Medya
  • 16.3.2002 10:47

FATİH ALTAYLI, ROMA OLAYLARI İÇİN ABDÜRRAHİM ALBAYRAK'A KIZDI

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Hürriyet Gazetesi yazarı ve Galatasaray İkinci Başkanı Fatih Altaylı, Roma'da yaşanan olaylar konusunda Futbol Şube Sorumlusu Abdürrahim Albayrak'a kızdı.Altaylı,"Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in ‘‘Mussolini'nin polisleri’’ açıklamasını pek de ‘‘doğru’’ bulmadım.Bir Dışişleri Bakanı olarak, sevgili Abdurrahim Albayrak'ın paniğine katılıp, Roma'da başımıza gelenleri bir ‘‘İtalyan Gece Yarısı Ekspresi’’ olarak algılaması ve bu sert açıklamayı yapması hoş olmadı " dedi. ALTAYLI BU KONUDA ŞUNLARI YAZDI; İtalyan düşmanlığı yersiz bir tavır Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in ‘‘Mussolini'nin polisleri’’ açıklamasını pek de ‘‘doğru’’ bulmadım. Bir Dışişleri Bakanı olarak, sevgili Abdurrahim Albayrak'ın paniğine katılıp, Roma'da başımıza gelenleri bir ‘‘İtalyan Gece Yarısı Ekspresi’’ olarak algılaması ve bu sert açıklamayı yapması hoş olmadı. Doğrudur. Başta Batistuta, Lima ve Totti, başlarında teknik direktörleri Capello olmak üzere olmak üzere bir grup Romalı, futbolcularımıza saldırdı. Doğrudur. 35-40 kişilik bir İtalyan polis grubu, futbolcularımızı ve yöneticilerimizi copladı, dövdü. Takımın stadı terk etmesi konusunda da türlü pürüz çıkaranlar zaten aynı gruptu ve suçluluk telaşı içindeydiler. Ama çevremizdeki bütün İtalyanlar da ‘‘kötü’’ değildi. Büyük bir anlayışla bize yardım etmek isteyenler, haklı olduğumuzu bilenler de vardı. Kendi meslektaşlarını ve vatandaşlarını ‘‘rencide etmeden’’ yardımcı olmaya çalıştılar. Doğruyu söylemek gerekirse, Galatasaray ve Türk insanı, hakkını sonuna kadar aramalı. Ama meseleyi bir İtalyan düşmanlığı haline getirmenin, yakıp yıkmanın, köprüleri atmanın álemi yok. Hele hele Galatasaray açısından hiç anlamı yok. Çünkü Galatasaray, Avrupalı. İki ay önce Lazio ile oynamak için aynı stattaydık. Belki birkaç hafta sonra Juventus'la oynamak için oralarda bir yerde olacağız. Üç beş polis kılıklı serserinin yüzünden, düşmanlık tohumları ekmeyelim. Göze göz, dişe diş olmalı ROMA'daki olaylardan sonra İtalyan polisinin ve İtalyan gazetecilerin tavrından hepimizin alması gereken müthiş dersler var. Bunlar ‘‘yurttaşlık’’ dersleri. Roma Olimpiyat Stadı'nda çıkan olaylarda, İtalyan polisinin tavrını gördünüz. Olayları çıkaranlar, Romalı futbolculardı ama bir grup İtalyan polisi bizim futbolcuları dövdü. Ayırmak için araya girmesi gerekenler, saldırmak için müdahale ettiler. Oysa aynı şey Türkiye'de, Ali Sami Yen'de veya bir başka stadımızda olsa ‘‘işgüzar’’ polislerimiz bırakın ‘‘holigan’’ gibi hareket etmeyi, ‘‘misafirleri korumak’’ için bizim çocukları döverdi. Türk polisinin aklından Roma futbolcusundan davacı olmak ise hiç geçmezdi. Futbolculardan pasaport istemek ve ‘‘İtalya sınırları dahilinde bulunan yabancılar pasaportlarını yanında bulundurmak zorundadır. Yasada futbolcular bundan muaftır diye bir madde yok’’ demek ise düşünülemezdi bile. Ya İtalyan basını. Maçtan sonra olaylarla ilgili ne televizyonlarda, ne gazetelerde tek bir görüntü yer almadı. Çünkü görüntülerde onları haklı çıkaracak tek bir kare bile yoktu. Bu yüzden görüntü yayınlamak yerine, ‘‘Türkler futbolcularımıza ve polislerimize saldırdılar’’ ifadelerini kullandılar, ancak yalanlarını görüntüyle destekleyemediler. ‘‘Oturan Boğa’’ tipli yorumcular ekrana çıkıp, hareketleri bir ileri bir geri alıp, ‘‘Bak ama Lima vuruyor. Galatasaraylı futbolcu ne yapsın. Bu misafirperverlik mi?’’ diye kendi futbolcularını suçlamadılar. UEFA'nın kararında etkili olacak görüntüleri sansürlediler. Olaylar başlayınca yayını anında kestiler. Reyting için saatlerce stattan ve çevresinden olay görüntüleri yayınlamadılar. Hem basınımızın, hem de polisimizin bu ‘‘alçak’’lardan alacağı çok ders var. Çünkü bu işler ‘‘uluslararası ilişkidir’’ ve gerekli hallerde ‘‘mütekabiliyet’’ yani ‘‘karşılıklılık’’ esastır. Bilmem anlatabildim mi? Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:49

İLGİLİ HABERLER