Asayiş
  • 27.1.2009 11:36

ERHAN TUNCEL: HAYAL '40 YIL YATARIM, BUNA DEĞER' DEDİ

İSTANBUL - Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 20 sanığın yargılandığı davanın 8.duruşmasında, tutuklu sanık Erhan Tuncel, Trabzon'da polislere bilgi vermesi ve diğer sanıklarla tanışıklığı konusunda ifade verdi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada ifade veren Erhan Tuncel, Trabzon'da bir papazın darp edilmesi ve McDonalds'ın bombalanması olaylarıyla hiçbir şekilde ilgisinin bulunmadığını savundu. Tuncel, o dönemde Trabzon?da görev yapan Muhittin Zenit'in kendisine ''haber elemanı'' olmayı teklif ettiğini ve polis memuru Mehmet Ayhan ile Muhittin Zenit'in kendisinden ''azmettiricilik'' konusunda çalışma istediklerini öne sürdü.
Yasin Hayal'in 17 Nisan 2006 tarihinde kendisini arayarak, McDonalds'ın bomba atılması olayından dolayı 6 yıl ceza aldığını ve bu yüzden moralinin bozuk olduğunu söylediğini belirten Tuncel, Hayal'in, Hrant Dink'in öldürülmesi olayına ilişkin, ''6 yıl yatacağıma, 40 yıl yatarım, buna değer'' dediğini anlattı.
Tuncel, Hrant Dink cinayetiyle ilgili süreci de şöyle anlattı:
''Cinayetin olduğu 19 Ocak günü e-maillerime baktım. Ogün Samast'ın adresi vardı bende. Ogün ile Muhittin Zenit de on-line idi. Ben de 'Cinayet işleyen adamın internette ne işi var' diye düşündüm. Ben Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde bulunuyordum. Kürşat aradı. Latife yapıyor zannettim. 'Bunlar mı yapmış' dedi. 'Bilmiyorum' dedim. Şaşırdım. Sonra Muhittin Zenit aradı. O anda aklımdan ne geçiyorsa onu aktardım. Bu önemlidir. Sonra Mihmandar Kafe'ye gittim. Zeynel Abidin Yavuz oradaydı. Amacım üçünü bir arada görmekti. 'Yasin ve Ogün nerede?' dedim. 'Hayırdır' dedi. Eleman vurulmuş' dedim. 'Siz mi yaptınız?' diye sordum. 'Evet' dedi. Ben inanmadım. 'Herhalde bunlar yapmamış' dedim.''
Erhan Tuncel, daha sonra Ogün Samast?ın yakalandığını öğrendiğini ve istihbarat polisleriyle görüşmeler yaptığını anlatarak, ''Hrant Dink'in öldürülmesini istesem hiç bildirmezdim'' dedi.
Tuncel, emniyetten aldığı paranın da üniversite harçları da olmak üzere toplam 950 YTL tuttuğunu bildirerek, ''hiçbir zaman işimin başarısı karşılığında bana ücret verilmedi. Aldığım ücret ağabey kardeş ücretidir. Vicdanım rahat. Ben kendimi yaktım. Duyumlarımı aktardım. Benim görevim bu. Yetkililerin görevi de bu bilgileri ayıklamak. Onların beni suçlamaları normal'' şeklinde konuştu.
Erhan Tuncel, duruşmada bulunan Hrant Dink'in eşi Rakel Dink ve ailesine yönelik de ''Hrant Dink bir sene fazla yaşamışsa bu Muhittin Zenit ve bizim çalışmalarımız sayesindedir. Sizin de kahramanınız oldu sonuçta'' ifadesini kullandı.
Bunun üzerine Hrant Dink'in kardeşi Orhan Dink de ''Ağabeyimi geri ver bana, ben senin yerine yatayım'' dedi.
Duruşmada söz alan müdahil avukatı Bahri Belen, Yasin ve Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un duruşmaya ara verildikten sonra adliye bahçesinde basın mensuplarına yazılı bir açıklama verdiğini ifade ederek, Fuat Turgut'un bu yaptıklarının TCK'nın 216. maddesine göre suç olduğunu ve mahkeme heyetinin suç duyurusunda bulunması gerektiğini ifade etti.
Suçlamalara yanıt veren Yasin ve Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut ise avukat arkadaşlarını hiçbir zaman örgüt üyeliğiyle suçlamadığını ve müdahil avukatların kendisini ''ırkçılıkla'' suçladıklarını ifade etti. ''Milletimi soykırımla suçlayanlara asla hoşgörüyle yaklaşmadım'' diyen Turgut'a, mahkeme başkanı tarafından müvekkilleriyle ilgili savunma yapması yönünde uyarı yapıldı.
Turgut'un sözlerine ve ''bu şekilde konuşmasına izin verdiği'' gerekçesiyle mahkeme başkanına tepki gösteren Hrant Dink'in yakınları ile bazı müdahil avukatları duruşma salonunu terk etti.
Cumhuriyet savcısının esas hakkında görüş bildirmesinin ardından, ara karar yazılmak üzere duruşmaya ara verildi.

