
GÜL: MAZOTU 1 YTL YAPARSANIZ YOL YAPAMAZSINIZ!..
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, seçim çalışmaları çerçevesinde bulunduğu Kayseri'de FOX TV'nin canlı yayınına katılarak iç ve dış politika konularını değerlendirdi.Gül, meydanları en çok ziyaret eden partinin AK Parti olduğuna işaret ederek, bütün Türkiye'yi dolaştıklarını kaydetti.
Seçimin yaz sıcaklarının hüküm sürdüğü Temmuz ayının ortasında yapılmasının bir tercih olmadığına işaret eden Gül, erken seçim kararının cumhurbaşkanı seçiminin çıkmaza girmesinin ardından alındığını hatırlattı.
''Cumhurbaşkanı seçimlerinin tıkanmış olması bu seçimleri olağanüstü bir seçim haline getirdi'' diyen Gül, seçim meydanlarındaki argümanların ve heyecanın da buna göre şekillendiğini ifade etti.
Seçim meydanlarında, öncelikle halkın hafızasına ülkenin 4,5 yıl önceki durumunu getirdiklerini, daha sonra da hükümet olarak 4,5 yıl içerisinde her alanda kaydettikleri başarıları anlattıklarını belirten Gül, ''Maalesef seçim meydanlarında, 'Hükümetin yapamadığını daha iyi yaparım' denileceği yerde bazı yalanlar, iftiralar, bildiğimiz, alışkın olduğumuz polemikler, birbirini suçlamalar, bunlara da maalesef şahit oluyoruz. Halbuki bunlar Türkiye'ye çok şey kaybettirdi'' diye konuştu.
''HALKI KANDIRAN VAATLER''
Abdullah Gül, ''Siz niye mazotun 1 YTL olacağını, ÖSS'nin kaldırılacağını söylemiyorsunuz?'' şeklindeki soruya karşılık, ''Bu kadar öğrenciyi üniversiteye imtihansız alacağım derseniz bu inandırıcı olmaz. Bu sadece o anda halkı kandırıcı bir vaat olur. Biz bunun yerine 39 tane yeni üniversite açtığımızı anlatıyoruz'' dedi. Gül, şöyle devam etti.
''Su bile parayla, 'Mazotu parasız yapacağız' diyecek halimiz yok ki...Türkiye eğer petrolü olan bir ülke olsaydı, petrol üreten bir ülke olsaydı, onu diyebilirdiniz. O zaman da diyemezdiniz. Suudi Arabistan'da bile mazot parayla, ayrıca bir de vergi var. Siz 'Mazotu 1 YTL'ye satacağım' derseniz, satabilirsiniz. Ama o zaman yol yapamazsınız.'' Önemli olanın alınan vergiyi halka hizmet için kullanabilmek olduğuna işaret eden Gül, vergilerin eskiden batan bankalar için kullanıldığını ifade ederek, AK Parti döneminde batan banka olmadığına dikkati çekti.
Partisinin Türkiye'ye ''gerçekçi, açık ve dürüst'' bir siyaset şekli getirdiğini söyleyen Gül, ''Böyle uçuk fikirler, hayali vaatler, bunları asla yapmıyoruz. Çünkü biz iktidar partisiyiz, yarın da iktidar olacağımıza inanıyoruz. Yarın iktidar olacağına inanmayanlar böyle vaatlerde bulunabilirler'' dedi.
Bir soru üzerine cumhurbaşkanı seçim sürecine de değinen Gül, gelecek dönemde nasıl bir meclis olacağının, meclise giren partilerin kendi adaylarını gösterip göstermeyeceklerinin şu anda bilinemeyeceğini ifade ederek, bununla beraber AK Parti olarak hep beraber anlaşarak cumhurbaşkanını halkın seçmesini tercih ettiklerini söyledi.
Bir soruyu yanıtlarken ''kadrolaşma'' söylentilerine de değinen Gül, şunları kaydetti:
''Ben 4,5 yıldır dışişleri bakanıyım. Ben geldiğimden bu yana özel kalemimdeki bana çay kahve getiren, gelen misafirlerime hizmet eden garson arkadaşları bile değiştirmedim. Ben geldim, daha önceki bakanın özel kalem müdürü kim ise onunla çalışmaya devam ettim. Onun tayini geldi, tayin ettik. Başka bir arkadaşımız geldi'' diyen Gül, kadrolaşma iddialarının inandırıcı olmadığını söyledi.
''Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, daha önce bakanlık içindeki bazı atamaları ve MGK Genel Sekreterliği için gösterilen adayı uygun bulmamasını nasıl değerlendirdiğinin'' sorulması üzerine de Gül, ''Cumhurbaşkanının takdiri demekten öte bir şey söyleyemem. Ama ben bunları hiç bir zaman polemik konusu da yapmadım. Ama ortada böyle bir gerçek var. Bu gerçek de, Cumhuriyet tarihi boyunca Dışişleri Bakanlığında ilk defa olan bir olay '' yanıtını verdi.
''BÜTÜN KESİMLERİ TEMSİL EDİYORUZ''
Gül, AK Parti'nin farklı bir listeyle seçime gittiğinin hatırlatılması ve parti olarak kendilerini nasıl tanımladıklarının sorulması üzerine, ''Türk halkının yarısına yakınının oyunu alan bir parti Türkiye'nin zaten merkezinde olan bir partidir. Biz kendimizi muhafazakar demokrat parti olarak tarif ettik'' dedi.
Partiler içinde yeni bir kan dolaşımın her zaman olabileceğine işaret eden Gül, ''Biz herkese kucak açıyoruz. Bizim ilkelerimiz gayet açıktır. Gelen arkadaşlarımız da çok değerli arkadaşlarımızdır. Onlar da onların kıymetini bilmemişler açıkçası, biz görüyorsak o da takdir edilecek bir iş. Türkiye'nin bütün kesimlerini temsil ediyoruz'' diye konuştu.
Bakan Gül, seçime katılan bağımsız adaylarla ilgili olarak da, ''Seçen kim? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları. Nasıl seçiliyor? Anayasa ve kanunların çizdiği çerçevede birisi aday oluyor ve halk onu seçiyorsa, o da milletvekili oluyorsa sadece saygı göstermemiz gerekir'' dedi.
TÜRKİYE'NİN AB YOLCULUĞU
Türkiye'nin AB'ye üyelik süreciyle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Gül, Türkiye'nin AB ile fiili müzakerelere başlamış bir ülke olduğuna işaret ederek, 1960 yılından beri bütün siyasi partilerin bunu hedeflediğini ancak onların ''zaman kaybettirdiğini'' ifade etti.
''Ben inanıyorum ki müzakere sürecini Türkiye başarıyla bitirecek ve üye olacaktır'' diyen Gül, bundan sonraki süreçte AB'nin yapacağı bir şey olmadığını, Türkiye'nin üzerine düşeni yapmayı sürdürmesi gerektiğine işaret etti.
"BİZİM KENDİ TASARRUFLARIMIZ TÜRKİYE'Yİ HIZLI KALKINDIRMAYA YETMİYOR. ONUN İÇİN BİZİM BAŞKALARININ TASARRUFLARINI TÜRKİYE'YE GETİRİP, TÜRKİYE'DE KULLANMAMIZ GEREKİYOR"
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, seçim çalışmaları çerçevesinde bulunduğu Kayseri'de TGRT'nin canlı yayınına katılarak, iç ve dış politika konularında değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Gül, "yabancılara gayrimenkul satışı konusunda AK Parti'nin ağır eleştirilere maruz kaldığının" hatırlatılması üzerine, "hükümet sanki Türkiye'nin topraklarını satıyormuş gibi bir kampanya yürütüldüğünden" yakındı.
Öncelikle bunun karşılıklılık ilkesine dayandığına işaret eden Gül, Türk vatandaşlarının da yurt dışından gayrimenkul alabildiğini hatırlattı.
Rakamlara bakıldığında Türkiye'de en çok mülkün, Bulgaristan'daki, Yunanistan'daki soydaşlara satıldığının görülebileceğini kaydeden Gül, "Bunun dışında baktığımızda, böyle toplu bir gayrimenkul satışı yok Türkiye'de" diye konuştu. Gül kendi iktidarları sırasında satılan gayrimenkullerin eski iktidarlar döneminde satılanlardan daha az olduğuna da dikkati çekti.
Bu konuda mevcut sınırlamaların varlığına da işaret eden Gül, "Böyle bir vatan toprağının satışı söz konusu değil" diyerek, bir Türkün Londra'dan, Berlin'den ev aldığı gibi, İngilizlerin ve Almanların da Türkiye'den ev aldığını ve Türkiye Cumhuriyeti'nin tapusuna güvenen bu kişilerin her yaz 2 ay Türkiye'ye tatil amacıyla geldiklerini ve ülkeye yüz binlerce dolar bıraktıklarını söyledi.
Türkiye'den ev alanların da, sıradan insanlar olmadıklarını belirten Gül, bu konularda eleştirilerde bulunurken biraz insaflı olunması gerektiğini ifade etti.
