki iş ve yatırım imkanlarını yerinde görecek ve görüşmelerini karşılıklı yapacaklardır.

Ardından benim Cumhurbaşkanı Esad ve Başbakan ile görüşmelerim olacak. Bu görüşmelerde bölgemizdeki güncel görüşmeleri ele alacağız. Görüşüeceğimiz dosyaların kabarıklığı bakımından Suriye'de dolu bir gündem bizi bekliyor. Halklarımızın ortak yararına katkıda bulunacağına inanıyorum.

SORULAR

MAHMUR'DAN SURİYELİLERİN DÖNMESİNDE BİR GELİŞME OLACAK MI?

Tabii bu ikili görüşmeleri yaparken tabii ki bu görüşmelerde özellikle bizim milli birlik kardeşlik sürecimizle alakalı demokratik açılım süreciyle alakalı işin diplomatik boyutunu ve komşularımızla olan boyutunu da ele alacağız. Nasıl ki bunu Kuzey'de yerel yönetimle ele aldıysak bunlar somutlaştıkça gerekli açıklamalar yapılacak Suriye ile yine görüşmeleri yine bu seyahatimde de konuşacağız. Ramazan'da da zaten Esad çok açık ve net açıklamalar yapmıştı. Şimdi de bu süreçle ilgili kendileriyle süreci çek etme fırsatı bulacağız.

ESKİ DTP'LİLERİ YENİ BİR PARTİ İLE DEVAM EDECEKLER BUNU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ. AÇIKLAMADA AHMET TÜRK'E SORUŞTURMAYI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?

Bize siz bu istifalar gelirse ne dersiniz dediğinizde bizim verdiğimiz cevap şu olmuştur. Biz doğmamış çocuğa külot biçmeyiz. Meclis'te böyle bir şey Genel Kurul'a sunulmamış bu konuda görüşmek bilgi vermek yanlış olur dedik ve konuşmadık bilgi vermedik. Meclis'te tekrar devam etme kararını aldığını duyduk. Bu kararın nerenin talimatıyla İmralı'nın talimatıyla olduğu ve Türk'ün yaptığı bu açıklama çok talihsiz bir açıklamadır. Kendileriyle Meclis'teki grup odamda yaptığım görüşmede bizler hiçbir zaman illegal kişi veya grupları muhatap almayız demiştik. Böyle bir yaklaşım tarzını doğrusu bende doğru bulmuyorum.

TEKEL İŞÇİLERİNİN EYLEMİ

Bu süreç aslında 8 gündür devam etmiyor. Bunun iki yıllık mazisi var. İki yıl önce biz Başta Türk-iş başkanı olmak üzere yetkililerle beraber görüştük. Bu sürecin biraz ertelenmesi ricasında bulundular ve bende kendilerine kısa bir süre erteleyebiliriz. Ancak er yada geç bunlar satılacaktır ve bu tasfiyeyi yapacağız dedik. Bu süre 2 yıl sürdü. 10 Bine yakın kişi bu depolarda çalışarak değil çalışmadan ücret alıyorlar. Durum budur. Kendilerine ihbar tazminatı veriliyor, kıdem tazminatı veriliyor ve şuandaki çalışmaları şekliyle bu devlete bu millete maliyeti 40 trilyondur. Şimdi eğer biz burada milletimizin emanetini hakkıyla koruyacaksak burada da 40 trilyon hiç çalışmadan ücret ödeniyor. Parayı iyi yönetiyorsak bunu verecek durumda değiliz. Şuanda yapılanlar spekülatiftir yapılanlar sadece hükümete yönelik, siyasi partilerin, muhalefetin bazı vekillerin aralarına katılmak suretiyle orada şov yapmaları samimiyetten uzaktır.

Öncelikle kendini geleceksin hükümetin yerine koyacaksın çalışmadan para vereceksin. Yıllar yılı bu yapıldı. Her insan burada ben kendi şirketim olsa burada bir insan çalışmıyor 10 tane veya 20 tanesini çıkarmam gerekiyor. Hukuk nedir verirsin ihbar tazminatını, kıdem tazminatını gönderirsin. Biz devlet olarak bunu yaptığımız gibi 4/C kapsamında çalışırsan biz sana 4/C kapsamında iş verelim ayrıca. Hem ihbar tazminatını, hem kıdem tazminatını al hemde çalış diyoruz. Burada her mezun kategorisine göre farklı ücretlendirme yapacağız. Bu çalışma devam ederken bu iş patlak verdi. Olay bir aylık bir olaydır. Şimdi geldikleri nokta tabi on ay bunun arttırılması gibi bir yaklaşımları var. Arkadaşlar zaten bu çalışmayı yapıyorlar.

