ERGÜL UYSAL
İZMİR - Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Yusuf Günay, elektrik enerjisinde bölgesel tarifeye geçme konusunun Ankara'nın gündeminde olduğunu, 1 Temmuz 2003 tarihinde başlayacak geçiş sürecinin ilk 6 ayının Hazine'ye maliyetinin 100 trilyon lira olacağını söyledi.
Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda (EBSO) oda tarafından düzenlenen Enerji Piyasası Bilgilendirme Toplantısı'na, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Esen, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina ile sanayiciler katıldı.
Toplantının açış konuşmasını yapan EBSO Başkanı Salih Esen, Avrupa Birliği'ne geçiş sürecinde Türkiye'de bir takım şeylerin değişmeye başladığını, değişim kapsamında EPDK'nın çalışmalarını takdirle izlediklerini belirterek, ''Doğalgaz bir 10 yıl gecikme ile bölgemize getirildi. Doğalgazın sanayi tesislerinin hepsinde kullanılmaya başlamasıyla bölgemiz önemli bir rekabet gücü kazanacak. Elektrik enerjisinde bölgesel tarifeye geçilmesine hayır diyenler, Türkiye'nin çağdaşlaşmasına hayır diyenler ile özdeş davranıyor demektir. Bu da siyasi iradenin popülizme kaçmadan adım atmasından geçer'' dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina da, çevreci enerjinin konut ısıtmada kullanımı ile yakından ilgili olduklarını, dayanışmanın içinde bulunacaklarını ifade etti.
''YUMUŞAK GEÇİŞİN YAPILABİLMESİNE ÖNEM VERİYORUZ''
EPDK Başkanı Yusuf Günay ise, reformun amacının, maliyet, fiyat, kalite ve verimlilik arasında aptimumu sağlayabilmek olduğunu, kendilerinin de kurum olarak serbest rekabete dayalı piyasa yapısına yumuşak geçişin yapılabilmesine önem verdiklerinin altını çizerek, ''Abant Toplantısı'nda, 1 Temmuz 2003 tarihinden itibaren asgari olarak iller bazında kayıp ve kaçakların tarifelere yansıtılabildiği bir fiyatlandırma rejimine geçme arzumuzu ortaya koymuş bulunuyoruz. 1 Ocak 2004 tarihinden itibaren ise, tam anlamıyla gerçek maliyetlerin tarifelere yansıtıldığı bir yapıya geçmeyi hedefliyoruz. OECD ülkelerinde sanayi abonelerine tahakkuk eden bedelin mesken abonelerine oranı yüzde 56.6 iken, ülkemizde yüzde 99'dur. Sanayi abonelerimiz gerçek maliyetlerin üzerinde bir bedel ödemektedir. Nihai elektrik bedelleri üzerinden alınan vergi, fon ve paylar da ülkemizde uluslararası emsallerine göre yüksektir'' diye konuştu.
Çözüm sürecinin ilk aşamasında, nihai hedefe giden meşakkatli yolun ilk basamağı olarak bölgesel tarife uygulamasını gördüklerini, bunun Ankara'nın gündeminde yoğun bir yer tuttuğunu vurgulayan Yusuf Günay, şöyle konuştu:
''Ege Bölgesi'ndeki iller dikkate alındığında, bu illerin kayıp ve kaçak oranları, perakende satış maliyetleri, iletim ve dağıtım sistem kullanım bedelleri Türkiye ortalamasının oldukça altındadır. Dolayısıyla Ege Bölgesi'nin, bugünkü geçerli fiyatlardan 2003 yılında ulusal tarife nedeniyle çapraz sübvansiyon olarak ödemek durumunda kaldığı toplam meblağ 261.5 TL'ye ulaşmaktadır. Oysa, gerçek maliyetlerin yansıtıldığı bir fiyatlandırma rejiminde, şu anda 122.400 TL/kWh olan sanayi abonesi fiyatı, İzmir'de 57.174 TL/kWh'a düşecektir. Dağıtım alanında özelleştirme yapılmadan, nihai hedefimiz olan yüksek verimlilik değerlerine ulaşılabileceğini söylemek güçtür.''
Dağıtım faaliyetinin ivedilikle özelleştirilmesinin düzenleyici reformun amacına ulaşmasında kritik bir dönüm noktası olacağını da kaydeden EPDK Başkanı Günay, ''Hükümetimiz tarafından açıklanan özelleştirme hedefleri son derece umut vericidir. Önümüzdeki günlerde atılacak ivedi adımlarla dağıtım faaliyetlerinin özel sektöre devri, rekabetin tesisine ve dolayısıyla ekonomik verimliliğe önemli katkı sağlayacaktır'' diyerek, özelleştirme konusunda yerli ve yabancı ayrımının söz konusu olmayacağını belirtti.
Günay, rekabete dayalı bir piyasa yapısının oluşturulması ve enerji sektöründe Avrupa ile bütünleşme sürecine katkı sağlamak zorunda olduklarını da anlattı.
Bilgilendirme toplantısında daha sonra Doğalgaz Piyasası Uygulama Daire Başkanı Metin Başlı ve Elektrik Piyasası Uygulama Daire Başkanı Murat Erener, kendi alanlarında yapılan çalışmalar hakkında sanayicilere bilgi verdi ve soruları yanıtladı.
''GEÇİŞİN MALİYETİ 100 TRİLYON''
Toplantı çıkışında basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Yusuf Günay, özelleştirme konusunda kararlı adımlar attıklarını anlatarak, ''Gelişmiş ülkeler arasında elektrik üretimi, dağıtımı ve ticareti ile uğraşan bir başka devlet kalmadı. En son Balkan ülkeleri de bu adımı attı. Türkiye'de bu konuda ciddi bir girişim içinde'' dedi.
Elektrik dağıtımı konusunda serbest piyasa oluşturmanın yanı sıra, fazla tüketenin daha az ödeyeceği, fazla tükettikçe tarifenin düşeceği bir sistemi getirmeye çalıştıklarını vurgulayan EPDK Başkanı, bölgesel tarifeye geçme konusunda kurumunun çalışmalarını tamamladığını, geçilmesinin ardından ilk etapta 42 ilde fiyatların düşeceğini, 38 ilde yükseleceğini bildirdi. Günay, ''Bölgesel tarife konusunda tüketici de bilinçlenmeye başladı. Bölgesel tarife haniye ilk 6 ayda (1 Temmuz'dan yıl sonuna kadar) 100 trilyonluk bir yük getirecek. Bunun sübvanse edilmesi gerekiyor. Türkiye'de yıllık kayıp ve kaçak oranı ise 2.5 katrilyon lira civarında. Yani yüzde 25'lik bir kayıp ve kaçak var. Buna bakılırsa, 100 trilyonluk bir yükün pek önemli olmadığı görülür. Bölgesel tarifeye geçişten sonra, kayıp ve kaçak konusunda vatandaşlarımız da birbirini ikaz etmeye başlayacak'' şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin sorusu üzerine, doğalgaza olan talebin çok yüksek olduğunu belirten Günay son olarak, ''En ucuz, alternatifsiz enerji kaynağıdır. Hava kirlilieğinin önlenmesi ve ekonomik olması bakımından talep yüksek. 30 civarında il başvuruda bulundu. Biz de bu illere doğalgaz götürmek için çalışıyoruz. Kayseri, Konya ve Erzurum'a öncelik verilecek'' diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:06