ERKEKLER YA İKTİDARLARINI KANITLAMAK YA DA BERABER OLDUĞU KADINI LEKELEMEK İÇİN DEDİKODU YAPAR!..
İlhan Uçkan, Milliyet'te 'Bilirkişi raporu'na yazdı:
Bir erkek türü var ki, ister genç ister yaşlı olsun, ''Ah ah, ne kadınlar gördüm'' diye lafa başlayıp, insanı kusturana kadar en beter dedikoducu halleriyle beraber oldukları kadınları ağızlarına sakız etmeyi cinslerinin mahareti zannederler.
O kadınların bir zamanlar onları sevdiklerini unutup, onlara yürekleriyle yaklaşmış kadınları, hiç düşünmeden yaralı egolarına kurban ediverirler. Sevgiyle yaşanmış ''özel'' anları adeta ''günah zamanları'' gibi dile getirirler. Ağızlarından kirlenerek dökülen cümleleri egolarının bağıran sesinin arasında kulakları duyamaz da, ondan böyle abuklaşır bunlar.
Asıl dertleri, çoktan kaybettikleri iktidarlarının masallaşmış versiyonunu anlatıp anılarını kırışıklıklarının derinliklerinden su yüzüne çıkarmaktan başka nedir ki? ''Sen bakma bu halime, ben ne haltlar yedim'' diyerek anlattıkları, sevgisizlik enkazından başka bir şey değildir.
İşte Bilirkişi olarak yazıyorum:
Bazı erkekler vardır, onlar yaşadıklarını -ister iyi ister kötü- hep hak etmediklerini düşünürler. Ama yaşadıklarının ''kendi yaşama biçimleri'' olduğunu unutuverirler. Tanıdığımız, sevdiğimiz insanları kendi hayatlarının parçaları olarak anlatırken, bizim kafamızı da kirletmeleri işten bile değildir.
Kadınların dedikoduculuğu bir tarafa, erkekler ya iktidarlarını kanıtlamak ya da beraber olduğu kadını lekelemek için dedikodu yapar!
Bugünkü yazımın anafikri şu:
Bir erkeğin dedikoducu olup olmadığını en baştan anlamak isterseniz, yakın olduğu bir kız arkadaşının ona ilgisi olduğunu düşündüğünüzü söyleyin ve ''Sen ne dersin?'' diye sorun... Eğer bu erkek dedikoducuysa bakın o zaman size neler neler anlatacak! Tabii hemen koşup onun anlattıklarını kız arkadaşına yetiştirin. O da bilsin hakkında söylenenleri...
İyi oyunlar herkese...
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:17