EŞİNİ ÖLDÜRENE "İMAM NİKAHI" İNDİRİMİ
Diyarbakır’da kendisini karakola şikayet eden imam nikahlı eşi 5 çocuk annesi Ayşegül Alpaslan’ı çocuklarının gözü önünde 4 kurşunla öldüren Abdurrezak Dikici, resmi nikahları olmadığı için "eşini öldürmek" yerine "adam öldürmek"ten önce müebbet hapse çarptırıldı, ceza daha sonra 25 yıla indirildi.
Çiftin resmi nikahı olsaydı, Dikici "eşini öldürmekten" dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılacak, cezası ancak müebbet hapse indirilebilecekti.
Ailesi tarafından sahiplenilmediği için kimsesizler mezarlığına defnedilen Ayşegül, eşinden şiddet gördüğüne ilişkin savcılığa başvurmuş, ancak resmi nikahı olmadığı için, ‘4320 sayılı ailenin korunmasına ilişkin tedbir’ de mahkemeden istenmemişti.
Diyarbakır’da 6 ay önce, 5 çocuk annesi imam nikahlı eşi Ayşegül Alpaslan’ı, uyuşturucu kullandığı için kendisini karakola şikayet ettiği gerekçesiyle tabancayla öldüren Abdurrezak Dikici’nin yargılanmasına 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmada hazır bulunan Dikici’yle ilgili Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden akli dengesinin yerinde olup olmadığına ilişkin istenen sağlık raporu mahkemeye gönderildi. Raporda, Dikici’nin herhangi bir rahatsızlığının olmadığı, ancak uyuşturucu madde bağımlısı olduğu belirtildi.
AMCASININ KIZINDAN AYRILMIŞ
Savcı mütalaasında, Abdurrezak Dikici’nin daha önce amcasının kızıyla resmi nikahlı evli olduğunu, Ayşegül ile tanışınca eşinden ayrılıp Ayşegül ile yaşadığını, bu evlilikten 5 çocuklarının olduğunu belirtti. Savcı, sanığın uyuşturucu bağımlısı olduğunu, çalışmayıp evin geçimini sağlamayarak sürekli huzursuzluk çıkarıp Ayşegül’e şiddet uyguladığını, anne Ayşegül’ün, çocuklarına bakmak için zaman zaman dilenmek zorunda kaldığını kaydetti. Savcı, Ayşegül’ün eşinin kendisini dövmesi üzerine sağlık raporu alarak Çermik İlçe Cumhuriyet Savcılığı'na şikayette bulunduğunu, şikayet dilekçesinin Diyarbakır Başsavcılığı’na gönderildiğini, ancak aralarında resmi nikah olmadığı için 4320 sayılı Ailenin Korunmasına dair tedbirin mahkemeden istenemediğini, bu yasanın değiştirilmesi için TBMM Adalet Komisyonu'nda da konuyla ilgili değişiklik kanun tasarısı bulunduğunu, bu tasarıda ise resmi evlilikler dışındaki birlikteliklerin korunmaması konusunda görüş birliği bulunduğunu ifade etti.
SAVCI MÜEBBET İSTEDİ
Sanığın, uyuşturucunun etkisiyle eşi Ayşegül’e şiddet uygulamakla kalmayıp, halisünasyon görüp eşinin eve birilerini alarak cinsel ilişkiye girdiği yönünde hayal gördüğünü belirten savcı iddianamesinde şöyle devam etti:
“Ayşegül öldürülmeden bir gün önce karakola giderek, eşinin kendisini ölümle tehdit ettiği yönünde şikayette bulunmuş, evde arama yapan polisler 260 gram esrar ele geçirmiştir. Savcılığa sevk edilen sanık serbest kalınca, eve giderek kendisine kapıyı açan eşi Ayşegül’e çocuklarının gözü önünde 4 el ateş ederek öldürmüş, aynı gece ablasının evinde gizlenmek isterken silahıyla yakalanmıştır. En küçüğü 3 aylık en büyüğü 7 yaşında olan 5 çocuğu cinayetten sonra Çocuk Esirgeme Kurumu’na yerleştirilmiş, Emircan ve Yusuf adlı çocukları, Pediatrist Çocuk Gelişim Uzmanı refakatinde alınan ifadelerinde, babalarının eve gelerek annelerini öldürdüğünü anlatmıştır. Sanık bu şekilde kasten adam öldürmek suçunu işlediğinden müebbet hapisle cezalandırılması talep olunur.''
EŞİNİ ÖLDÜRMEK YERİNE, ‘ADAM ÖLDÜRMEK’TEN CEZA
Son sözü sorulan sanık pişman olduğunu, eşini öldürdüğü için 5 çocuğunun yetim kaldığını ve bu nedenle Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu’na teslim edildikleri için vicdan azabı çektiğini söyledi.
Mahkeme, aralarında resmi nikahı olmadığı için, sanığı kasten eşini öldürmek yerine, kasten adam öldürmek suçundan müebbet hapisle cezalandırdı. Ceza daha sonra sanığın duruşmalardaki olumlu davranışları, pişmanlık duyması ve samimi anlatımları nedeniyle 25 yıla indirildi.
Dikici yeni TCK uyarınca "eşini öldürmek"ten ceza alsaydı, ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılacak, cezası ancak müebbet hapse indirilebilecekti.
CENAZEYE AİLESİ SAHİP ÇIKMAMIŞTI
Bir gece kulubünde konsomatrislik yaparken Abdurrezzak Dikici ile tanıştıktan sonra bu hayata veda edip evlenen ve 5 çocuk annesi olan Ayşegül’ün cesedine ailesi de sahip çıkmayınca, talihsiz kadın 15 gün Devlet Hastanesi morgunda kaldıktan sonra Diyarbakır Kadın Platormu’na üye bir grup kadın tarafından hastaneden alınarak kimsesizler mezarlığında defnedilmişti.