GAZETECİLER CEMİYETİ'NDEN TCK TASARISI'NA İLİŞKİN AÇIKLAMA...
- GAZETECİLER CEMİYETİ BAŞKANI ORHAN ERİNÇ;
SEZGİN AKKOYUN
İSTANBUL - Gazeteciler Cemiyeti üyeleri Cağaloğlu'nda bulunan Gazeteciler Cemiyeti Lokali'nde düzenledikleri basın toplantısında, TCK Tasarısı'yla ilgili eleştirilerde bulundu. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç, Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Fikret İlkiz ve üyelerin katıldığı toplantıda TCK Tasarısı'nı değerlendiren Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç, ''Yeni yasa tasarısında bazı maddelerin cezaları para cezası olarak belirlenmiş. Bunlara ceza yasasında da ortalama bir yıldan başlayan hapis içeriyor. Haziran'da çıkan yasada, para cezası verilmesine karşı yeni düzenlemede hapis cezasına dönüştürülmesinin hukuki bir açıklaması olması gerekir. Ama bunun yanlış olduğu kanısındayız. İntihar haberleri hakkındaki hükümlere yeni suçlar ekleniyor. Büyük bir bölümü geniş yoruma açık bir içerikle açıklanmış'' dedi.
Orhan Erinç konuşmasında, yeni yasa tasarısında maddeler halinde bulunan ve cezai müeyyidesi olan kuralları tek tek değerlendirerek, şu açıklamalarda bulundu:
''Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenilmesi ve Kayda Alınması: 'Bu maddeyle bir toplantıdaki konuşmaların kayıt edilmesi bile, açıklık olmadığı için suç olabilecektir. Bu madde özellikle panel, söyleşi, konferans veya tartışmalı toplantıları izleyen gazeteciler için sorun yaratacak nitelikte bir düzenlemedir.'
Özel Hayatın Gizliliğini İhlal: 'Burada önemli olan, kamu yararının olup olmadığıdır. Zaten Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi'ne göre, 'özel hayatın gizliliğinin geçersiz sayılabileceği durumlarda, daha özenli davranılması gereklidir' şeklinde bir ifade yer almaktadır. Ancak uygulamada, gazeteciler mesleklerini icra etmelerine rağmen bu alanda bir çok sorunla karşılaşabilecektir.'
Nitelikli Dolandırıcılık: 'Gazetecilik meslek ilkeleri açısından dolandırıcılık şantaj gibi fiilleri elbette savunmamız mümkün değildir. Ama, bu maddede basın yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle bu suçlar işlenirse, 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve hafif para cezasına çarptırılabilecektir. Bu yönden de bizi ilgilendirebilecek durumlar ortaya çıkmaktadır.'
Şirket veya Kooperatifler Hakkında Yanlış Bilgi: 'Haber atlama ve haberin güncelliğin yitirilme tehlikesini beraberinde getirmektedir. Bu madde ekonomi gazeteciliğine engel getirmektedir.'
Topluma Karşı Suçlar: 'Çok geniş kapsama sokulabilecek tanımlar içeriyor. Buna ifade özgürlüğü açısından karşı çıkmıştık. AK Parti ve CHP maddenin değiştirilmesi için anlaşmış bir değişiklik olma umudu var.''
Daha önce bir yazının ve yorumun yargılanması için 6 aylık bir zaman geçmemesi gerektiğini belirten Erinç, ''Yeni yasayla gazete yazıları 3 aya, kitaplar hakkındaki zaman da 1 yıldan 6 aya indi. Bu bir iyileştirme. Yine daha önce bir yazıyı suça sokarsanız 5 yıllık zaman aşımına giriyordu. Bir çok arkadaşımız bu maddeden yargılanıp ceza almıştı. Bu tehlike maalesef hala gündemde duruyor. Bu arada Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Küçükleri Muzur Neşriyattan Koruma Kurulu'na karşı olduğu için aday gösterilmemiştir. Bizim kurulda temsilcimiz yoktur. 'Müstehcen' kelimesinin tanımında kesin bir sonuca ulaşmak zor. Bu herkese göre gelişen bir tanım. Bu kavramın ve yeni ceza yasasıyla getirilen açıklamanın sıkıntı olacağına inanıyoruz. Yeni yasa sadece bilimsel eserleri müstehcen saymamaktadır. Sanat ve fikir eserlerinin bile poşete girme ihtimali doğmaktadır. Yine yeni yasayla bundan sonra polis, adliye haberi yapmak imkansız hale geliyor. Bu da ifade özgürlüğünü kısıtlayacaktır'' diye konuştu.
Başkan Erinç, yeni yasayla devletin güvenliğine karşı işlenen suçlarda da basınla ilgili kısımlar olduğunu belirterek, ''Devletler kendilerini korumak zorundadır ancak, bu koruma demokratik ülkelerdeki koruma sınırında ve insan hakları mahkemesi kararına uygun bir konumdadır. Yeni yasa tasarısıyla, yapılan değerlendirmeler, haber doğru da olsa suç haline dönüşüyor. Devlet, hızlı ve gizli bilgi kavramlarını açıkça belirtmediği için karışıklıklar meydana gelecek. Mahkeme bir bilginin gizli bilgi olup olmadığını bakanlığa soracak. Bakanlık 'gizlidir' derse, bu konuda haber yapan gazeteci mahkum olacak. Bunlar kişilerin taktirine bırakılmış uygulamalar bu yüzden sakıncalı buluyoruz'' ifadelerini kullandı.
Orhan Erinç, Star TV'nin kapatılmasıyla ilgili bir açıklama da yaptı. Erinç, ''TMSF'nin el koyduğu Star TV'nin, TMSF ve RTÜK arasındaki anlaşmazlık nedeniyle yayını durduruldu. Bir yandan çok seslilik olsun yayın organları çoğalsın diye düşünürken, iki devlet kurumu arasındaki anlaşmazlık yüzünden, bir yayın organının yayının durdurulması orada görevli personelin işinin yapamaması sonucunu doğruyor. Bu yasağın, bir an önce kaldırılması gerekiyor'' yorumunda bulundu.
Konuşmalarından sonra basın mensuplarının, ''Cemiyetin yeni yasa tasarısından bir beklentisi var mı?'' şeklindeki sorusuna yanıt veren Başkan Orhan Erinç, ''Kendi alanımızdaki istediğimiz değişikliğin gerçekleşmesi ve Yeni Ceza Kanunu'nu AB'ye uyum reformları ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin içtihatlarına uygun hale getirilmesini bekliyoruz. Bu konuda umutluyuz. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, hukuk devleti ise, yasa yaparken buna uygun davranmalıdır. İstediğimiz gazetecinin mesleğini istediği gibi yapması değildir. Endişemiz yasanın yoruma açık olmasıdır. Her mahkeme kendi yorumunu yapacaktır. Maddelere yeni suç tanımları ve unsurları eklenmiştir. Bu yüzden Yargıtay bile geçmişteki kararlarını yeniden değerlendirmek zorunda kalacaktır. Bu da 2-3 yılı alır. Bunu engellemenin yolu, yasaları açık hale getirmektir. Yasalar, sade vatandaşın anlayabileceği bir dilde olmalıdır. Bundan iktidarlar bile şikayetçidir ama, bir değişiklik yapılmamıştır. Biz yeni yasa tasarısının basını ilgilendiren bölümlerini olumlu bulacak durumda değiliz. Gazetecinin kendine göre değerleri ve meslek ilkeleri var. Ama bunun dışına çıkıp, 'ben seni cezalandırırım, ben seni hapislerde süründürürüm' mantığını yanlış buluyoruz'' diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:55
