HABERVİTRİNİ'NDEN BİR BOMBA DAHA...SAVCI'DAN TAYYİP ERDOĞAN'A İLK SORU:" 1 MİLYON DOLARIM VAR " DEMİŞSİNİZ BU DOĞRU MU ?

KAYNAK : Haber Vitrini HİLAL ÖZTÜRK ANKARA(ÖZEL HABER)- Adalet ve Kalkınma Partisi (Ak Parti) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, hakkında, 'haksız mal varlığı edindiği' iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bekir Selçuk'a sözlü olarak açıklamalarda bulundu. Erdoğan yazılı olarak mal varlığı beyannamesini 10 gün içerisinde ibraz edeceğini bildirdi. Soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bekir Selçuk'un, Ak Parti Lideri Erdoğan'a ilk ve tek sorusu, 'Mal varlığım 1 milyon dolar eder, demişsiniz..Bu ifadenizi kabul ediyor musunuz' oldu. Erdoğan bu soru üzerine şunları söyledi: "Israrla başka malvarlığım olduğu bazı medya araçlarında iddia olunmaktadır. TV programındaki ısrarlı ve belki biraz da kasıtlı sorularla, 'bir milyon dolar kadar mı' denmesi üzerine herhangi bir hesap yapmadan, 'eder' deyiverdim. Bu karşılığın mutlak bir beyan olarak algılanması, hem hayatın gerçeğine aykırıdır ve hem de izafi olduğu için ölçülebilir değildir. İzafidir çünkü örneğin; özellikle iki yıla yakın süredir yoğun şekilde hissetmekte olduğumuz ekonomik sıkıntılar içinde pek çok şirket zarar etmekte veya faaliyeti sona ermektedir. Böyle bir dönemde bile ortak olduğumu şirketlerden iki tanesi gelir sağlamakta ve vergi ödemektedirler. Dolayısıyla ortağı olduğum şirketlerın mevcutlarıyla birlikte hisse değerlerinin yükseldiği kanısındayım. Bu en azından benim için böyledir. Bunu önemsiyorum. Önemsediğim varlığın bende oluşturacağı izafi değer, üçüncü şahısların bakışlarıyla örtüşmeyebilir. Bu izafi bakışın 'varlık' olarak beyanı mümkün değildir. Bunu da özellikle belirtmek isterim". Erdoğan mal varlığını yazılı olarak sunmak için 10 gün süre istedi. Erdoğan'ın avukatları bu süre içerisinde mal varlığı beyannamesini sunacaklarını bildirdiler. Erdoğan'ın Başsavcı Vekili Selçuk'un odasında daha uzun kalmasına neden olan konu ise Ali Altın isimli bir vatandaşın şikayet dilekçesiydi. Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan Ali Altın isimli vatandaş, Konya Ereğli'de bulunan Sümerbank Pamuklu Sanayi Fabrikası'nın yaklaşık 10 yıl önce hükümet kararı ile özelleştirildiğini, Recep Tayyip Erdoğan ve Albayraklar A.Ş'nin ortaklık kurarak bu ihaleyi kazandıklarını ileri sürdü. Erdoğan'ın Hazine'den kredi alarak Albayraklar A.Ş'yi finanse ettiğini öne süren Altın, özelleştirmenin ve Hazine'den alınan kredinin araştırılarak soruşturma başlatılmasını talep etti. Altın'ın dilekçesi görevsizlik kararı ile Konya Ereğli Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Ereğli Başsavcılığı ise kredinin Hazine'den alındığı iddiası üzerine, yetkisizlik kararı ile dilekçeyi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Başsavcı Vekili Selçuk, işte bu dilekçeyi de Erdoğan'a sordu. SAVCI, ALBAYRAKLAR İLE ORTAKLIK İDDİASI ÜZERİNE ERDOĞAN'I TELEFONLA ÇAĞIRDI Başsavcı Vekili Bekir Selçuk, Albayraklar A.Ş ile Erdoğan arasında ortaklık olduğu iddiası üzerine dün Erdoğan'ı telefonla ifade vermeye çağırdı. Edinilen bilgiye göre, Erdoğan'ın 'bir milyon dolarlık mal varlığı' konusundan çok bu iddia, bugünkü sorgulamanın temeline yerleşti. Erdoğan bu iddiaları şaşkınlıkla karşıladı ve ifadesinin büyük bölümünü bu konu oluşturdu. Erdoğan, hakkındaki ithamların bir süredir devam eden 'karalama kampanyalarından' ibaret olduğunu ileri sürerek, Albayraklar A.Ş ile hiçbir ilişkisi olmadığını ifade etti. Bu olaydan da haberdar olmadığını belirten Erdoğan, suçlamaları kesin bir dille yalanladı. Erdoğan ayrıca, Ali Altın isimli vatandaş hakkında araştırılma yapılmasını ve soruşturma başlatılmasını istedi. Ak Parti Lideri Erdoğan, bu tür iftiraların karşılıksız kalmaması gerektiğini bildirdi. Erdoğan'ın avukatı Hayati Yazıcı da bu konuya ilişkin bir dilekçe verdi. Bu dilekçede de, "..iddia konusu özelleştirme ile müvekkilimizin uzaktan yakından hiçbir alakasının olmadığı da tebeyyün etmiş bulunmaktadır. Veya Özelleştirme İdaresi ile yapılacak yazışma sonucu iddiaların aslı esası olmadığı anlaşılacaktır. Zaten büyük olasılıkla mevhum ihbarı yapan kişinin amacı da müvekkilin celbini sağlatmak, ismini gizleyerek iftira curmü nedeniyle takibata uğramaktan kurtulmayı başarmaktır.Yani müfteri savcılık makamını kendi amacına hizmet etmeyi planlamış profesyonelce bir tertip içinde gözükmektedir" denildi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:57