Gündem
  • 19.12.2023 12:20

Generalin oğlunun şüpheli ölümünde Adalet Bakanlığı devreye girdi..

Generalin oğlunun şüpheli ölümü: Adalet Bakanlığı devreye girdi, karar bozuldu

Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık'ın 2018 yılında şüpheli şekilde hayatını kaybeden oğlu Dorukhan Büyükışık ile ilgili soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Dorukhan Büyükışık’ın ölümüyle ilgili onlarca polis hakkında başlatılan soruşturmada 'Kovuşturmaya Yer Olmadığına' karar vermesi üzerine Adalet Bakanlığı devreye girdi.

featured

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık’ın oğlu Dorukhan Büyükışık’ın şüpheli ölümünün ardından onlarca polis hakkında başlattığı soruşturmada ‘Kovuşturmaya Yer Olmadığına’ karar verdi. Başsavcılığın kararının ardından Adalet Bakanlığı devreye girdi. Veryansın TV’nin edindiği bilgilere göre, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un, Dorukhan Büyükışık’ın ölümüyle ilgili davanın takipçisi olacağı ve konuya dikkatle eğildiği öğrenildi.

Tümgeneral'in oğlunun sır ölümü - Son Dakika Haberleri | Video

2018 yılında hayatını kaybeden 26 yaşındaki oğlu Dorukhan Büyükışık’ın dosyasının bir türlü aydınlatılmadığını söyleyen Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık, oğlunun ölümü araştırılırken delillerin karartıldığını, olayın kapatılmaya çalışıldığını ilk olarak Veryansın Tv Youtube kanalında Erdem Atay’a anlatmıştı. 

Büyükışık, olay yerinde parmak ve vücut izi alınmadığı, var olan parmak izlerinin olay yerindeki polisler tarafından silindiğini ve silinmiş yüzeyler üzerinde fotoğraf ve video çekimi yapılarak sahte delil üretildiğini belirtmişti. Olay yerindeki MOBESE kayıtlarının alınmadığını belirten Büyükışık, görevli polisler tarafından oğlunun telefonundaki parmak izlerinin de silindiğini söylemişti.

BAŞSAVCILIKTAN ‘KOVUŞTURMAYA YER YOK’ KARARI

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Dorukhan Büyükışık’ın şüpheli ölümünün ardından onlarca polis hakkında adli ve idari soruşturma başlatmıştı. Soruşturmada bazı polislerin suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçlarını işlediği somut delillerle ortaya konulmuş olmasına rağmen Başsavcılık, ‘Kovuşturmaya Yer Olmadığına’ karar vermişti.

‘SIR’ ÖLÜM ADALET BAKANLIĞI’NA TAŞINDI

Oğlunun ölümünü aydınlatmak için mücadelesini sürdüren Büyükışık, Başsavcılığın kararının ardından harekete geçti ve Adalet Bakanlığı’na müracaat ederek “kanun yararına bozma” talebinde bulundu.

Kanun yararına bozma istemli dilekçede; Dorukhan Büyükışık’ın giysilerinin üzerindeki demir elementi partiküllerine işaret edilerek, inşaat demiriyle sırtına vurularak darp edilmek suretiyle öldürüldüğünün kanıtlandığı kaydedildi. Dilekçede, olay yerindeki 19 şantiye kamerası ve 2 kamera kayıt cihazından hiçbir kamera kaydının alınmadığının da altı çizildi.

Çarpıcı bir diğer nokta ise olay yerindeki şirket çalışanlarının Dorukhan Büyükışık’ın hayatını kaybettiği geceden sabaha kadar olan yaklaşık 7 saatlik sürede 155 Polis ve 112 Acil Yardım Hattını aramaması oldu.  

ADALET BAKANLIĞI KARARINI VERDİ

Dilekçeyi inceleyen Adalet Bakanlığı, birden çok rapor ve mütalaada Dorukhan Büyükışık’ın ölümünün şüpheli olabileceğine ilişkin değerlendirme ve tespitte bulunulduğunu belirterek İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ‘Kovuşturmaya Yer Yok’ kararının bozulmasını istedi.

