Öldüren tozun izini süren bir Narkotik Büro dedektifi, ölümlerin saf eroinden olduğunu ileri sürdü. Urfi Çetinkaya'ya ait 502 kilo eroinin 23 Kasım'da ele geçirilmesinden sonra piyasada panik yaşandığını, kaçakçıların malı yurtdışına çıkarma riskini göze alamayınca, hızla iç piyasaya sürmüş olabileceği belirtildi. Adının açıklanmasını istemeyen Narkotik dedektifi, ‘‘Eroin her el değiştirişinde, aracılar malı çoğaltmak için katkı maddesi koyarlar. Bu şekilde kár marjı yükselirken, eroinin saflığı azalır. Bu sefer, aceleye getirip katkı koyamamış olabilirler. Saf ya da safa yakın eroinin şakası yoktur. Doz hatası öldürür’’ dedi. Eroini tüketiciye satan ‘‘torbacıların’’ uyuşturucudan ölmesinin alışıldık bir durum olmadığını söyleyen polisler, ‘‘Torbacılar, aldıkları ve sattıkları malın kalitesini bilirler. Birer gün arayla ölmeleri tesadüf değil’’ iddiasında bulundular.
İŞTE SON KURBANLAR
30 Kasım 2003: Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde okuyan 21 yaşındaki Selen Atılgan da eroin kurbanı oldu.
31 Kasım 2003: Yaklaşık 10 yıl uyuşturucu kullanmak ve satmak suçundan cezaevinde yatan 42 yaşındaki Yılmaz Taşır, aşırı dozdan öldü.
10 Aralık 2003: Beyoğlu'nda sinema tuvaletinde koluna eroin enjekte eden Şişli Anadolu Lisesi öğrencisi 17 yaşındaki K.V. uyuşturucu komasına girdi. K.V'nin, babası, oğlunun 13 yaşında uyuşturucuya başladığını söyledi.
31 Aralık 2003: 30 yaşındaki Nejat Güler, ailesiyle oturduğu Bayrampaşa'daki evin tuvaletinde koluna aşırı doz eroin enjekte ederek hayatını kaybetti.
5 Ocak 2004: Mankenler kraliçesi Burçin Bircan, Zeytinburnu Kozlu Mezarlığı'nda ölü bulundu. Bircan'ın 16 yaşından itibaren uyuşturucuya başladığı bildirildi.
5 Ocak 2004: Nevşehir SSK Hastanesi'nde çalışan 25 yaşındaki Yeliz Kurt da aşırı doz eroinin kurbanı oldu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:25