KAYNAK : Haber Vitrini
SULTAN SANSARCI
İSTANBUL - Göz tembelliğini; göz ve görme yollarında herhangi bir anatomik ve organik bozukluk olmadığı halde az görme durumu olarak tanımlayan Operatör Dr. Sinan Göker; "Göz tembelliği olan kişilerde görmeyi düzeltici gözlük camları ve kontak lensler kullanılsa bile görme duyusu yeterince arttırılamaz. Çünkü kişide görme algısı gelişmemiştir" dedi.
Göz tembelliğinin doğuştan itibaren 10 yaşına kadar olan dönemde geliştiğini ifade eden ve erken teşhisin önemine değinen Dr Sinan Göker, "Kritik dönemde tedavi edilmeyen gözler tembel kalır. Sonuç olarak, 9-10 yaşlarına geldiğinde çocuğun görme seviyesi ne kadar ise ömür boyu o kadar olacaktır. Bu yaşlardan sonra yapılacak tedavinin hiç bir anlamı yoktur" şeklinde konuştu.
Dr. Sinan Göker, evebeynlerin bu konuda son derece dikkatli olması gerektiğini belirterek, "Aileler, çocukların gözünde şaşılıktan ya da az görmeden şüpheleniliyorsa, bunu hisseder hissetmez hemen bir göz hekimine başvurmalılar. Çocuklar 4 yaşından itibaren göz muayenelerine kolayca adapte olurlar. Bu nedenle bu yaştan itibaren tüm çocukların göz kontrolu şarttır" dedi.
Göz tembelliği tedavisinin uzun ve zahmetli bir süreç gerektirdiğini anlatan ve hekim-aile işbirliğinin önemini vurgulayan Operatör Dr. Sinan Göker, "Muayene sonucu göz tembelliği saptanan çocuklar için tedavi süreci başlar. Sağlam gözün kapatılarak tembel gözün görmesinin kuvvetlendirilmesi en önemli tedavi yöntemidir. Kapama tedavisi yanısıra göz damlaları, gözlükler, ekzersizler ve bazen ameliyat, kontakt lensler ve laser tedavide kullanılan diğer yöntemlerdir" şeklinde konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:48
