FETÖ'cüler temizlendikçe zehir ağı çöküyor
Akit, Fetullahçı Terör Örgütü’nün emniyet yapılanmasına yönelik temizlik operasyonları sonrası dillendirdiği “Dürüst polisler görevden alınırsa; bonzai ve uyuşturucu patlar” yaygarasının “algı operasyonu” olduğunu belgeleriyle gözler önüne seriyor. 15 Temmuz sonrası geniş çaplı başlatılan ihraçların ardından rahat bir nefes alan ülkede, uyuşturucu simsarlarına göz açtırılmadı. Uyuşturucunun sokak boyutunu tam anlamıyla çökerten Narkotimler, 2017’de 26 bin, 2018’de ise 37 bin 92 olaya müdahale ederek etkin bir mücadele yürüttü.
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) emniyet yapılanmasına yönelik temizlik operasyonları sonrası dillendirdiği “Dürüst polisler görevden alınırsa; bonzai ve uyuşturucu patlar” şeklinde iddianın “algı operasyonu” olduğu resmi raporlarla belgelendi. Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın uyuşturucu raporunda yer alan veriler, FETÖ’ye yönelik operasyonlar sonrası narkotik suçlarla mücadelenin büyük bir hız kazandığını, yakalanan şüpheli ve ele geçirilen madde miktarının bir önceki yılı adeta ikiye katladığını ortaya koydu.
Bonzai kullanan sayısı azaldı
Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan Türkiye Uyuşturucu Raporu’ndakı çarpıcı rakamlar; FETÖ’nün kazındıkça, uyuşturucu ağının çökertildiğini gözler önüne serdi. FETÖ’cülerin aktif olduğu 2011-2012 ve 2013 yılları arasında bonzai kullanımının sürekli arttığı ve üç yıl içinde tüm Türkiye’yi kapladığı belirlendi.
Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın 2017 uyuşturucu raporuna göre, 2011 yılında 10 kilo, 2012 yılında ise 197 kilo bonzai ele geçirildi. 17-25 Aralık kumpasının planlarının yapıldığı 2013 yılında, bonzai kullanımı 78 kat artarak ülke genelinde 780 kiloya ulaştı.
FETÖ’nün kamu kurumlarından temizlenmeye başlandığı 2014 yılında ise, sokak tacirlerine kan kusturarak ülke genelinde 734 kg bonzai ele geçiren milletin polisleri, 2015 yılında 544 kg, 2016 yılında ise ülke genelinde 486 kg bonzai ele geçirerek zehir tacirlerinin yuvalarını adeta kuruttu.
Operasyonlarda artış sağladı
15 Temmuz sonrası geniş çaplı başlatılan ihraçların ardından rahat bir nefes alan ülkede, uyuşturucu simsarlarına göz açtırılmadı.
Uyuşturucunun sokak boyutunu tam anlamıyla çökerten Narkotimler, 2017’de 26 bin, 2018’de ise 37 bin 92 olaya müdahale ederek etkin bir mücadele yürüttü.
Yetkililer de emniyet teşkilatındaki FETÖ’cülerin tasfiyesinin uyuşturucu ile mücadeleyi zayıflatmadığını aksine daha da güçlendirdiğine işaret ettiler.
Cirit: 4 bin hakim ve savcı FETÖ üyesi olmaktan tutuklandı
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, bölge adliye mahkemelerinin 20 Temmuz 2016'da faaliyete girdiği dönemde Türkiye'de 12 bin hakim ve savcı olduğunu belirterek, bunlardan 4 bininin FETÖ üyesi olmaktan yargılandığını söyledi. İstanbul Okan Üniversitesi Tuzla Kampüsünde düzenlenen "Hukuk ve Ceza Yargısında Yargıtay Kararlarında Kanun Yolları" konferansında konuşan Cirit, bölge adliye mahkemelerinin (istinaf) dünyada bir tek Türkiye'de olmadığını anlattı. "Bütün ülkelerde istinaf vardı. Bizde de 1924 yılında kaldırılmıştı" diyen Cirit, istinafın FETÖ'nün hain darbe girişiminden hemen sonra 20 Temmuz 2016'da yeniden faaliyete girdiğini hatırlatarak, yasası 2004'te hazırlanmış olmasına karşın faaliyete girmesinin 12 yıl aldığını kaydetti. Cirit, "Yargıtayımızın nitelikli ve kıdemli hakimlerimizin, özellikle o dönemde FETÖ sonrası kurulan sistem nedeniyle 2 bin 576 kişisini büyük oranda bölge adliye mahkemelerine, Hakimler Savcılar Kuruluna ve adalet teşkilatına gönderdik. Böylece istinafların kurulmasında da önemli bir katkımız oldu" ifadelerini kullandı.
İstinaflar 2016'da faaliyete girdiğinde Türkiye'de 12 bin hakim savcı olduğunu kaydederek, "Bu son derece üzücü bir konu. 4 bin hakim ve savcı bu örgütün üyesi olmaktan dolayı yargılandılar ve atıldılar. Bir çoğu hakkında da ceza verildi. Bu arada 12 bin olan hakim savcı sayısı 8 bine indi. Bir de emeklilik ve başka nedenlerle ayrılma nedeniyle bu sayı 7 binde kaldı. Şu anda 21 bin hakim savcımız var. Yani teşkilata girenlerin üçte ikisi, yani 14 bini 15 Temmuz 2016'dan sonra teşkilata girmiş 1 yıl ve 3 yıl arasında kıdemli olan hakimlerimizdir. Ama biz çok çalışmak suretiyle yargıyı, adaleti gerçekleştireceğiz. Adalet her şeyimiz."
Ağırlaştırılmış müebbet
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY) 15 Temmuz darbe girişiminde rol oynayan darbeciler cezasız kalmadı.
Darbecilerin sözde atama listesinde adı “Erzurum sıkıyönetim komutanı” olarak geçen Murat Koçak ile listede ismi yer alan Murat Yılmaz da bu isimlerin başında yer alıyor.
Dönemin Erzurum Garnizon Komutanı 9. Kolordu Komutanı Korgenaral Şeref Öngay’ın bağlı birlik komutanlarını arayarak “sıkıyönetim” emrine uyulmaması, emir ve komutanın halen kendisinde olduğu ve herhangi bir yasa dışı harekete kalkışılmaması gerektiği yönünde emir vermesine rağmen Koçak, emre uymayı reddetti ve darbecilerin emrini uygulamak maksadıyla harekete geçti.
Darbecilerin sözde “Erzurum Sıkıyönetim Komutanı” olarak belirlediği eski Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Albay Murat Koçak ile sıkıyönetim komutanları atama listesinde ismi yer alan Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığında görevli eski Harekat ve Asayiş Şube Müdürü kurmay binbaşı Murat Yılmaz, ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldı.
Güncellenme Tarihi : 29.11.2019 10:59