Bakanlar Kurulu'nda bunu 11 aya çıkartalım ve 11 ay bu oluyor zaten Ocak ayının yarısına kadar müracaat etme süresi belirlenmişti. Bunun içinde bunu ay sonuna kadar erteleyebiliriz dedik. Bunu Ocak'ın sonuna kadar erteleme ücretlerle ilgili olarakta arkadaşlarımız çalışmalarını yapıyorlar. Tüm 4/C'lileri kapsamak suretiyle değerlendirip onların ücretlerini de böylece belirlemiş olacağız ve bu süreci işleteceğiz.

Özellikle Ankara'da uygunsuz eylemlere girerek muhalefette olan siyasilerin veya olmayanların Türk-İş'in önünde sağda solda eylem yapmalarını doğru bulmuyorum. Arkadaşlarım gerekli çalışmaları yapıyor. Kısmet olursa 1 hafta içinde biter.

ARINÇ'A SUİKAST İDDİASI

VAHİM VE DÜŞÜNDÜRÜCÜ BİR SÜREÇ YAŞANIYOR

Olay tabi yani bir yargı sürecinin içerisine girmiş vaziyette. Tabi şuandaki tespitler duyumlar vesayire bu süreç vahim bir süreç. Düşündürücü bir süreç. Süreçle ilgili olarak bu konuda siyasilerin yaptıkları veya yapmakta oldukları açıklamaları dikkatle yapmalarında fayda var diye düşünüyorum. Şuanda savcılıkta olan bu sürecin yargı süreci endişeleri yok edecek şekilde çıksın.

PATRİK'İN DEĞERLENDİRMELERİ

Bu açıklama Mayıs ayında yapılan bir açıklama. Mayıs'tan sonra ben Ağustos'ta adada bütün temsilcilerle bir 150 kişilik grup olarak görüştük. O gün ta yetimhaneye kadar çıktık orayı dolaştık falan. Kendileriyle sohbetimiz baya uzadı. Buradaki Mayıs ayında ifade edilen konuyla ilgili merakıma mucip oldu. Çarmıha gerilmekle neyi kast ediyor. Bizim ülkemizde Çarmıh durumu söz konusu değil. Yok böyle birşey. Kendi dillerinde zora sokmak sıkıntıya düşürmek diye ifade ediyorlarmış. Kendilerinden biz böyle birşey duymadık. İyi niyet içerisinde bu ülkenin bir vatandaşı olarak çalışmalara sürece katkıda bulunma sürecinden bahsettiler. Taze bir ifade veya farklı bir ifade olsa talihsiz bir ifade diyeceğim. Bunu daha sonra araştırınca bende tabi daha ısrarlı olmadım olmakta istemem.

GÖZALTINA ALININANLARDAN SİZİN EVLERİNİZİN KROKİSİ ÇIKTIĞI İDDİASI

Yargı süreci içerisinde bunların hepsi var. Bunlar medyada da zaman zaman gösterildi. Siyasete giren bu tür şeyleri bilecek inanacak. Olacak böyle şeyler. Bu yolda sabır ve kararlı bir şekilde biz halkımıza vatanımıza hizmete devam edeceğiz. Onların derdi başka biz yolumuza devam edelim.

İSRAİL TÜRKİYE'NİN ARABULUCULUĞUNU REDDEDİYOR. SİZ SÜRECE NASIL BAKIYORSUNUZ TÜRKİYE'NİN ROLÜ İLE İLGİLİ ALTERNATİFLERİ NELERDİR?

İsrail Suriye arasındaki dolaylı arabuluculuk çalışmaları 5 raunt devam eden bir süreç yaşandı. Bu sürecin sonucunda artık iş bir bitme noktasına gelmişken bir kaç kelime ile haftasonu Cuma günü burada tekrar toplanalım karara varalım dediğimiz anda ki Pzaartesi akşamı toplantıyı bitirdik ve bir taraftan ben Beşar Esad ile görüşmeler yaparken Ahmet Bey Velid Muaillim ile görüşmeler yapıyordu. Dedik ki haftasonu Cuma bu işi çözelim. Haftasonu Cuma malesef biraraya gelmeyi bırakalım Gazze bombalanmaya başladı. Orada herşey koptu.

Türkiye her zaman barış için var ve Türkiye her zaman talep edilmesi halinde her yerde bu tür görevleri üstlenmeye hazır' dedi.

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 13:19

İLGİLİ HABERLER