Gündem
  • 24.2.2011 17:32

"HABERAL'IN ANİ ÖLÜM RİSKİ VAR"

YUSUF MELİKOĞLU
İSTANBUL
Avukat Dilek Helvacı, "Müvekkilimin ani ölüm riski olduğu, şimdiki hastaneden verilen raporlarla da ortadadır" dedi.
Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde açıklama yapan avukat Dilek Helvacı, sözlerine, eski Başbakanlardan Bülent Ecevit'in Başkent Üniversitesi'nde yapılan tedavisinde müvekkilinin yer almadığını belirterek başladı. Helvacı, "Müvekkilim yok hükmündeki 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun raporuna dayanılarak müdavim hekim ve nöbetçi hekimin onayı alınmaksızın yaşam hakkına açıkça kast edilerek zorla Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülmüştür.
Müvekkilimin sağlık durumu ile ilgili sanki farklı raporlar hazırlanmış gibi hem müvekkilimi hem hastaneyi zan altında almaya yönelik birtakım ithamlar karşısında açıklama yapmak zorunda kaldık. 11 Şubat'tayapılan tetkiklerin sonuçlarını ancak 14 Şubat'ta alabildik" dedi. Açıklaması sırasında elindeki raporları da gösteren Dilek Helvacı, "Müvekkilimin ani ölüm riski olduğu, şimdiki hastaneden verilen raporlarla da ortadadır. Durumu bu kadar ileri derecede ağır olan bir kişinin sağlığı konusunda halen spekülasyonların yapılması, müvekkilimin 23 aylık haksız tutukluluğunu örtbas çabasıdır. Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu'nun da 15 ay önce müvekkilimin ani ölüm riski olduğu yönünde raporu vardır.
Müvekkilimin zorla götürüldüğü Sağlık Bakanlığına bağlı Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan tetkikler neticesinde, daha önce İ.Ü. Kardiyoloji Enstitüsü'nde yapılan tüm teşhis ve tedaviler aynen doğrulanmıştır. Sağlık Bakanlığına bağlı hastanenin de verdiği raporlarda görülmektedir" diye konuştu.
Avukat Helvacı, müvekkilinin sorumlu gördüğü kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu belirterek şunları söyledi:
"Ben tıp otoritesi değilim ama elimdeki raporlara göre sadece vatandaş olarak dahi bu şekilde bir karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum. 3. İhtisas Kurulu yok hükmündeki kararıyla Kardiyoloji Enstitüsü'ndeki raporların tartışmalı hale geldiği konusunda bir ithamda bulundu. Bu kuruldan artık bu aşamadan sonra verilecek kararların zaten tamamen bilimsel olmadığı bu kararıyla ortaya çıkmıştı. Haberal, Bülent Ecevit'in tedavi sürecinde hiçbir şekilde yer almamıştır.
Sadece üniversitenin rektörü statüsünde idari ve ağırlama görevini gerçekleştirmiştir. Biz duruşmada da bunu izlettik. Karaoğlan belgeselinin kamera arkası görüntülerinde gerek Ecevit gerekse eşi Başkent Üniversitesi'ndeki tedavi sürecinin tamamıyla doğru olduğunu, kendisine yanlış tedavi yapılmadığını ilk ağızdan kendileri sağlığında belirtmişlerdir. Bunlar tamamen 23 aydır devam eden tutukluluk halini örtbas etmek için ortaya atılan çirkin iddialardır."

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 20:58

İLGİLİ HABERLER