FEHMİ KORU KARİKATÜR KRİZİNE TEŞHİSİ KOYDU: 'GLOBAL DERİN DEVLET'

TAHA KIVANÇ'IN (FEHMİ KORU) YENİ ŞAFAK'TAKİ YAZISI:

İtiraf edeyim de rahatlayayım: Karikatür krizinde 'global derin devlet' parmağını fark etmemi televizyonlar sağladı. Hangi uluslararası kanala baksam karşıma çıkan 'gazeteci' kılıklı bir Danimarkalı'nın, hep aynı şeyleri birbirinden farksız ifadelerle tekrarladığını görünce, "Acaba?" sorusunu sordum önce, arkası kolay geldi. Karikatürleri Danimarka'da ilk yayımlayan gazete ile Norveç'teki derginin 'sağcı' kimlikleri de paralellik kurmama yardım etti.

'Psikolojik savaş' yürütenlerin yöntemi belli: Üzerlerine gelindikçe sürekli inkâr ediyor ve ne kadar inanılmaz olursa olsun tezlerinde ısrarcı davranıyorlar... Danimarka merkezli karikatür krizini yönlendiren adamın yaptığı da o. Ne sorulursa sorulsun hep aynı cevapları veriyor adam. Zihinlere kazımak istediği düşünce "Bu bir ifade özgürlüğü mücadelesidir." İyi de, "Mücadele bir şeyi kazanmak için verilir, iğrenç karikatürlerin yayınlanması neye yaradı?" sorusunun cevabı havada...

Benim kuşkum yok, sizin de olmasın: Şu anda karşı karşıya olduğumuz bir 'global derin devlet' operasyonu... Korkum, derin devlet operasyonlarında olduğu gibi, bunun da amacına ulaşması... ABD'de bir grup, 11 Eylül uğursuz eylemlerini yıllar öncesinden hazırlandıkları bir 'dünyayı fetih planı' amacıyla kullandı; şimdi de Avrupa'da bir grup, yine 11 Eylül eylemlerini, kendi amaçları için kullanıyor... İlk grubun gözden düşmesi, iki grup arasında bir ilişki -hatta işbirliği- olabileceğini de düşündürüyor.

Karikatür olayını 'global bir kriz' haline dönüştüren Danimarka ve Norveç'te 'derin devlet' yapılanması var mı acaba?

İsviçreli bir araştırıcı olan Daniele Ganser'in doktora tezi olarak yazdığı "NATO'nun Gizli Orduları" adlı kitabında (Güncel Yayıncılık) bu soru cevaplanıyor. Ganser, Avrupa'daki bazı ülkelerde CIA tarafından kurulan 'Gladio' tipi yapılanmaları incelemiş. Örgütler yalnız NATO ülkelerinde oluşturulmamış, NATO ülkesi olmadığı halde Soğuk Savaş açısından önemli bazı ülkelerde de kurulmuş... Danimarka ve Norveç zaten NATO ülkesi ve her ikisinde de 'Gladio' türü güçlü yapılanmalar var.

Okuyalım: "Danimarka gizli gölge ordusunun kod adı 'Absalon' idi. Nomen est omen, yani kod isim, birimin anti-komünist misyonunu vurguluyordu; çünkü Absalon, ortaçağda elinde kılıcıyla Rusları yenilgiye uğratan Danimarkalı bir piskoposun adıydı. (..) Danimarka gölge ordusunun şefliğini on yıllar boyu E. J. Harder yürüttü. Eski bir gölge asker, 'Harder'in lâkabı Bispen'di' diye açıklıyordu; yani örgütte kendisine ortaçağ piskoposu Absalon'a istinaden Danimarkaca 'piskopos' deniyordu." (s. 299).

Norveç'teki örgüt ise 1948'de bir hükümet direktifiyle kuruldu (s. 315). Varlığının ortaya çıkması için 1978'de gölge orduya ait bir silâh deposunun keşfedilmesi gerekti. Halk ancak savunma bakanı Rolf Hansen'in gizli ordunun varlığını itiraf etmesiyle yatıştırılabildi. Bu arada, Danimarka ve Norveç gölge ordu yapılanmasının, hem CIA ve İngiliz istihbaratı ile hem de birbirleriyle yakın işbirliği içinde bulunduğu ortaya çıktı. Bu arada, yaşlanan kadroların yerini gençlere bıraktığı da öğrenildi.

Sözün kısası şu: Danimarka ve Norveç 'global derin devlet' de denilebilecek 'Gladio' türü yapılanmaların olağanüstü güçlü olduğu iki İskandinav ülkesi. Daha sonra cesedi Potomac nehrinde bulunacak CIA eski başkanı William Colby, "Danimarka ve Norveç'teki gizli yapılanmayı ben kurdum" diye yazmıştı (s. 82) zaten 'Honorable Men' (Onurlu Adamlar) adlı anı kitabında.

Avrupa'daki yapılanmalar 'Gladio' ifşaatları üzerine dağıtıldı. Bugünlerde yaşananlar, kim ne derse desin, örtülü örgütlerin varlığının bir biçimde devam ettiğini düşündürüyor. Tek kuşkucu ben değilim. Yunanistan'da kısa süre önce fâş edilen 'telekulak skandalı', komşumuzdaki gözlemcilere de "İyi saatte olsunlar hâlâ işbaşında" kanaatini vermiş görünüyor. Yunanistan'da başbakan ve bakanlar dahil yüzlerce önemli kişinin cep telefonlarını yıllardır dinleyen şebeke için, "Derin devlet çetesi" teşhisi konuldu.

İkinci Dünya Savaşı sonrasında oluşmuş 'derin devlet' yapılanması Avrupa'da şekil değiştirerek bugün de sürüyorsa, o yapılanmanın şu sıralarda üstlendiği görev ne olabilir sizce? Evet, ben de aynen sizin gibi düşünüyorum ve şimdilerde karşımıza çıkan kışkırtıcı eylemlerde o çetenin parmak izini aramak gerektiğine inanıyorum. Kullanılan 'psikolojik savaş' taktikleri bizde 28 Şubat'ta kullanılmış taktiklerin tıpkısının aynısı.

Vaktiyle bu işlerin içinde yer almış milletini seven biri bu 'global tuzağı' deşifre etmede yardımcı olsa var ya, gerçekten büyük sevaba girer...