ÖZELLEŞTİRMELER
Gül, özelleştirme konusunda hükümete yöneltilen eleştirilere yanıt verirken, "devletin ticarette yarışamadığının" kabul edilmesi gerektiğine dikkati çekti.
Özelleştirme ihalelerinin daha önceki dönemlerde olduğu gibi kapıların arkasında değil, "açık, şeffaf, herkesi adeta çarpıştırarak" yapıldığını söyleyen Gül, Petkim'in özelleştirilmesini örnek verdi.
Kazakistan'ın Asya'nın parlayan yıldızı olduğunu vurgulayan Gül, Kazakların bütün gelirlerini ABD'ye, İngiltere'ye, Rusya'ya yatırdığını belirterek, "Türkiye'ye getirip yatırsalar iyi olmaz mı?" diye konuştu.
Petkim'e milyarlarca dolar yatırım yapılacağını söyleyen Gül, bunun en çok Türkiye'ye ve Türk insanına faydaları olacağını kaydetti. Gül şunları söyledi:
"Yatırım tasarruftan gelir. Bizim kendi tasarruflarımız Türkiye'yi hızlı kalkındırmaya yetmiyor. Onun için bizim başkalarının tasarruflarını Türkiye'ye getirip, Türkiye'de kullanmamız gerekiyor" Gül, bunun için de yabancıların Türkiye'ye güvenmesi gerektiğini ve bürokrasi engelinin kaldırılması dahil bu yönde önemli adımlar attıklarını söyledi.
"AĞIRIMA GİDİYOR"
Gül, sorular üzerine hükümete yönelik "Kıbrıs'ı sattılar" şeklindeki eleştirileri de değerlendirerek, "İnanın ki, en ağırıma giden konulardan birisi bu" diyerek şöyle devam etti:
"Kıbrıs'tan bir tane asker çektik mi? Bir metre kareyi verdik mi? Terk ettik mi? Peki nereden çıkıyor bu? Bu maalesef çok kötü bir propaganda. Siyasi etik noksanlığından çıkıyor" AK Parti hükümetinden önce Kıbrıs'ta fert başına düşen gelirin 4800 dolar olduğunu 4,5 sene içinde bunun 11200 dolara çıkarıldığını hatırlatan Gül, KKTC ve Rum kesimi arasında geçmişte ekonomik anlamda var olan büyük uçurumu giderme yönünde attıkları adımları anlattı.
Gül, KKTC ekonomisini sağlamlaştırdıklarını, bununla birlikte KKTC Cumhurbaşkanının bir çok liderle resmi görüşmelerde bulunmasının da çok önemli bir gelişme olduğunu belirtti.
Daha önce Kıbrıs Türklerin dışarıda temsil edilmediğini, ancak şu anda 11 ayrı ülkede temsilciliğinin bulunduğunu da vurgulayan Gül, Rumların Annan Planına "Hayır" diyerek, uzlaşmayan tarafın kendileri olduğunu tüm dünyaya gösterdiklerini belirti.
TERÖRLE MÜCADELE
Terörle mücadele konusunu da değerlendiren Gül, "AK Parti'yi yıpratmak için maalesef terör konusu istismar ediliyor" diyerek, terörün, devletin, halkın, siyasetçilerin, herkesin meselesi olduğunu söyledi.
Gül, terör örgütünün hükümetin bölgedeki halkı yeniden kazanma girişimlerine engel olmak amacıyla eylemlerini sürdürdüğüne işaret etti.
Terörle mücadele konusunda kararlı biçimde yürümek gerektiğini belirten Gül, "Bir tane şehit haberi duyduğumuzda hepimizin yüreği dağlanır" dedi.
Gül, "AK Parti'nin cumhuriyetin temel değerleri için tehdit oluşturduğuna" ilişkin söylentileri de değerlendirdi.
Bazılarının bu söylentileri kasıtlı olarak ortaya attığını belirten Gül, "Cumhuriyetin değerlerine bizler sahip çıkmayacaksak, Türkiye'de neredeyse oyların yarısını alan bir parti çıkmayacaksa, o zaman zaten iş işten geçmiş demektir" diyerek, Atatürk'ün gösterdiği istikametin, "Ülkeyi muasır medeniyetlerin üstüne çıkarmak olduğunu" hatırlattı.
Gül şunları kaydetti:
"Kimin kılığına kıyafetine müdahale ettik? Kılığına kıyafetine hala müdahale edilenler var ama... Böyle düşünenlerinin insaf etmeleri lazım. Herkes istediği gibi giyinir, herkes istediği gibi yaşar"
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 17:17