Yaşam
  • 10.10.2004 14:45

"ERKEK AŞKINI SUNARAK KARŞILIĞINDA CİNSELLİK, KADIN DA CİNSELLİĞİNİ SUNARAK KARŞILIĞINDA AŞK İSTER"

Psikiyatrist Dr. Nevzat Tarhan, sadakatsizliğin en fazla erkeklerde görülmesinin sebebini erkeğin taşıdığı genlerle açıklarken Nevval Sevindi, "Sadakat güç, irade ve aşk ister. Bu özelliklere sahip olmayan erkek ise eşini aldatır" dedi. Sibel Eraslan da, sadakatin temelinde teslimiyet ve derin aşkın gizli olduğunu dile getirdi.
Canan Ceylan'ın "Kadın ve Erkek Arasındaki Sadakat ve Aşk Farkı" isimli kitabından yola çıkılarak Bayrampaşa Belediyesi Kültür Merkezi'nde düzenlenen panelde eşlerarasındaki sadakat ve aşkın önemi tartışıldı. Panel Mürvet Yaşar'ın okuduğu 'Mona Roza-Aşk ve Çileler" şiiriyle başladı. Açılışı yapan Bayrampaşa Belediye Başkanı Hüseyin Bürge ise, ilkokul 4. sınıfta âşık olduğu ve lise yıllarındayken evlendiği eşiyle aralarındaki aşkın neden hâlâ bitmediğinin sırlarını davetlilerle paylaştı.

Erkek aldatmaya meyilli

Canan Ceylan tarafından yönetilen panelde konuşan Psikiyatrist Dr. Nevzat Tarhan evlilikte neden sadaksizlik yaşandığını kadın ve erkeğin penceresinden şöyle değerlendirdi: " Evlilikte erkeğin ve kadının birbirlerinden beklentileri farklıdır. Erkekte cinsel dürtüler kadında da sevilme ihtiyacı öndedir. Erkek aşkını sunarak karşılığında cinsellik, kadın da cinselliğini sunarak karşılığında aşk ister. Eğer bu denge sarsılırsa evlilikte sorun ortaya çıkar. Toplumumuzda kadın, cinselliğini erkeğe karşı bir ceza yöntemi olarak kullanıyor. Bu da erkeği sadakatsizliğe yönlendiriyor.Oysa kadın cinselliği evliliğini tutmak için kullanmalı."

Sadakatsiz olan zayıf kişilikler

Geçmiş kültürlere bakıldığından Türklerin tek eşli ve kadın ile arkeğin eşit haklara sahip bir aile yapıları olduğunu söyleyen Antropolog- Yazar Nevval Sevindi, günümüzdeki erkeğin aşk konusunda başarısız olduğunu dile getiriyor. Eşini aldatan arkadaşlarına babasının verdiği cevabı hatırlatan Sevindi, "Bir ömür yalnız annemi seven ve onun gönlünü hoş tutan babam gerçek erkekliğin eşini aldatmak değil tam tersine güç ve irade isteyen sadakatle eşe bağlı kalmanın olduğunu söyler. Ama ne yazık ki günümüzde böyle erkekler kalmadı" diye konuştu Yapılan araştırmaların da ortaya koyduğu gibi sağlıklı bir evliliğin temel taşının sadakat ve güven duygusu olduğunu ifade eden Sevindi, toplum olarak aşk üzerine kurulmuş yuvalara ihtiyacımız olduğunu belirtti.

Âşık olmak ayıp sayılırdı

Gazeteci yazar Sibel Eraslan ise, seksenli yıllarda üniversitede okuyan bir kuşağın temsilcisi olarak o dönemde evliliklerin "Allah rızası için" yapıldığına, bu yüzden de temelinde aşk olmayan bu evliliklerin bugün birçoğunda sorunlar yaşandığına dikkat çekti. Eraslan, "Öğrencilik yıllarımızda aracıların uzaktan gösterdikleri kız ve erkeğin birbirlerini beğenmeleri sonucu romantizimden tamamen uzak evlilikler yapılırdı. Severek evlenmek ayıp sayılırdı" dedi. Evliliklerde erkeklerin eşlerini ihmal ettiğini söyleyen Eraslan, günümüzde ne kadının ne de erkeğin eşine gerçek anlamda teslimiyet göstermediğine değinerek sadakatin teslimiyet ve derin bir aşk istediğini belirtti.

Yeni şafak

Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:04

İLGİLİ HABERLER