Medya
  • 19.2.2003 10:55

ERTUĞRUL ÖZKÖK AZİZ YILDIRIM'I SUÇLADI...

Ertuğrul ÖZKÖK Ortega hakkında gecikmiş bir yazı DAHA önce de yazmıştım. Ben Amerikan Basket Ligi NBA'nin çok iyi bir izleyicisiyim. Her gece uyku düzenimi, o gecenin NBA maçına göre ayarlarım. Önceki hafta sonu NBA'de ‘‘All Stars’’ maçı vardı. JORDAN'I SEYREDERKEN Doğu karması ile Batı karmasının maçını büyük bir keyifle izledim. Michael Jordan'ın jübilesi gecenin en etkileyici yanıydı. O gece Michael Jordan'ı izlerken, aklımda Fenerbahçe'nin Ortega'yı elinden kaçırması vardı. Spor bütün dünyada giderek bir eğlence ve ekonomi olayı haline geliyor. Bunun tam merkezinde de ‘‘star’’ olgusu yatıyor. Ben Fenerbahçeli olmama rağmen yıllarca Hagi'yi büyük zevkle izledim. Sadece maçlarda değil, saha dışındaki hayatıyla da benim ilgimi çeken bir sporcuydu. Daha doğrusu kelimenin tam anlamıyla bir stardı. Hagi sonrasında Türkiye'de rastladığım en büyük star ise Ortega idi. Ben sadece bir gazete yöneticisi değilim. Aynı zamanda bir medya işletmecisiyim. O nedenle 1980'li yıllarda NBA'nin başına getirilen David Stern'in attığı her adımı bir ‘‘MBA’’ yani işletme öğrencisi gibi çok dikkatle izlerim. Medya ile spor arasında ortak bir bölge vardır. Her ikisi de ‘‘star management’’i yani yıldız yönetimi mesleğidir. İşte bu yüzden Aziz Yıldırım'ın Ortega gibi büyük bir starı nasıl elinden kaçırdığına, onu burada neden tutamadığına hayret ediyorum. Biraz araştırdım. Daha Türkiye'ye geldiği günlerde forması 20 bin adet satmış. 20 BİN FORMA Öteki forma satışlarının 5-6 binlerde kaldığı bir işletmecilikte, 20 bin forma satan futbolcunun özel bir izlemeye alınması gerekmez mi? Aklıma Zidane'ın Real Madrid'e transfer olduğu günler geldi. Zidan, takımın öteki çok büyük oyuncusu Figo ile aynı numarayı taşıyordu. Ancak Figo'nun numarası değiştirilmedi. Çünkü Figo inanılmaz bir forma satış grafiğine sahipti. Bu transferden iki hafta sonra yaz tatili için Rodos'a gitmiştim. Orada çarşıda Zidane'ın Real Madrid formasını gördüm. NBA, Michael Jordan'ın basketi ilk bırakmasından sonra ciddi bir sarsıntı geçirdi. Onun kadar büyük bir starın gelmemesi halinde ligin olumsuz etkileneceği tahminleri yapıldı. STERN MODELİ Nitekim bu tahminler bir ölçüde doğru da çıktı. Jordan'ın baskete geri dönüşünde bu ekonomik kaygıların da etkisi oldu. Şimdi ayrılırken bu tehlike büyük ölçüde önlendi. Çünkü NBA bu süre içinde gerçek başka starlar çıkardı. Bir Shaquille O'Neal, bir Alan Iverson, bir Kobe Brynt ve Tim Duncan ligin star puzzle'ını tamamlıyor. Bana göre, Türk futbolunun gerek federasyon gerek kulüp düzeyindeki yöneticilerinin David Stern'in spor management anlayışını çok iyi incelemelerinde yarar var. Böyle bir anlayış içinde, Ortega gibi bir star kaçırılmamalı, tam aksine ligin tamamı açısından çok iyi bir ürün olarak özel korumaya alınmalıydı. Hagi, Türkiye'de futbolun gerçek anlamda ekonomik bir olay hale gelmesinde çok önemli rol oynadı. Keza Fatih Terim ve Mustafa Denizli. Onlar, sahanın yanındaki kulübelerin de oyunun hem heyecan hem de ekonomik açıdan çok önemli unsurları olduğunu kanıtladılar. Bu gibi starlar, sadece kendi kulüpleri için değil, bütün lig için sürükleyici aktörlerdir. Yani Ortega'nın Türkiye'den ayrılışı sadece Fenerbahçe değil, aynı zamanda öteki kulüpler için de gerçek anlamda ekonomik bir kayıptır. Ben bir medya yöneticisi olarak olaya baktığım zaman, bunu çok açıkça görüyorum. Çünkü sporda olduğu gibi, medyada da starlar giderek daha sürükleyici aktörler haline geliyorlar. Starların kendileri haber konusu, tartışma objesi oluyor. Biliyorum sporun ‘‘amatör’’ yanı üzerine bir hayat kurmuş insanların bu yazdıklarımı kabul etmesi çok kolay değil. FORMA AŞKI Çünkü spor artık çok değişti. Ne sayesinde? Bu işin sadece forma aşkı olmadığının, bunun bir eğlence ve ekonomik yanının bulunduğunun keşfedilmesiyle. İşte o nedenle Ortega'nın gidişine çok üzüldüm. İşte yine bu nedenle Türk futbolu adına Revivo'nun, yeni Hagi olmasını çok istiyorum. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:22

İLGİLİ HABERLER