GAZETELERE İLAN VEREREK MERKEZ BANKASIYLA DALGA GEÇTİLER
İlanda, enflasyonun 32 yıldan sonra tek haneli rakamlara indiği günümüzde, 'banka faizlerinin yüzde 12 civarında olabileceği doğrultusundaki beklentilerin rantiyecileri tedirgin ettiği' ifade edildi.
Ancak 'Merkez Bankası'nın himayeye yönelik bilinçli politikaları sonucu, beklentilerin gerçekleşmediği ve bunun sonucu olarak Türk milletinin vergilerini faiz olarak alıp, ulaşılan yaşam standartında olabilecek olumsuz gelişmelerin önlendiği' ifade edilen ilanda, şu görüşlere yer verildi:
''Bazı kesimlerin düşen enflasyonla birlikte banka faizlerinin de aşağı çekilmesi yönündeki istekleri, gerçeklerle bağdaşmamaktadır. Devletin ihtiyaç duyduğu anda hiç bir fedakarlıktan kaçınmayarak borç veren bizlerin, geri ödemelerdeki kayıplarını dikkate almadan belirlenecek faiz oranlarının hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmayacağı açıktır.
Önümüzdeki günlerde yapılacak geri ödemelerde faiz oranlarının yüzde 12 olması halinde oluşacak faizlerin toplamı yaklaşık 15 katrilyon lira olacakken, sermayenin korunması amacıyla serbest bırakılarak yüzde 29 olarak gerçekleşen banka faizleri sonrasında geri ödemeler 36 katrilyon lira olarak gerçekleşmiş ve yaklaşık 21 katrilyon lira kaybımız önlenmiştir. Merkez Bankası'nın faiz, döviz ve borsanın yönetiminde sermayenin korunmasına ve bu surette ekonominin ayakta kalmasına yönelik gayretleri bizleri sevindirmiştir.''
DÖVİZE MÜDAHALEDE BULUNULMASIN İSTEĞİ
İlanda, ilginç bir söylemle, 14-22 haziran arasında döviz kurlarına müdahale edilmemesi temennisinde de bulunuldu.
'14-22 Haziran 2004 tarihleri arasında dolar bazındaki döviz kurlarındaki muhtemel artışların menfaatlerimize önemli katkısı olacağı düşüncesiyle, müdahalede bulunmamanızı temenni ediyoruz'' ifadesi kullanılan ilanda, söz konusu ''olumlu gelişmelerin'' gerçekleşmesi halinde, rantiyecilerin elindeki Türk Lirası birikimlerin ''muhtemelen değeri düşecek dolar alınmasına olanak sağlayacağı ve menfaatlerin zarar görmeyeceği!'' vurgulandı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:24