KAYNAK : Haber Vitrini
SELMAN ÖZTÜRK
KUDÜS - Ürdünlü web tasarımcıları ve reklamcılar, Filistin'deki sivillerin durumunu dünyaya duyurmak için bir internet sitesi hazırladı. Grafikerlerden, reklam yazarlarından ve fotoğrafçılardan oluşan grubun yürüttüğü kampanya, Filistinlilerin imajını düzeltmeyi hedefliyor. Kampanya çerçevesinde, dünyaca ünlü bir kişinin resminin yanına Filistinli çocuğun resmi konuluyor.
Siteye girince, kırmızı bir fonun üzerinde siyah-beyaz bir Charlie Chaplin resmi çıkıyor. Hemen yanında ise, 12 yaşlarında gülümseyen bir oğlan çocuğu. Her iki resmin üzerine gelecek şekilde şu yazı yer alıyor: "Filistinli Bassem, birgün Charlie Chaplin olabilme hayali kuruyor. Yüksek sesle gülebilmesine izin verebilecek miyiz?". Bu yazının hemen altında ise "Chaplin'in sessiz filmleri tüm dünyayı etkiledi ve hepimizi güldürdü. Ancak Bassem'in şu anda olduğu yerde, gülümsemek için bile bir sebep yok. Filistinlier'in yaşadıkları bir şaka değil. Bassem'in kalbi kırık. Sessizlik içinde biraz gülebilmek için neler vermezdi" deniliyor.
Bassem ve Chaplin ikilisinden başka 8 Filistinli çocuk daha sayfada yer alıyor. Hepsi de seçkin bir insanın yanında: Mahatma Gandhi, Abraham Lincoln, Umm Kalthum, John Lennon, Shakespeare, Rahibe Teresa, Picasso ve Beethoven.
"BİR TAŞLA, TANK HAVAYA UÇAR MI?"
İsrail Ordusu'nun Batı Şeria'da başlattığı operasyonun hemen sonrasında bu fikir ortaya çıkmış. Birçok Ürdünlü reklamcı, Filistinliler'in imajını düzeltmek için biraraya gelmiş. Kampanyayı yürütenlerden Süleyman Matouk, batı medyasının, haberlerinde "İyi İsrailliler - Kötü Filistinliler" imajını vermesinden yakınarak şöyle diyor: "13 yaşındaki bir çocuğun elindeki taşla bir tankın önündeki resmine, çocuğun terörist olduğu ve tankı havaya uçuracağı yorumu getiriliyor. Bu çok sinir bozucu. Düşünsenize, bir taşla..."
Grafikerlerden, reklam yazarlarından ve fotoğrafçılardan oluşan grup "Ünlü birinin yanındaki çocuk" fikrine hemen alışmış. Bununla ilgili olarak Matouk düşüncelerini şöyle dile getiriyor: "Kampanyaya başladığımız sırada, sadece internette yayınlamak istemiyorduk. Ürdün medyasından yardım alıyorduk, dışarıda kampanyamızı duyurmak için reklam panoları gibi 2 bin yerimiz vardı. Gazetelerde kendimize ait ücretsiz sayfalar organize edebilirdik. Ama bir türlü başlayamadık".
KAMPANYADA SÜRPRİZ
Daha fikir ortaya çıkalı bir hafta bile olmamışken, poster kalıplarının çoktan hazırlanmış olduğunu ve nisanın başında yapılan bir basın toplantısı ile kampanyanın tanıtıldığını anlatan Matouk, "İşte o anda bizim için büyük bir sürpriz oldu ve kampanyamıza olan destekler geri çekildi. Basın toplantısından sonra, tahmin ettiğim kadarıyla, hükümet tarafından gazeteler aranıp kampanya ile ilgili hiç birşey yayınlamamaları söylenmiş. Bize de gazetelere kampanyayla ilgili birşey göndermememiz rica edildi" diye konuşuyor.
Ulusrararası Reklam Birliği Ürdün Temsilcisi de posterlerin aslıması için gerekli izni alamamış, gerekçe ise ruhsatının olmaması.
Bu arada, sözkonusu site www.dying2live.com adresinde bulunuyor.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:33