
Halkbank'tan reel sektöre 350 milyar lira kredi
Halkbank, 2018’in 9 ayında ekonomiye değer katmayı sürdürdü. Bankanın bu dönemde reel sektöre sunduğu krediler % 34,4 artışla 350,3 milyar TL’ye çıktı.
Halkbank, aktif büyüklüğünü 2017 yılının sonuna göre yüzde 26,8 artışla 387,3 milyar TL’ye taşıdı. Bankanın toplam mevduatı aynı dönemde yüzde 23,8 artışla 239,2 milyar TL’ye ulaştı. Yılın ilk 9 ayında reel sektörün finansman ihtiyacının karşılanmasına yönelik çalışmalarını sürdüren banka üçüncü çeyrek sonunda toplam kredilerini 2017 yıl sonuna göre yüzde 34,4 artırarak 350,3 milyar TL’ye yükseltti. KOBİ kredilerinin de dahil olduğu ticari kredileri, 2017 yıl sonuna göre yüzde 34,9 artış göstererek 217 milyar TL’ye ulaşan Halkbank’ın KOBİ kredileri pazar payı yüzde 15,2 olarak gerçekleşti.
NET KÂRI 2.2 MİLYAR TL
Bankanın 9 aylık net kârı ise 2,2 milyar TL oldu. Türk bankacılık sektörünün yılın üçüncü çeyreğinde, finansal istikrarın yeniden tesisinde zorlu bir dönemi başarıyla yönettiğini ifade eden Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan şunları söyledi: “Finansal dalgalanmaları geride bıraktığımız süreçte herhangi bir likidite daralmasının yaşanmaması sektörümüzün önceliği olmuş, geri ödemelerin vadelendirilmesi konusunda getirdiğimiz esneklikler piyasalara güven vermiştir. Türkiye Bankalar Birliği’nin aynı dönemde aldığı kredi vadelendirmesine ilişkin tavsiye niteliğindeki kararı da yatırım ve üretim sürekliliğine önemli bir katkıda bulunmuştur.”
Esnaf ve KOBİ’nin yanında olacak
Müşterilerinin finansal talep ve ihtiyaçlarına hızlı ve akılcı çözümler sunmaya büyük özen gösterdiklerini belirten Arslan şunları ifade etti: “Ürün ve hizmet kalitemizi geliştirmek üzere attığımız her adımın, reel sektöre fayda sağladığına bir kez daha şahit olmaktayız. Bu adımların yanı sıra, reel sektörün dönemsel ihtiyaçlarına uygun yeniden vadelendirme çözümlerinde de öncü bankalardan biriyiz. Bugüne kadar olduğu gibi, esnaf ve KOBİ’ler başta olmak üzere, müşterilerimizin her türlü ihtiyaçlarında yanlarında olmayı sürdüreceğiz.”
Faizleri indirmek için çalışıyoruz
Yeni Ekonomi Programı’nda belirlenen disiplin ve dengelenme hedeflerinin kısa sürede sonuca ulaştığına ve değişimi esas alan yeni dönemde, reel sektörün finansman ihtiyacının karşılanmasında verimliliğin önemine dikkat çeken Arslan şunları söyledi: “Dengeleme sürecinde özel sektörün Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’na hızla verdiği olumlu yanıt, dalgalanmanın geçici olacağına inancın bir göstergesiydi. Bizim sanayisi yüksek teknolojili üretimde uzmanlaşmış, yerli ve milli üretimle dışa bağımlılığını en aza indirmiş Türkiye idealine olan inancımız tamdır. Enflasyonla mücadelenin bir gereği olarak, faiz oranlarının aşağı yönlü değişimi için çalışmaktayız. Yerli ve milli üretimde önemli bir farkındalığın oluşmasını sağlayan bu dönemin sonunda, Türkiye’nin yeni bir başarı hikâyesi daha yazacağına yürekten inanmaktayız.”
Güncellenme Tarihi : 10.11.2018 12:22