Gündem
  • 7.12.2012 17:05

Gül'den 'Büyükşehir Yasası' ile ilgili FLAŞ açıklama

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve 26 İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'' ile ilgili olarak, ''Ben, Anayasa ile ilgili kısımlarını dikkatli ve titizli bir şekilde incelettim ve Anayasa Mahkemesi'nin ortaya çıkan bu benzer kararları çerçevesi içerisinde de neticede bunu yayımladım'' dedi.
          Gül, bir gazetecinin ''Büyükşehir Yasası'nı onaylamıştınız, muhalefet partilerinden çeşitli eleştiriler geldi. CHP, Anayasa Mahkemesi'ne taşımaya hazırlanıyor yasayı, sizin eleştirilere bir yanıtınız olacak mı-'' sorusu üzerine şunları söyledi:
     ''Yeni Büyükşehir Yasası, biliyorsunuz çok tartışılarak çıktı. Lehinde, aleyhinde çok iddialar söz konusu oldu. Onun için yasa çıktıktan sonra ben, Kanunlar ve Kararlar Başkanlığı'mıza ve hukukçularımıza bu yasayı gayet titizlikle incelemelerini istedim. Ayrıca bu süre içerisinde beni ziyaret eden siyasi partilerimiz oldu, onların da itirazlarını dinledim. Lehinde gelenler de tabii oldu. Onların hepsini de dinledim ve hepsine söylediğim şey şu oldu, 'Bu yasa çok tartışılan bir yasa, ben bunun Anayasa ile olan ilgisine bakmak durumundayım. Anayasaya herhangi bir aykırılığı var mı yok mu- Bunu titizlikle inceleyeceğiz' dedim. Bunun diğer tarafı ise siyaset alanını ilgilendiren, çünkü lehinde ve aleyhinde çok konuşuluyor neticede ona karar verecek, günü geldiğinde millettir.''
     Hukukçuların yasayı titizle incelediklerini dile getiren Gül, şunları kaydetti:
     ''Bu noktada da bizim hukukçularımız gayet titizlikle incelediler ve sonunda şunu gördüler ki 2004 yılında mahalli idarelerle ilgili çıkan yasa, o zaman yine Anayasa Mahkemesi'ne götürülmüş ve aynı bugünküne benzer iddialarla Anayasa Mahkemesi'ne götürülmüş. Anayasa Mahkemesi, 2007 yılında bu iddiaları geçerli görmemiş ki o günkü heyet, malum 367 kararını alan Anayasa Mahkemesi'ndeki heyettir. Bundan sonra da yine Anayasa Mahkemesi'ne çıkan mahalli idarelerle ilgili bazı kanunlar var, onlar da Anayasa Mahkemesi'ne götürülmüş. Kocaeli, İzmir, büyükşehirle ilgili. Onlar da yine Anayasa Mahkemesi tarafından birkaç kez bu tip iddialarla ilgili kanunlar, hepsi 'Anayasaya aykırı değil' diye geri gönderilmiş. Dolayısıyla orada tasvip görmemiş bu iddialar. Bunun üzerine ben de bu yasayı yayımladım. İşin siyasi tarafı tabii ki tartışılır, lehinde, aleyhinde konuşuluyor ama dediğim gibi onları siyaset alanına bıraktım. Ben, Anayasa ile ilgili kısımlarını dikkatli ve titizli bir şekilde incelettim ve Anayasa Mahkemesi'nin ortaya çıkan bu benzer kararları çerçevesi içerisinde de neticede bunu yayımladım.''

''Ticaretimiz şu anda 2,5 milyar dolar civarına ulaşmıştır''