HRANT DİNK DAVASINDA ALINAN KARARLAR

Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 8'i tutuklu 20 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıklar Mustafa Öztürk, Zeynel Abidin Yavuz ve Tuncay Uzundal'ın tahliye edilmesine karar verildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma yaklaşık 12 saat sürdü.
Duruşmaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu kaldıkları süre ve suç vasfının değişme ihtimalini göz önüne alarak, Zeynel Abidin Yavuz, Tuncay Uzundal ve Mustafa Öztürk'ün tahliye edilmesini kararlaştırdı.
Heyet, diğer tutuklu sanıklar Ogün Samast, Erhan Tuncel, Yasin Hayal,Ersin Yolcu ve Ahmet İskender'in kaçma şüpheleri devam ettiği, koruma tedbirlerinin yeterli olmayacağı ve tutuklama sebepleri kalkmadığı gerekçesiyle tutukluluk hallerinin devamına hükmetti.
Müdahil avukatlarının 12 Ocak 2009 tarihli dilekçelerinde belirttikleri hususları göz önüne alan mahkeme heyeti, ''Hrant Dink'in öldürülmesinin arkasındaki örgütlü yapının ortaya çıkarılabilmesi için, Ali Öz'ün kullanmakta olduğu telefon veya telefonlarla yapılan görüşmelerin tespit edilmesi'' ve ''banka hesap hareketlerinin devam etmekte olan Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcıları eliyle araştırılması'' için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Vekilliğine yazı yazılmasına da karar verdi.
Heyet, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ''Ergenekon Davası''nda sanık olarak yargılanmakta olan Sevgi Erenerol'un Genelkurmay Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığında verdiği 'Türkiye'deki misyonerlik faaliyetleri'' başlıklı seminerlerin kayıtlı olduğu CD'lerin de delil olarak Genelkurmay Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan istenilmesine hükmetti. CD örneğinin mahkemeye ulaştırılması durumunda müdahil avukatı Fethiye Çetin'e verilmesi de kararlaştırıldı.
Heyet, İstanbul 13. Ağır Mahkemesi?nin Ergenekon davası dosyasının sanıklarıyla, bu dava dosyasında yargılanan sanıklar arasında bir irtibat olup olmadığının tespit edilebilmesi açısından, Ergenekon davası sanıklarına ait telefon numaralarının HTS raporlarının ve dijital kayıtlarının delil olarak istenilmesi için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılmasına da karar verdi.
Sanıklar Yasin Hayal ile ağabeyi Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava dosyasında CMK 151/3 maddesinde belirtilen suçlardan dolayı sanık olarak yargılanmakta olduğunu göz önüne alan heyet, Turgut'un sanıklarla ilgili olarak müdafilik ve vekilliğinin üstlenmesinden yasaklanmasına hükmetti.
Heyet, sanıklar Yasin Hayal ve Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un duruşma devam ederken mahkemece verilen arada ''basın açıklaması'' başlığıyla imzalı bir bildiri dağıttığını, söz konusu metni kendisinin de yazdığını açıkça beyan ettiğini ve bildirinin içeriğinin de göz önüne alındığını belirterek, gereğinin yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığı ve bağlı bulunduğu İzmir Baro Başkanlığı'na yazı yazılmasını kararlaştırdı.
Mahkemeye dilekçe göndererek Hrant Dink suikastıyla ilgili bilgi vermek isteyen başka bir suçtan Silivri Cezaevi'nde tutuklu 5 kişinin tanık olarak, beyanlarının alınması için mahkemede hazır bulundurulmaları yönünde Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına karar veren heyet, mudahil avukatlarından Deniz Tuna'nın, ''Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki Mc Donalds?ın bombalanması'' davasının, bu davayla birleştirilmesi talebini de ''Yargıtayca kısmen onama ve kısmen bozma kararı verilmesi'' nedeniyle reddetti.
Sanık Ogün Samast'ın iki celsedir rapor alarak mahkemeye gelmediğini göz önüne alan heyet, sanığın gelecek celse rapor alması durumunda, hastaneye sevk edilerek rapor alınması hususunun cezaevi müdürlüğünce göz önünde tutulmasının bir müzekkere ile bildirilmesine karar verdi.
Sanıklar Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in, duruşma devam ettiği sırada birbirlerine saldırıp yumrukladıklarını belirten heyet, her ikisinin de mahkemeye olay çıkarmayacakları yönünde söz verdikleri halde yine kavga ederek duruşmanın düzenini bozdukları ve jandarmalarca dışarı çıkarıldıkları için CMK 204/1 maddesi gereğince gelecek duruşmada hazır bulundurulmamalarına karar verildi.
Duruşma, 20 Nisan 2009 tarihine ertelendi.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 01:48

İLGİLİ HABERLER