KAYNAK : Haber Vitrini
MURAT ŞAHİN
VAN (İHA) - Gazeteci-Yazar Ali Bayramoğlu, Avrupa Birliği yasalarını, ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın babasının tapulu malı ilan etmesinin yanlış olduğunu belirterek, "Yılmaz, Türkiye'deki toplumsal sorunların hemen hepsini Avrupa Birliği'nin üstüne inşa ederek siyasetsizliğini, AB'ne işaret edip, siyasetmiş gibi göstermeye çalışıyor" dedi.
Helsinki Yurttaşlar Derneği tarafından düzenlenen 'AB Sürecinde Üniversiteler ve Geleceği' konulu panelde konuşan Ali Bayramoğlu, bir siyasi partinin baraj altında kalışını engellemek maksadıyla AB'ni kendi boşluğunu doldurmak için kullandığını söyledi. Bayramoğlu, Mesut Yılmaz'ın AB konusunu babasının tapulu malı gibi ilan etmesinin siyasetsizlikten kaynaklandığını belirterek, "Türkiye'de son 15 yıldır, Türkiye'yi kavuran siyasetsizlik ideolojisinin nerede ise bir ana unsuru olan meseleyi önümüze getiriyor, yani bir siyasi parti baraj altında kalmasını engellemek için, kendi siyasetsizlik boşluğunu doldurmak için AB'ni kullanıyor" dedi.
İnsan hakları konusunun neredeyse HADEP'in ya da benzeri örgütlerin dilinde Kürt kimliğinin bizzatihi kendisini gibi takdim edilen bir yapı haline geldiğini anlatan Bayramoğlu, "AB ilişkilerinde ana politika, Türkiye'nin AB'ye girmesinden sonra sıkıştırılacağı ve özellikle kimlik hakları konusunda burada bazı adımlar atılacağı yolunda bir beklenti var. İçerde siyaset, irade olmazsa, tüm bunlar hayata geçecek unsurlar değildir. Bunlar nerede ise sadece mevcut güçlerin yapılacak yeni bir mücadelenin çatışmalı ve işe yaramaz silahları ile kalmaya aday meselelerdir. Çünkü, Türkiye para bekliyor, fakat bu paranın kim tarafından nasıl dağıtılacağı belli değil. Güneydoğu halkı, Kürtler ve HADEP hak bekliyor. Ama bu hak manzumesinin nasıl uygulanacağı konusundaki soruyu kendi kendilerine soruyorlar mı ?" diye konuştu.
Seçim sürecine girdiğimiz bu günlerde hiç bir siyasi partinin AB yasalarını tartışmadığını da anlatan Bayramoğlu, "Bakın bugün Türkiye neyi tartışıyor? Seçimlere girerken AB'ni tartışıyoruz diyemezsiniz. Türkiye hala iç toplumsal meseleleri ile kavruluyor ve kendi iç toplumsal gerçeklerini iç siyasi araçlar üretemediği için çözemiyor. Maalesef bu çerçevede AB ilişiği, benim gözlemlerine göre, ittihatcı bir libaralizmi üretmeye başlıyor" diye söyledi.
Daha sonra gazeteci Ece Temelkuran, Milliyet Gazetesi'ne ait olan araç ile Türkiye genelinde vatandaşlar ile yaptıkları bire bir görüşmelerde gözlemledikleri Türkiye'de yaşanan bazı gerçekleri örnekler halinde katılımcılara yansıttı.
AB Türkiye Komisyonu Temsilcisi Sema Kılıçer ise, AB yasalarının Türkiye tarafından benimsenmesi ve TBMM'nin bazı kararları kısa sürede vermesi halinde, aralık ayında Dışişleri Bakanlıkları düzeyinde yapılacak olan toplantıda konunun ele alınacağı ve 13 aday ülkenin burada değerlendirileceğini anlattı.
Panel'de 5 dakikalık aradan sonra soru cevap bölümüne geçildi. Katılımcılar panelistlere Kürt sorunu, AB uyum yasaları ve Türkiye'nin Güney Doğu Anadolu Bölgesi gerçeği ile ilgili sorularını yönelttiler. Yaklaşık 3 saat süren panel, soru ve cevap bölümünün ardından sona erdi. Paneli, çok sayıdaki vatandaşın yanı sıra Van Belediye Başkan Vekili İbrahim Şahin ve Bostaniçi Belediye Başkanı Muhammet Aslan da izledi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:07
