''Gönlümden geçen Galatasaray'ın şampiyon olması''
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da 50 yıldır Fenerbahçe'yi tuttuğunu belirterek, ''Yenildiği zaman üzülüyorum, yendiği zaman seviniyorum. Gönlüm Fenerbahçe'nin kazanmasını istiyor. 2-1 tahmin ediyorum'' diye konuştu.
Enerji ve Tabbi Kaynakları Bakanı Yıldız, TBMM'de gazetecilerin, yarın Fenerbahçe-Galatasaray arasında oynanacak olan şampiyonluk maçıyla ilgili sorularını yanıtladı.
Galatasaray'lı olduğunu belirten Yıldız, ''(İyi oynayan kazansın) gibi klasik bir şey söylemek istemiyorum. Bazen iyi oynadığı halde kazanamayabiliyorlar. Gönlümden geçen Galatasaray'ın şampiyon olmasıdır. 9 puan farkla başlamıştı ama buna rağmen Fenerbahçe'nin performansı da son derece iyi. Türk futbolu kazansın diyorum'' dedi.
Yıldız, bir gazetecinin, ''Galatasaray Başkanı 'kupayı orada kaldıracağız' diyor'' sözleri üzerine, ''Bu konuların, gerginlik gerekçesi olmasına katkı koyabilecek her cümle yanlıştır. Gerginlik gerekçesi oluşturmamak lazım. Haklı veya haksızlığı bir kenara bırakmak lazım. Kupa zaten kazananın olacak. Yöneticilerimizin bu manada daha uygun cümleler kullanacağına inanıyorum'' diye konuştu.
-Keyifli maç sohbeti-
Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da Parlamento muhabirleriyle çok keyifli bir maç sohbeti yaptı.
Galatasay'lı bir gazetecinin ''Bütün sevdiğim insanlar Fenerbahçe'li'' sözleri üzerine Elitaş, ''İyi adamların çoğu herhalde Fenerbahçe'lidir. Aslında onun da Fenarbahçe'li olması gerekir ama yanlış safta bulunuyor'' esprisi yaptı.
Elitaş, bir gazetecinin, ''Bir gün herkes Fenerbahçe'li olacak herhalde'', Galatasaray'lı başka bir gazetecinin ise ''Biz kötümüyüz Galatasaraylı olarak'' sözlerine karşılık, ''Siz de bir gün Fenerbahçe'li olacaksınız'' yanıtını verdi. Bunun üzerine aynı gazeteci, ''olmayalım efendim'', Fenerbahçe'li gazeteci ise ''Çok haklısınız başkanım'' dedi.
''Bu kadar fanatik miyiz-'' sorusuna Elitaş, şu yanıtı verdi:
''Fenerbahçe'yi 50 yıldır tutuyorum. Yenildiği zaman üzülüyorum, yendiği zaman seviniyorum. Ama şu gerçek ki Türk futbolunda son zamanlarda görülen kavga, taraflar arasında hoş olmayan ve kulüplerin bu işe katılması rahatsız ediyor. Bir heyecan ve zevk içerisinde zamanımızı değerlendirecek bir pozisyon olması gerekir. Yarın düğüm çözülecek ya Fenerbahçe... Benim gönlüm Fenerbahçe'nin kazanmasını istiyor. 2-1 tahmin ediyorum. Geçen Trabzon-Fenerbahçe maçını Kilis'te izlemiştim. Çevre ve Şehircilik Bakanı vardı. Maç başladığında '3-0 Fenerbahçe alacak' dedim. 'Skoru bilemedin 3-1 oldu' dedi. İnşalah bu sefer skoru bilirim diye tahmin ediyorum. Çünkü gönlümden geçen o ama iyi oynayan kazansın.''
-''Galatasaray kazanırsa seyircinin ayakta alkışlaması gerekir''-
Mustafa Elitaş, ''Ya Galatasaray kazanırsa Kadıköy'de'' sözlerine, ''Tebrik etmek gerekir'' cevabını verdi.
''Kupayı kaldırabilir mi Kadıköy'de'' sözlerine ise ''Kadıköy'de de kupayı kaldırması gerekir. Fenerbahçe taraftarlarının eğer Galatasaray kazanırsa ayakta alkışlaması gerekir'' dedi.