Bakanlığın kararında, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın şüpheli ölüm olayına ilişkin başlattığı soruşturma ile olay yeri inceleme görüntüleri ve konuşmalarının bulunduğu video ile ilgili hazırlanan raporda tahribat yaptığı gerekçesiyle başlatılan soruşturmanın paralel olarak yürütülmesi gerektiği belirtildi. 

Her iki dosya kapsamında elde edilen bilgi, belge ve tüm delillerin karşılaştırılarak yeniden değerlendirilmesi, çelişkili ve birbiri ile örtüşmeyen hususlarda şüpheli, tanık ve ilgililerin beyanlarına başvurulması ve gerek görülmesi hâlinde olay yerinde keşif icra edilmek suretiyle alanında uzman bilirkişi ve kurumlardan bilirkişi raporu aldırılarak olayın aydınlatılmasına yarar sağlayacak delillerin toplanması istendi.

‘HAKARET’ SORUŞTURMASINDA KARARI

Öte yandan, İzmir İl Emniyet Müdürlüğü, oğlunun cinayete kurban gittiğine yönelik şüphelerini anlatan ve sır ölümü aydınlatmak için ‘adalet’ mücadelesi veren Büyükışık hakkında “kamu görevlisine hakaret” suçundan suç duyurusunda bulundu. Gerekçe olarak ise Büyükışık’ın Fatih Altaylı’nın Youtube kanalında katıldığı programdaki sözleri gösterildi ve aynı şekilde Fatih Altaylı hakkında da suç duyurusu yapıldı.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Büyükışık ve Altaylı hakkında “kamu görevlisine hakaret” suçundan başlatılan soruşturmada kamu adına kovuşturmaya yer olmadığı kararını verdi. Kararda Büyükışık’ın sözlerinin hakaret oluşturmadığı, ağır eleştiriden ibaret olduğu belirtildi.

NE OLMUŞTU?

Ethem Büyükışık’ın 27 yaşındaki oğlu Dorukhan Büyükışık, 13 Mayıs 2018 tarihinde İzmir Narlıdere’de bulunan evlerinin yakınında yürüyüşe çıkmış sabah saatlerinde ise Dorukhan Büyükışık’ın cansız bedeni bölgede bulunan bir inşaat şantiyesi yanında bulunmuştu.

Olay yerine gelen polisler Dorukhan Büyükışık’ın intihar ettiğini iddia etmiş anca Adli Tıp Uzmanı ‘Yüksekten düşme bulgusu yok’ demiş, buna rağmen polisler yeterli bir tahkikat yapmamıştı. Söz konusu olay yeri videolarının yıllarca saklandığı ve bölgede bulunan kamera kayıtlarının da yok edildiği tespit edilmişti.

Oğlunun ölümüyle ilgili büyük bir mücadele başlatan baba Ethem Büyükışık, olayın cinayet olduğunu iddia etmişti. İddiasına ilişkin de çok sayıda resmî rapor hazırlatan baba Ethem Büyükışık’ın dosyasının kapatılması için hem Jandarma hem Emniyet hem Yargı hem de Adli Tıp’ta bulunan bazı personellerin birlikte cinayeti örtbas etmeye çalıştığını ortaya koymuştu. Jandarma Kriminal Laboravutar Amirliği de polisin olay yerinde çektiği görüntülerdeki konuşmaları değiştirip düzmece bir rapor hazırlamıştı.

Büyükışık’ın soruşturmasında çok önemli bir gelişme yaşandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, polislerin olay yeri inceleme görüntüleri ve konuşmalarının bulunduğu video ile ilgili hazırlanan raporda tahribat yaptığı gerekçesiyle Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğine bağlı iki personel hakkında iddianame hazırlamıştı.

İddianamede, raporu hazırlayan jandarma personellerinin konuşma dökümünü değiştirdikleri belirtilip, şüphelilerin ‘Gerçeğe aykırı bilirkişilik’ nedeniyle cezalandırılmaları istenmişti.

Güncellenme Tarihi : 19.12.2023 12:26

İLGİLİ HABERLER