EVDE UYUŞTURUCU TESTİ MÜMKÜN

İSTANBUL - Uyuşturucu kullanımı gençler arasında yaygınlaştıkça, önünü kesmek için sunulan alternatif uyuşturucu testleri etrafındaki tartışmalar artıyor. Evde yapılan 'hızlı' testlerin etik açıdan değerlendirildiği tartışmalar, 16 yaşındaki Melis Akpınar'ın eroin kullanımından hayatını kaybetmesinin ardından yeniden gündeme geldi.

ABD bu testleri sevdi
Uyuşturucu testlerinin kullanımı ABD ve Britanya'da giderek yoğunlaşıyor. Amerikan Yüksek Mahkemesi'nin 2002'de aldığı karar, okul dışı sportif, kültürel aktivitelere katılan öğrencilerin bu testlere tabi tutulmasının, özel hayat haklarını çiğnemeyeceği yönündeydi. Testler için kongre tarafından finansal olarak desteklenen okul sayısının artarak 400'e yaklaştığı da açıklamalar arasında. Testler sonucunda elde edilen verilerse açıklanmıyor ve okulların sonuçları hükümete bildirme yükümlülüğü bulunmuyor. Bush yönetimi gelecek yıl okullarda yapılan testler için ayrılacak ödeneğin yüzde 45 artılarak 15 milyon dolara çıkarılmasını önerdi.
Peki Türkiye'de durum ne? İki yıldır, Quikscreen adlı 'evde uyuşturucu testi'nin Türkiye'de dağıtımını ve pazarlamasını yapan Tem Medikal firmasının satış sorumlusu Gökçe Taşlıgüney'e göre, teste gösterilen ilgi bir senedir artıyor. Ürünün ülkemizde piyasaya sürüldüğü ilk bir yıl boyunca pek çok tepki aldıklarını belirten Taşlıgüney, uyuşturucu kullanımının Türkiye'de çokça görmezden gelinen bir konu olduğunu belirterek, "Türkiye'de uyuşturucu probleminin olmadığını ve böyle bir ürünün gereksiz olduğunu, testin insan haklarına tecavüz sayılması gerektiğini iddia eden tepkiler aldık. Bu teste ihtiyaç duyulduğu zamanla anlaşıldı" diye konuşuyor.

İşyerlerinde de uygulanıyor
Yaptıkları tavsiyeler sonucu testin işyerlerinde çalışanlar üzerinde uygulanmaya başladığını anlatan Taşlıgüney, ürünün kullanıcının kendi rızasıyla uygulanmasının önemli olduğunu söylüyor. İdrar örneği sayesinde uyuşturucu kullanılıp kullanılmadığını gösteren test, Türkiye'de eczanelerde yaygın biçimde satılıyor.

'Ebeveyn korkusu paranoya olabilir'
Psikiyatr Dr. Ümit Yazman, testlerin, uygulanan kişinin bilgisi dahilinde yapılması gerektiğini, aksi takdirde sağlıksız sonuçlar doğuracağını söylüyor. Yazman, "Çocuk uyuşturucu madde alıyorsa, bu zaten mutlaka aile, arkadaş ilişkileri kaynaklıdır. Üstüne bir de ailenin çocuktan gizli idrarını alıp test etmesi, ailenin merakını gidermekten öteye gitmez" diyor. Çocuğunun kullanıcı olup olmadığını merak eden ebeveynlerin ilk başvurması gereken yolun paylaşım ve diyalog olduğunu vurgulayan Yazman, uyuşturucu kurbanı gençlerin yoğun incelendiği dönemlerde oluşan 'Benim çocuğum da kullanıyor mu?' korkusunun gereksiz paranoyalara dönüşebildiğinin altını çizdi. Yazman'a göre, "Okullarda uygulanması tartışılan testler ilk aşamada kullanımı 'önlemeyi', ikinci olarak da kullanıcı 'taleplerini azaltmayı' hedef almalı."