Yaşam
  • 16.3.2006 12:17

ESTETİK CERRAHINDAN ÜRKÜTÜCÜ İTİRAF...

      Ajda Pekkan’ın, hissizleştiği ileri sürülen dudaklarından süzülen tükürük, hem sanatçıyı, hem sevenlerini nem de estetik cerrahlarını üzdü. “Nereye kadar estetik?'' sorusunu yönelttiğimiz uzmanlar, estetiğin sınırı sağlıktır görüşünü önemle vurguladı

Yasemin Yurtman/Tempo Dergisi

Ajda Pekkan, geçtiğimiz günlerde Fikret Şenes için düzenlediği doğum günü partisi sırasında ojektiflerin karşısındaydı. Ancak bu kez kameramanın dikkatini çeken, süperstarın dudağından süzülen tükürüktü. Yıllarca sesi ve şarkılarıyla olduğu kadar estetik ameliyatlarıyla da gündemde Pekkan, ağzını kapatamıyor; dudağının kenarından süzülen salgıya hakim olamıyor muydu yoksa?
      Bir yanıyla insanı rahatsız, bir yanıyla da “Estetiğin bir sınırı olmalı'' dedirten görüntülerden sadece Ajda Pekkan değil, ünlü estetik cerrahlar da rahatsız oldu. Neden, nasıl sorularıyla telefon açtığımız Ajda Pekkan’ın menajeri Ayşe Ersan, “İş yargıya intikal etti. Dudaklarında parlatıcı var sadece. Ve ameliyat yaptırmadı gerçekten de'' diyordu.
      Daha önce yaşanan –silikonların patlaması, dudak silikonları yaptıranların ‘öpüştüğümü hissetmiyorum’ açıklamaları, ameliyat masasında kalanlar, yüzünün simetrisi bozulanlar gibi- olaylarla birlikte bu son durum bazı soruları da beraberinde getirdi. Daha güzel, daha alımlı, daha genç olmak için bıçak altına yatmanın sınırı var mı? Yaşı var mı? İnsan vücudu birbiri ardına yapılan operasyonları ne kadar kaldırabilir?
      Estetiğin sınırları konusunda görüşüne başvurduğumuz tüm cerrahlar, bu sınırın sağlıkta bittiğini söylüyorlar. Memorial Hastanesi’nde görev yapan Dr. Tuğrul Turan bu konuda en radikal sözleri sarf ediyor ve “Hiçbir estetik cerrahi ameliyatı vücudun normal işlevlerine engel olacak şekilde yapılmamalıdır. Organın normal sağlıklı işleyişine zarar verecek şekilde uygulanması hasta onu istese dahi kabul edilemez'' diyor.
      Marmara Üniversitesi Plastik ve Rekonstraktif Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç Erdem Tezel de sınırı sağlıkta çiziyor ve örnek veriyor: “Bir burnun güzelleşmesi uğruna nefes almasını önlememek lazım.
     
     Geçici felç durumu

      Uzmanların ortak olduğu bir başka nokta ise en çok yapılan yüz estetiğiyle ilgili. Tezel, önemli olanın operasyon sonrasında yüzün tamamen değişmesi değil, düzgün bir görünüme sahip olması olduğunu vurguluyor. Yüz estetiğindeki sınır ise, “mimiklerin kullanılabilmesi'', ki uzmanlar, o talihsiz gecede yaşanan durumun, mimiklerin geçici bir süre için kullanılamamış olmasından kaynaklandığını tahmin ediyorlar. Operatör Dr. Berkhan Yılmaz, bu konuda şöyle bir tahminde bulunuyor: “Yakınlarda bir ameliyat geçirdiyse dudaklarda ödem olmuş olabilir. Bunun sonucunda da his kaybı ve salya akması meydana gelebilir.'' Doktor Zafer Atakan da, estetik müdahaleler sonrasında bazı bölgelerde geçici sinir hasarı olabileceğini belirtiyor ve uyarıyor: “Daha önce defalarca operasyon geçiren bir hastada iyileşme gecikebilir.Yüze yapılan estetiklerde görüntü ön planda olmalı ama fonksiyonel anatomi de unutulmamalı.Yani ağzın nefes alma, yeme içme işleminde, burunun nefes alma işleminde, göz kapaklarının gözü koruma işleminde önemi unutulmamalı. Görsel güzellikle birlikte fonksiyonel anatominin uyumlu harmanlandığı operasyonlar kişileri daha doğal gösterip olası komplikasyonlardan da korumaktadır.'' Ancak burada estetik yaptırmak isteyenden çok yapana söyleyecek sözü var uzmanların. Doç Erdem Tezel, Amerikalıların “Elinizdeki tek alet çekiçse her şey size çivi gibi gözükmeye başlar'' sözünü hatırlattıktan sonra şunları söylüyor:
      “Yeterli eğitim almayan bir insan, bildiği tek yöntemle insanı düzeltmeye çalışır. Bu yüzden ifadesiz, dudakları patlarcasına şişirilmiş insanlar ortalıkta dolaşır. Bir takım yanlış dolgu maddeleri de kullanıyorlar. Yanlış eller, yanlış hastaya uygulama yaptığında çıkan sonuçlar daha da ürkütücü olabiliyor. Liposuction ve meme protezi konusundan da bir şeyler söylemek istiyorum. Artık çevremizde yamuk, yumuk insanlar dolaşıyor. Çünkü güzellik uzmanları bile liposuction yaptığı için bunun geriye dönüşü de olamıyor. Liposuction kontür düzeltir, ama asla zayıflatmaz. Ama bir insandan 15 kilo yağ çekenini bile gördük. Uzakdoğu’dan gelen meme protezlerini kullananlar da estetik cerrah olmuyorlar. Bence estetik olmak isteyen insanlar, gittikleri kişiye diploma sormalı. Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmamış bir diploma hiçbir işe yaramaz. Estetikte yaş sınırını koyacak olan kişi doktordur. Hastanın parası olması ve istekli olması bu ameliyatın tek koşulu olmamalı. Doktor, ‘bu sana uygun değil’ demeli.''
     
     Beş hayati soru

      Kıssadan hisse, estetik yaptırırken da sağlıktan ödün vermemeli. Operatör Dr. Tuğrul Turan, estetik yaptıracak kişinin doktorundan önce beş sorunun cevabını alması gerektiğini belirtiyor:
      1- Sorun ne?
      2- Ne yapılmalı?
      3- Nasıl yapılmalı?
      4- Riskleri neler ve iyileşme dönemi ne kadar sürer?
      5- Daha sonraki yıllarda neler olabilir.
      Turan, bazen uzmanları sorgusuz sualsiz ameliyata hazır kişilerle karşılaştığını söylüyor ve burada yönlendirmenin cerrah tarafından yapılması gerektiğini vurguluyor.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 09:48

İLGİLİ HABERLER