Medya
  • 22.7.2002 01:07

FEHMİ KORU VE CENGİZ ÇANDAR, ' BİLDERBERG ' YÜZÜNDEN BİRBİRİNE GİRDİ...

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/İkisi de Yeni Şafak gazetesinde yazan Fehmi Koru ile Cengiz Çandar, Bilderberg Toplantıları yüzünden birbirine girdi. Koru, dünyanın ve Türkiye'nin Bilderberg Toplantıları'nda şekillendirildiğini iddia ederken, Çandar, bunların komplo teorisi olduğunu söyledi. Örnek olarak da, Mustafa Koç'un ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz onuruna verdiği yemeği gösterdi. Çünkü, yemeğe davet edilenlerin tamamı, muhtelif zamanlarda Bilderberg'e katılmış isimlerdi. Yeni Şafak gazetesinde ‘‘Taha Kıvanç’’ imzasıyla da yazılar yazar Fehmi Koru ile yine aynı gazetenin yazarlarından Cengiz Çandar arasında bir süredir devam eden ‘‘Bilderberg’’ sürtüşmesi iyice şiddetlendi. Son olarak, ünlü işadamı Mustafa Koç'un 14 Temmuz'da Kanlıca'daki yalısında ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz onuruna verdiği akşam yemeği ile ilgili olarak yazılanlar, iplerin tamamıyla kopmaya başladığı söylentilerine yol açtı. Sadece aynı gazetenin yazarı değil, aynı zamanda iki iyi dost da olan Fehmi Koru ile Cengiz Çandar arasındaki ipler, 11 Eylül'de ABD'ye karşı düzenlenen terörist saldırılardan sonra gerilmişti. Arkasından da, bu gerginlik Cüneyt Ülsever, Ali Bayramoğlu, Ahmet Taşgetiren ve Gülay Göktürk gibi isimlerin de devreye girmesiyle derinleşmiş, basında, liberallerle İslamcılar arasındaki 'kutsal ittifak'ın sona erdiğine dair haberler yer almıştı. Cüneyt Ülsever'in, ‘‘İkiz Kuleler İslamcılar'ın üzerine çöktü’’ açıklaması ise ‘‘kutsal ittifak’’ın ölüm ilanı olarak yorumlanmıştı. Söz konusu tartışmalar küllenmeye yüz tutarken, Koru ile Çandar, bu kez de 'komplo' teorileri yüzünden gireceklerdi birbirlerine. Çandar, ABD'ye düzenlenen saldırıların ABD gizli servislerinin haberi olmadan gerçekleşemeyeceğini söyleyen Koru'yu, 'komplo teorisi üretmek' konusunda sınırları zorlamakla eleştiriyor; Koru da Çandar'a 'teorileri'ni destekleyen muhtelif kanıtlar sunuyordu. Netice itibariyle Fehmi Koru'nun hiç de haksız olmadığı anlaşıldı anlaşılmasına ama bu durum tarafların bu kez de Bilderberg Toplantıları yüzünden birbirine girmesini engelleyemedi. Fehmi Koru'nun Bilderberg Toplantıları konusundaki 'teorisi' son derece basit ve yalındı: Dünyaya ve bu arada doğal olarak Türkiye'ye de çeki-düzen verecek bütün kararlar Bilderberg Toplantıları esnasında alınıyor, bu toplantılara katılanlar, bir süre sonra başbakan ya da etkili bir bakan olarak ülkelerini yönetmeye başlıyorlardı. İngiltere'nin Demir Lady'si Margaret Thacher için de geçerliydi bu, ABD'nin eski Başkanı Bill Clinton için de. Türkiye'den ise bilhassa İsmail Cem ve Kemal Derviş ismi üzerinde duruyordu Fehmi Koru. İşte işadamı Mustafa Koç'un Kanlıca'daki yalısında yapılan toplantıyı, Bilderbergciler'in bir araya gelişi olarak yorumlamıştı Fehmi Koru. Paul Wolfowitz, Kemal Derviş, Cem Duna, Cem Boyner çeşitli dönemlerde Bilderberg Tolantıları'na katılmış isimlerdi. Apaçık yazmıyordu Fehmi Koru ama bu tür toplantılarda Türkiye'deki siyasetin yeniden dizayn edildiğini en azından ima ediyordu. Cengiz Çandar'ı çileden çıkartan da bu olmuştu. Kendi ifadesiyle, masanın etrafından toplananların birbirine küçük ismiyle hitap ettiği bir gecede, ‘‘Kimsenin 'öküzün altında buzağı araması'na gerek yok’’tu. Gerçi ‘‘ülkemiz insanları 'komplo teorileri'ne kapılmaya hayli meraklı’’ydı ama öyle teori üretilecek bir şey de mevcut değildi. Bundan sonraki satırlar ise doğrudan Fehmi Koru'ya yönelikti: ‘‘Bu arada, öteden beri yararsız bulduğum ve pek hazzetmediğim 'komplo teorileri'nin zaafını ortaya koyan bir anekdot: Paul Wolfowitz, Mustafa Koç'un bahçesine geldiği ve tanımadıkları tanıştırıldığı sırada; Cem Boyner, ona kendisini takdim etti. Wolfowitz, onu biraz süzdü ve 'Sizle daha önce karşılaşmıştık. Bilderberg'te' dedi. Boyner, biraz afallamıştı. Bana döndü; 'Ne hafıza' diye mırıldandı; 'Gerçekten 1995 Şubat'ında Bilderberg'te karşılaşmıştık...' Çandar’dan Boyner’e Hem Bilderberg’e gittin, hem de başarısız oldun Cem Boyner’in bu sözü üzerine Cengiz Çandar, şunları söylemekten kendisini alamaz: ‘ Boyner'e, 'Bunun basına açıklanması gerekiyor' diye takıldım. 'Niye, ne önemi var' diye sordu. İşte cevabım: 'YDH (Yeni Demokrasi Hareketi) 1994 Aralık ayında kuruldu. İki ay sonra sen Bilderberg'e gittin ve 1995 Aralık seçimlerinde YDH, yüzde yarım oy aldı. Hani, Bilderberg, her ülkede iktidarları belirliyordu? Hani, orada yapılan planlar harfiyen uygulanıyordu? Bilderberg'i rezil etmişsin meğerse...’’ Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:29

İLGİLİ HABERLER