Gül, Libya'da 2011 yılında yaşanan halk devrimi sonrasında serbest seçimle oluşturulan Genel Ulusal Kongre ve Devlet Başkanı Muhammed Yusuf Magaryaf'ın ve beraberindeki kabine üyeleri ve kongre milletvekilleri ile Türkiye'yi ziyaret ettiğini belirterek, ziyaretin Türkiye ile Libya arasındaki kadim kardeşliğin yeniden güçlü bir şekilde canlandığının en büyük işareti olduğunu söyledi.
     Magaryaf'ın ilk ziyaretlerinden birini Türkiye'ye yaptığını ifade eden Gül, şunları kaydetti:
     ''Bildiğiniz gibi Türkiye-Libya arasındaki ilişkiler çok eskidir. 500 yıllık bir tarihi vardır. Uzun yıllar hep beraber yaşamışızdır. Öyle günler olmuştur ki geçmişte işgalcilere karşı Trablus'u, Bingazi'yi aynı İstanbul gibi Anadolu toprakları gibi omuz omuza hep savunmuşuzdur. Maalesef böyle güzel bir ülke çok uzun yıllar, 42 yıl acımasız bir diktatörlüğün ve acımasız bir rejimin maalesef yönetiminde olmuş ve Libya halkı çok büyük acılar çekmiştir. 17 Şubat Devrimi çok büyük bir halk ayaklanması olmuştur ve bu büyük devrim neticesinde Libya bugün özgürlüğüne kavuşmuştur ve Libya'yı değerli kardeşlerimiz yeniden kurmaktadırlar.''
     Gül, Magaryaf'ın 1980'li yıllarında diktatörlüğe karşı ayaklanarak ulusal kurtuluş mücadelesi başlatanlardan birisi olduğuna işaret ederek, heyette bulunan bakan ve milletvekillerinin yıllarca hapishanelerde kaldıklarını ve büyük acılar çektiklerini dile getirdi.
     Yeni yönetimin Libya'yı tekrar ayağa kaldırmak için büyük bir gayret içerisinde olduğuna dikkati çeken Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
     ''Dolayısıyla böyle kardeş ülkenin yeni yönetimi ile Türkiye omuz omuza, el birliği içerisinde çalışmaktadır. Devrim sırasında da bildiğiniz gibi yine Türkiye bütün gücü ile her şeyimiz ile devrimin yanında olduk ve o zaman birçok operasyonlara hava, deniz kuvvetlerimizin katıldığını hep hatırlayacaksınızdır. Bunları bugün değerli dostlarımız büyük bir şükran ile yad etmektedirler.''
     Gül, yaptıkları ikili görüşmelerde ilişkileri çok daha ileri noktaya taşımak için birçok konuyu ele aldıklarının altını çizerek, ''Önce Libya'nın yeniden kurulduğunu, yeniden yapılandırıldığını söyledim, sizlere. Libya'nın bütün güvenlik birimlerinin kurulmasında yine dayanışma içerisindeyiz. Daha önce biliyorsunuz, Libya Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları Türkiye'yi ziyaret ettiler ve komutanlarımız ile hep görüştüler. Yine emniyet güçleri ile ilgili polis teşkilatlarımız arasında hep işbirliği vardır'' dedi.
     Libya'nın yeniden yapılanması sürecinde ve kurumların kapasitelerinin artırılmasında Türkiye'nin bütün gücü ile işbirliği içerisinde olacağını ifade eden Gül, ''Ekonomik ilişkilerimize çok önem veriyoruz. Ticaretimiz şu anda 2,5 milyar dolar civarına ulaşmıştır. Serbest ticaret anlaşması ve vergi muafiyeti gibi anlaşmaların hazırlıklarını yapacağız ve bunları da yakında imzalayacağımızı umuyoruz. Yine Türkiye olarak karşılıklı yatırımlara çok önem verdiğimizi, Türk müteahhitlerinin Libya'da vakti ile çok önemli işler yapmışlardır. Türkiye'deki birçok müteahhitlik şirketi Libya'da yaptıkları faaliyetler neticesinde hep büyümüştür. Bundan dolayı Libya halkına karşı hem kendilerinin çok büyük bir dostlukları ve şükranları vardır. Aynı zamanda da ilişkilerimizin bundan sonra devamı konusunda bunlar çok güzel tabii ki referanslardır'' diye konuştu.
     Gül, dayanışma ve işbirliğinin güçlü bir şekilde devam edeceğinin altını çizerek, şunları söyledi:
     ''Türk halkı Libya halkına çok büyük bir sempati duymaktadır. Öyle ki aramızdaki şu anki ilişkilerin en iyi örneği Libya ile Türkiye arasında THY'nin haftada 31 seferi vardır. Bunu en kısa süre içerisinde 40'ın üzerine çıkartma taleplerimiz söz konusudur. Demek ki karşılıklı şekilde çok büyük bir sevgi, muhabbette var. Bu iki ülkenin ilişkilerinin ne kadar yakın olduğunu gösterir. Bayraklarımızdaki ay-yıldızlar da Türkiye'nin ve Libya halkının birbirine olan muhabbetinin en güzel sembolleridir.''

    

AA

Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 10:39

İLGİLİ HABERLER