Elitaş, ''Maçlarda totem yapıyor musunuz-'' sorusunu, '' ''Totem değil de heyecanlı anlarım olur. Bizim inancımızda totem... Benim seyredemediğim maçlar Fenerbahçe-Galatasaray maçlarıdır. Dayanamıyorum, aşırı heyecanlanıyorum. Bazen öyle oluyor ki telefonu, televizyonu, radyoyu kapatıyorum. Maç bittikten 10-15 dakika sonra ancak öğreniyorum ve diyorlar ki 'Fenerbahçe galip.' 'Oh be' diyorum'' diye yanıtladı. Elitaş, yarın Fenerbahçe'nin galip geleceğini söyledi.
''Maçı izleyecek misiniz ya da gidecek misiniz-'' sorusuna, ''Artık olgunlaştık herhalde izleyebiliriz. Maça gitmeyeceğim'' karşılığını verdi.
Elitaş, bir gazetecinin, ''Başkanlık sistemi gelirse Fener her yıl şampiyon olur diyorlar'' sözleri üzerine gülerek, ''Bugün güzel... Basınımız her gün böyle olsa keşke'' dedi.
-27 Nisan e-muhtırası-
Bunun üzerine başka bir gazeteci, ''Ben size 27 Nisan'ı sorayım'' diyerek, ''27 Nisan, darbe araştırma alt komisyonunun kapsamı dışında tutuldu. Nasıl değerlendiriyorsunuz-'' sorusu üzerine şöyle konuştu:
''Araştırma komisyonu kurulmasıyla ilişkin önergenin gerekçesinde ve içinde yazılı zaten. 27 Nisan'la ilgili bir e-muhtıra yayınlanmıştır ve yayınlayan kişi de 'ben bunu tek başıma yaptım' diye ifade etmiştir. Ertesi gün ilk defa, şapkasını alıp kaçan iktidarlara alışmış Türk toplumu, dik duran bir Hükümetle karşı karşıya kaldı. 27 Nisan e-muhtırası ya da e-bildirisi sayfalarda kalma durumuyla karşı karşıya kalmıştır. Nitekim en son Sayın Cumhurbaşkanı'nın uyarısıyla internet sayfasından da kaldırıldı. Ama 27 Nisan'ın sonuçları oldu mu- Oldu. Nasıl oldu- 367 garabeti gibi hukuk tarihinde kara leke bırakan bir sonuç ortaya çıkardı. Bununla ilgili komisyon üyesi arkadaşlarımız, 27 Nisan konusunda araştırmalarını yapabilirler, çağırıp görüşlere başvurabilirler. Burası araştırma komisyonudur, soruşturma komisyonu olsaydı savcılık gibi sorgulama görevleri, herkesi çağırma görevleri vardı ama araştırma komisyonlarının herkesi çağırsa da gelmeme hakları var.
Mesela geçen dönemde eski bakanla ilgili soruşturma komisyonu başkanlığı yaptığım süreçte, görevde olan bir siyasi partinin önde gelenini çağırdık, gelmedi. Gelmeme hakları da vardır herhalde. O anlamda baktığımızda, incelenmesi ve rapora dercedilmesi mümkün. Muhalefet partisi milletvekili arkadaşlarımızın, 27 Nisan'a 'Niye girmediniz, orada Dolmabahçe uzlaşmalarınızdan çekiyorsunuz' şeklindeki ifadeleri... Nasıl söyleyeyim- Sayın Kılıçdaroğlu'nun Dolmabahçe görüşmeleri 'Sayın Büyükanıt'la Sayın Başbakan arasında yapılmış bir senaryonun ürünü' deyince... Biri 27 Nisan biri 4-5 mayıs, Dolmabahçe görüşmeleri... Biz 'herhalde tarihi tersinden okuyor' diye düşünüyoruz.''
Elitaş, darbelere dayanak oluşturduğu iddia edilen TSK İçhizmet Kanunu'nun 35. maddesiyle ilgili bir soru üzerine, bu maddenin darbeyi çağıran bir madde olmadığını, darbe yapmaya heveslenenlerin iştahını kabartan bir madde olarak bugüne kadar gözüktüğünü söyledi.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek de gazetecilerin, yarın oynanacak maçla ilgili soru sorma girişimleri üzerine, ''Cami kapısını beyanat kapısı olarak görmüyorum'' dedi.
