
Hani Tayyip Bey muhtar bile olamazdı!..
AK Parti'nin gireceği ilk seçimlerden önce her türlü yola başvurulduğunu belirten Arınç, "Tayyip Bey'le ilgili kasetler yayınladılar.Ardından davalar mahkemeler.İstanbul birinci bölgeden birinci sıra aday olan Genel Başkanımızın kurucu üye bile olamayacağı, haliyle aday da olamayacağı kararı çıkmış. Ne kadar üzüldüğümüzü arkadaşlarımız bilirler. 'Başını kesersek bu iş burada kalır' diye düşündüler.Ama yanıldılar" dedi.
''Sağa baksanız, sola baksanız, yazı da gelse tura da gelse AK Parti'yi görüyoruz'' diyen Arınç, bunun sırrının ne olduğunu çoğu zaman kendisinin de düşündüğünü ifade etti. Bu konuda Türkiye ve Gaziantep örneğine bakılması gerektiğini aktaran Arınç, şöyle devam etti:
‘Gayri Meşru Yollar Denediler’
''Biz 14 Ağustos 2001 yılında kurulduk. 1 yıl sonra, takriben 14 ay sonra seçimlere gittik. Yanımızdaki rakipler eski ve köklü siyasi partilerdi. Bizim önümüze geçmek için sadece meşru yollar değil daha çok gayri meşru yollar denendi.
Baskılar, yol kesmeler denendi. Düşünün ki gümbür gümbür seçimi kazanacağınız belli. Başımızdaki Genel Başkanımız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan bu yana halkın kahramanı haline gelmiş, efsanevi sevgiye ve saygıya mazhar olan bir insan.
'Başını Kesersek Bu İş Burada Kalır'
Herkes onunla birlikte Türkiye'nin yeni bir sayfa açacağını düşünüyor. O'na güveniyor, O'na inanıyor. Aday listelerimizi yapmışız, şu kaset yayınlandı, şuradan şu şikayet, buradan bu şikayet oldu, eski defterler. Ama düşününki seçime 1,5 ay kalmış, İstanbul birinci bölgeden birinci sıra aday olan Genel Başkanımızın kurucu üye bile olamayacağı, haliyle aday da olamayacağı kararı çıkmış. Ne kadar üzüldüğümüzü arkadaşlarımız bilirler. 'Başını kesersek bu iş burada kalır' diye düşündüler.
‘Muhtar Bile Olamayacak’ Manşeti
Muhalefetin zil takıp oynadığını hatırlarım. O günlerde sık televizyona çıkardık, düşüncelerimizi ifade etmek için. O günlerde sevinenleri çok iyi hatırlıyorum. Bize şunu söylüyorlardı, 'Tayyip Bey'in aday bile olmayacağı kesinleşti. Milletvekili bile olmayacak, başbakan bile olamayacak' hatta bir gazete sevincini o kadar açık etti ki başlığı şöyle çıktı, 'Muhtar bile olamayacak'. Değerli arkadaşlar o günleri hatırlayınız.
'İkinci Adaylarınız Kim Sorusuna Cevap Veremediler'
Bir gün karşımıza ANAP'tan, CHP'den bir başkası ben de aralarındayım dördü, beşi bir aradalar. Söyleyin bakalım Tayyip Bey olmayacak, sizin başbakan adayınız kim?' O kadar çok seviniyorlar ki insan haliyle üzülüyor. Yani 'Tayyip Bey gitti, siz ne yapacaksınız, siz de bittiniz'. Ben onlara şunu sordum. Dedim ki 'Çiller kazanamadı veya bir şekilde başbakan olamadı sizin başbakan adayınız kim, bana ikinci bir isim söyleyin. Mesut Yılmaz kazanamadı veya şöyle oldu, sizin ikinci isminiz kim? Deniz Baykal kazanamadı veya başbakan olamadı, bana söyleyin ikinci isminiz kim?' Bana ikinci bir isim söyleyemediler. Ben de yaratana sığındım. Dedim ki 'Siz bana başbakan adayınız kim diyorsunuz öyle mi? Alın size 10 tane başbakan adayı.' 10 tane isim söyledim onlara. Aklıma geldi gönlümden geçti ne bileyim ben.
‘Çoğunun Tabelası Bile Kalmadı’
'Kibirliye karşı kibir sadakadır' diye bir hadisi şerif var ya. Sen de benden ikinci bir isim mi istiyorsun, al sana 10 tane isim. Çok şükür biz seçime böyle girdik. Hamdolsun seçimi kazandık. İlk Başbakanımız da sayın Abdullah Gül oldu. 11 senedir gün o gün, vakit bugün biz buradayız. Bize ikinci başbakan adayınız kim diyenlerin çoğunun partisi bile kapandı, tabelası kalmadı. Çoğu da siyasi hayata veda etti gitti. Biz varız. 'Muhtar bile olamaz' denen adam 10 senedir Türkiye'nin Başbakanı.''
Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 10:37